Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

112 syf.
9/10 puan verdi
KAFKA OKUMA REHBERİ
YouTube kitap kanalımda
Franz Kafka
Franz Kafka
'nın hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/VC6JxCLzwNI Aylardır hazırlamak istediğim ve yıllardır da düşünsel altyapısı için uğraştığım "Kafka kitapları okuma rehberi"me hoşgeldiniz. Bu inceleme yaklaşık olarak 20 kitabın, pek çok makalenin, binlerce sayfanın ve sayısız içselleştirmenin ekranlarınıza bir öz olarak yansımasıdır. Sadece 5-10 dakikanızı ayırıp bu incelemeyi sonuna kadar okuduğunuz takdirde belki de haftalarınızı alacak Kafka okumalarınızı daha bilinçli yapabilir ve onun anlaşılmazmış gibi gözüken detaylarını anlamlandırma konusunda iyi bir yol alabilirsiniz. Daha çok okurun bu rehberden faydalanabilmesi için de bu iletiyi paylaşabilirsiniz, emeğe saygı +rep. Öncelikle Kafka'nın çocukluk veya öğrenim yıllarını biyografi kitaplarında ya da internette zaten her türlü bulabilirsiniz. Benim bu incelemeyi/okuma rehberini oluşturma amacım, Kafka hakkında kitaplarda ya da başka incelemelerde göremeyeceğiniz çıkarımları benden duyabilmek olmalı diye düşünüyorum. Yani bu incelemeyi okumak için ayırdığınız zamana ve dikkate değmeli. Bunları dedikten sonra ilk olarak "Neden okuma rehberini Babaya Mektup kitabı incelemesi olarak yazıyorsun?" sorunuzu cevaplayayım. Çünkü arkadaşlar Babaya Mektup, Dava'dır. Babaya Mektup, Dönüşüm'dür, Şato'dur, Milena'dır. Babaya Mektup Kafka'nın her şeyidir. Eğer ki Kafka'ya sonsuz bir ayna tutmak isteseydik ve doğum anından ölümüne kadar ürettiği düşüncelerine bakmak isteseydik bence o aynanın adı kesinlikle Babaya Mektup olurdu. Bu incelemeyle birlikte size kitap okumalarınız sırasında işe yarayacak bazı püf noktaları da vereceğim aslında. Çünkü doğduğumuz andan itibaren çeşitli siyasi ideolojilere, şehir hayatına, bir aileye, arkadaş çevresine, düşüncelere ve kendimize maruz kalıyoruz. Biz nasıl bu tür şeylere maruz kalıyorsak, yazarlar da aynı şeylere maruz kalıyor. O yüzden kitap okumalarınız sürecinde kendinize "Kafka nasıl bir çağda yaşadı?", "Kafka nasıl bir şehirde doğdu?", "Kafka'nın ailesi onun kitaplarını nasıl etkiledi?" türünden sorular sorarsanız yazarların kitapları için pek çok bilgiye kendi sorgulama süreçlerinizle de ulaşabilirsiniz diye düşünüyorum. Peki biz de soralım madem öyle... Kafka nasıl bir çağda yaşadı? Faşizmin baba gibi olduğu, insanın özgürlüğünün hiçe sayıldığı, insanın kendi Dava'sını aramak zorunda bırakıldığı, Kafka'nın Dönüşüm'deki bir böcek gibi birileri tarafından ezilmiş hissettiği, hümanizmin azalıp ataerkilliğin ve güçlü olanın iktidarının arttığı bir çağda yaşadı. Yani Kafka'nın bütün kitapları dünya insanlarını ezen bir baba olarak kabul edebileceğimiz "Faşizm'e Mektup"tur aslında. Kafka nasıl bir şehirde doğdu? Gotik mimarisiyle, heybetiyle ve görkemiyle içinde gezerken Kafka'nın kendisini bir böcek gibi hissetmesine sebep olan, sivri kuleleriyle Tanrı'ya doğru ulaşmak isteyip de insanların kendi Tanrılarına bir türlü ulaşamadıkları, insanı ezen bir ölçekte olup da onu kendi Dava'sını aramak zorunda bırakan, bu ezilmişlikte kendi hedeflerinden oluşmuş ve Tanrı'nın oturduğu bir Şato'ya ulaşması söylenen, sevdiği kadınları barındıran bir Prag'da doğdu. Yani Kafka'nın bütün kitapları Prag insanlarını ezen bir baba olarak kabul edebileceğimiz "Prag'a Mektup"tur aslında. Kafka'nın ailesi onun kitaplarını nasıl etkiledi? Bir böcek gibi ezdi babası oğlunu. Bir nevi faşizmin ve doğduğu şehir olan Prag'ın ev versiyonuydu onun babası. Kafka'nın kendi Dava'sını