Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
6 MAYIS Gece saat üç Dördüncü katta küçük odam. Ne esin var Ne ilham Dalmışım Kağıt kalem darmadağın masam Dışarıda fırtına. Ansızın bir gürültü!!
Uykusuz gecenin ortasında Düşüncelerim sana tutsak Her şeyi kabullenmem çok zor Güneş ayrılıkla doğacak ... Devlerin aşkı büyük olur Ya dağlar yerle bir olacak Ya kıyametler kopacak Ya da dünya batacak Senden öyle ayrılacağım... youtu.be/ZiolJLJDB-0?si=...
Reklam
Ve gözyaşı..
Güvendiğim dağlara kar falan yağmış değil. Derinden bir düşkırıklığı benimkisi. Geçen her gecenin leyle-i kadr, karşılaştığım her kişinin Hızır olmadığını anladığım zaman kırılıyorum. Böylece kırılan bir düş haline dönüştüğümü görüyorum. Evet, bizzat kendim bir düşkırıklığıyım, kırık bir rüyayım ben. Ve hepimiz öyleyiz.
İsmet Özel
İsmet Özel
Lakin beceremiyorum..
Ağlamadan dillerim dolaşmadan yumruğum çözülmeden gecenin karşısında şafaktan utanmayıp utandırmadan aşkı üzerime yüreğimden başka muska takmadan konuşmak istiyorum.
İsmet Özel
İsmet Özel
"Geceye Övgüler'de gece ile gündüzün ilginç betimlemelerine rastlarız. Gündüz, günlük yaşamın dünyasıdır; Gecenin ise iki yanı vardır. O, doğal olarak gündüzün karşıtıdır; her şeyin dinginliğe kavuştuğu,..." Ânâ denir. Ama anlamlandıran olgular bütünlüğü gece ve gündüzü hisler, duygular ile insanoğlunu bambaşka duruma sokar.
Geceye Övgüler
Geceye Övgüler
Teşekkürler 📚
❝Novalis❞
❝Novalis❞
Reklam
BEYZA ALKOÇ - BUL BENİ
Kapıyı anahtarımla açtım. Çantamı ve ayakkabıarımı antredeki dolaba yerleştirdiğim sırada annemin salondan gelen sesini dinlemeye çalıştm. "Ben halledeceğim," diyordu, "Ben konuşacağım, bana bırak.." Kaşlarım çatılı bir şekilde ağır adımlar ve meraklı gözlerle salonun cam kapısına doğru ilerledim. Soran gözlerle salona doğru bir adım attm ki gördüğüm manzara üç aylık bir arayı ve dün gecenin güzelliği yakıp yerle bir ediverdi. Hayal kırıklığı içinde gülümsedim. "Derin,'' dedi annem, "Hoş geldin. Gel, seninle bir şey konuşmak istiyoruz." "Siz..." dedim, yüzümdeki acı gülümseme büyüdü, "İkiniz..." Annem ve o karşımdaydı.. Deha Yener...
BEYZA ALKOÇ - BUL BENİ
Önce ayaklarım girdi suya, sonra Aziz'in beni elimden çekmesiyle tüm vücudum... Annemin özenle diktiği özel elbisem havuzun turkuazının içindeydi artık, özenle fön çekilen saçlarım sırılsıklamdı ve kimin umurundaydı? Hayatımın en güzel akşamlarından biriydi o akşam. Gecenin devamında beni neler bekliyordu bilmiyordum elbette, yalnızca orada, o anın içindeydim ve gerisi de önemli değildi ötesi de.
O Herşeyi Bilir
Ondan isterse herşey olur O dilerse gecenin karanlığında güneş doğar O bilir O görür O duyar O işitir Herşey ondan gelir Herşey ona gider
Gecenin 3-4 yatamadım gene.
Reklam
Faik Baysal
Muharrem Dayanç
Muharrem Dayanç
: "Türk edebiyatında en çok ilgimi çeken bahislerden biri “yazarlar ve anneleri”dir. Konu bu kadar genel değil elbette bahsi biraz daha daraltarak söylemek gerekirse “küçük (hatta çocuk) yaşta annesini kaybeden yazarlar”dır. Başlangıçta Tevfik Fikret (12), Ahmet Hâşim (7), Yahya Kemal (13), Ahmet Hamdi Tanpınar (14), Ziya Osman Saba
Yalnızlığı Denemek
gecenin ortasında ne işin var yıldızlara dokunma yanarsın bak birazdan ay da batacak karanlık bulaşmasın ellerine tersine döner yolunu bulamazsın Attila İlhan
Julia
Merhba Julia,bugün yine hüzünlü gördüm seni. Yine karalar bağlamışsın,başın dumanlı bugün Yüreğin yine Leyla ile Mecnun'u anımsattı. Balkayalardan akan suyun, pek hüzünlü bugün Beraber döktüğümüz bu yaş ,kana mi karıştı? Neden al al olmuş ,dört bir yanın. Üşüyen ellerimiz ,bu gurbetten pek muzdarip. Ya gözlerimiz, neden sisli bugün,bu yağmur neyin nesi. Yeşilden ,aldan elbisen vardı giymemişsin, ne oldu da karalara bürünmüşsün. Hüznün, yüreğimde sönmeyen bir volkan gibi patlar durur içimde sessiz sessiz . Keklikler suya inerdi seher vaktinde . Şarkılarını söyler, seninle oynarlardı. Şimdi yoksun diye keklikler lâl olup suya hasret kalmışlar. Meğer yokluğun ne zormuş . Avuçlarından çiçekler rengarenk açardı, ve etraf mis gibi sen kokardın.Ben her gece sana bakardım uzaktan ,huzurla çayımı yudumlardım.Sen Julia olurdun ben sen olurdum.Saçlarına yıldızlar takılırdı gecenin bir yarısında .Ay mum gibi başında beklerdi,rengarenk çiçekler elbiseni süslerdi.Ben hayran hayran sana bakardım .Seher vaktine kadar bakışırdık.Etrafını rengarenk kelebekler sarardı. Ben ise hayranlıkla seni izlerdim.Sen süslenirdin bir gelin edasıyla.Etraf mis gibi sen kokardı.Ben içime çekerdim . Sen Julia olurdun ben sen olurdum. Muallim Yusuf
Bir gül yaprağı değil misin sen? Sen de geçeceksin... Bahar yağmurları dökülecek gözlerinden, Dineceksin... Kanatlarımdan kopan bir tüy gibi Yere ineceksin... Bir gökkuşağı uzanacak benden, Bineceksin... Eteklerinde yıldızlar olacak, Yürüyeceksin... Sorularının yanıtı olacak bir bakış, Seveceksin... "Yaklaş" diyeceğim gecenin bir yerinden, Sesim yankılanacak koridorlarda, Ürpereceksin... Göz kapakları açılacak ağır ağır yüreğinin... "Yaklaş" diyeceğim taa derinden, Gönlümün koridorlarına gireceksin. İlhan İrem
Gecenin en koyu anında bile Umut sabahın ilk ışığını arar.🌞
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.