"Evet. Buradaki diğer lordlardan ve leydilerden çok farklısın. Eminim hangi kızın yatak odasının önüne tünesem, beni gördüğü anda çığlıklar atıp üzerime taşlar fırlatmaya başlardı."
"Odamda pek geniş bir taş koleksiyonum yok."
Neredeyse kahkaha atacaktım. Nikolai alanın kontrolünü birkaç sözle ağabeyinin elinden almıştı. Bu akşam askerler Os Alta'da tavernalarında toplanınca ya da barakalarında kart oynarken bundan bahsedecekti; sıradan bir askerin adını hatırlayan, malını mülkünü ya da Kraliyet'ten olduğunu umursamdan onlarla omuz omuza savaşan prensi konuşacaklardı.