aramasına babasının etkisi çok büyüktü. Bu yüzden Ceza Kolonisinde kaldı. Bu yüzden Bir Kavgayı Tasvir etti. Bu yüzden hayatında Amerika'ya hiç gitmeyip Amerika romanını yazdı ve yarımlıklarla, çağı gibi bulanıklıklara, bir sonuca varmayacak gidiş yollarıyla oluşan bir hayat kurdu kendine. Buydu onun ruh mutfağı. Yani Kafka'nın bütün kitapları onun evindeki insanları ezen bir baba olarak kabul edebileceğimiz "Babaya Mektup"tur aslında. Bütün bunlar arasında kadınları çok sevdi Kafka, öldükten sonra ruhuyla kardeşlerini Yahudi toplama kamplarına uğurladı, arkalarından bütün dünyayı kurak bırakacak kadar su dökse bile kardeşleri bir daha geri dönmemek üzere imha edilmişlerdi, hiç yaşamamışcasına... Gregor Samsa bir sabah huzursuz düşlerinden uyandığında yatağında kendisini bir böcek olarak bulmuşsa, Josef K. bir gün evinin kapısını açtığında karşısında ona "Tutuklandınız!" diyen iki adam görüp suçsuzluğuna suç kılıfı aramak zorunda bırakılmışsa, hiç ulaşılamayacak bir Şato'ya ulaşabilme ihtimallerini aramışsa, hedefler olmasına rağmen yol dediğimiz şeyin tereddütlerden ibaret olduğunu bize anlatmışsa, kafes bir kuş aramaya çıkmışsa, kadınları sevmişse ve onları mektuplarıyla darlamışsa bunun en büyük sebepleri Kafka'nın kendi babası olan babadır, kendi halkının babası olan Prag'dır, Avrupa'nın o zamanki babası olan faşizmdir. Yani her insan mutlaka bir "Babaya Mektup" yazar o çağda. İsterseniz bütün bu yazdıklarımı ve diğer detayları bir video olarak da izleyebilirsiniz: ytbe.one/VC6JxCLzwNI “Aşırı tutkulu bir Kafka hayranı olmak istiyorum ve bütün kitaplarını okumak istiyorum” okuma sırası bence şöyle olmalı: - Babaya Mektup - Ceza Kolonisinde ve Diğer Öyküler (İş Bankası'ndan okudum) - Bir Kavganın Tasviri (Can'dan okudum farklı bir çeviri için) - Amerika - Dönüşüm - Dava - Şato - Aforizmalar - Günlükler (1909-1923) - Ottla'ya ve Aileye Mektuplar (1909-1923) - Felice'ye Mektuplar (1912-1917 verem) - Milena'ya Mektuplar (1920-1924 ölümüne kadar) “O kadar detaya gerek yok, Kafka'nın en önemli kitaplarını okusam da bana yeterli olur” okuma sırası ise bence şöyle olabilir: - Babaya Mektup - Ceza Kolonisinde ve Diğer Öyküler - Dönüşüm - Dava - Şato - Günlükler - Milena'ya Mektuplar Ek olarak okuyabileceğiniz bazı biyografi ve eleştiri kitapları: - Albert Camus, Sisifos Söyleni kitabındaki Kafka eki - Klaus Wagenbach, F. Kafka - Yaşamöyküsü (Bütün kitapları okumadan önce de okunabilir) - Ernst Fischer, Franz Kafka (Dönemin ve zamanın siyasi, sosyolojik ruhu, Habsburg Devleti ve Kafka kitaplarının genel perspektifi) - Max Brod, Kafka'da İnanç ve Umutsuzluk (Kafka'daki korku, inanç-inançsızlık ve çağa karşı duyulan umutsuzluk temaları ağırlıklı) - Marthe Robert, Franz Kafka Gibi Yalnız (Genel olarak Yahudilik ve Kafka'nın bu konuda yaşadığı çelişkiler üzerinden gidiyor) Daha çok okurun bu rehberden faydalanabilmesi için bu iletiyi paylaşabilirsiniz, emeğe saygı +rep. Keyifli ve Kafka'nın çıkmazlarının arasında çıkış yollarının ihtimallerini daha çok keşfetmeye yakınlaşabileceğiniz meraklı okumalar dilerim.
Babaya Mektup
Babaya MektupFranz Kafka · Can Yayınları · 201940,1bin okunma
··4 alıntı·
1 artı 1'leme
·
28,5bin görüntüleme
Yasemin A. okurunun profil resmi
Sıkı bir Kafka hayranı olarak; Kafka için her zaman söylediğim bir söz var. Kafka'yı ya çok seversiniz, ya da ondan nefret edersiniz. Sevgili Oğuz, Kafka'nın kitaplarını anlayamayanlar, anlamak isteyenler için çok güzel noktalara değinmişsin. Emeğine sağlık. Kafka hakkındaki tüm detayları bilmeme rağmen videoyu zevkle izledim ve dinledim.
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
kesinlikle öyle değerli yasemin, ortayı bulmaya imkan yok kafka okumalarında. ben de gördüğün gibi sana benzer olarak çok sevenlerden oldum. değerli vaktinden ayırdığın için çok teşekkürler, krakow’a selamlar. 🤓
Mevhibe Özocak okurunun profil resmi
Harikasınız. Bu yararlı çalışma için teşekkürler. Kafka okumasına dair bende kendi okuma deneyimimden hareketle naçizane bir katkıda bulunmak isterim. Metaforik bağlamda okumayı sevdiğim için kafka'yı okumaya başlamıştım ama ne zaman cümlelerin metaforisini çözümlemeye kalksam boğulacak gibi oluyor ve işin içinden çıkamayıp kitabı bırakıyordum. Sonra şunu farkettim. Kafka ve Kafka gibi yoğun sembolizm yüklü eserlerde metafor çözümlemesi yapmak, yapılabilecek en büyük hata. Onun yerine sadece okuyorum. Ve zihnimin arkaplanında sürekli bana yeni düşünce koridorları açtığını hissediyorum. Kafka' nın büyüleyici bir uslubu var. Ve onu açımlamaya çalışmak yerine o büyünün etkisine kendimizi bıraksak bence çok daha iyi olur. En azından ben böyle yapıyorum🤗
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
bu da farklı bir okuma yöntemi elbette. detaylara takılmaksızın daha bütüncül bir okuma sistemi gibi geliyor kulağa. bence zaten her okurun kendi okuma süreci için geliştirdiği metotlar olmalı. benimki bu şekilde olabilir ama insanlar kendi okuma yollarını da oluşturabilmeli diye düşünüyorum. çok teşekkürler
Bu yorum görüntülenemiyor
meltem şen okurunun profil resmi
Oğuz videonu henüz izleme fırsatı buldum. Ve Kafka'nın mektupları hariç çoğu kitabını okumuş biri olarak hayranlıkla izledim. Videoda Dostoyevski'nin de kendi varoluşçu fikirleriyle ben-biz konusunda nasil bi iz sürdüğü ama bunun Kafka'daki yansımasının nasıl bireyselde kaldığını hem mimari, hem çevresi açısından çok iyi açıklamışsın. Ben Kafka'ya yıllar önce yanlış(bana göre yeterince sert :D)bir kitapla başlayıp uzun süre elimi sürememiştim ve o kitap Dava'ydı. Sanırım bu bi dağı çivi ile aşmaya çalışmak gibi bişeydi :D Sonrasında onun psikolojisini anlamam gerektiğini fark edip Babaya Mektup, Dönüşüm gibi kitaplarıyla baştan bi giriş yaptığımda her şeyin nasıl daha sistematik anlaşıldığını fark etmiştim. Valla bence bu açıdan Kafka'ya hic başlamamişlar için videon harika bir yardımcı niteliğinde! Teşekkürler ve başarılar🍀
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
harika! ne güzel açıklamışsın. özellikle de bazı yazarlarla karşılaştırma sebebim kafka ve dostoyevski ekolünü devam ettiren yazarların da anlaşılmasını istememden dolayıdır. oğuz atay hakkında küçük bir karşılaştırmayı da bu yüzden koymak istedim. ayrıca ben-insan ile evrensel-insan karşılaştırmalarını kaçırmaman çok iyi olmuş, o kısımlar bence iki yazar arasındaki en net ayrımı ortaya koyuyor. hem bu yönden bakınca iki yazarın kitaplarına karşı daha bütüncül bir perspektifle bakabiliyoruz. değerli vaktinden ayırdığın ve düşüncelerini belirttiğin için çok teşekkür ediyorum.
odsuz okurunun profil resmi
Temel bi bakış açısı yanlışımız olduğu kanısındayım.Yazar,yazarlar kendi dış ve iç dünyalarını arkalarına saklandıkları onca metaforla izah etme yolunu seçmekle birlikte ,anlaşılır olmak kaygısı taşıyan yazarlar için problem olan hususlar kafka gibi bazı yazarlar için problem teşkil etmemektedir. Dönüşümün içinden geçerken, okuyucu bütün metaforları kendi içine yönlendirerek ,hayatınının farklı dönemlerinde yaşadığı dışlanmışlığı,hakeza toplumun içindeki sınıflardan en küçüğü,duygusal bağlamı en yüksek olan aile grubunun içinde bile farklı görünüş, görüş tavır davranış ortaya çıkaran bireyin ,her zaman olmasada eninde sonunda bir dönem hepimizin yaşadığı evin böceği olma durumunu ,dönüşümün sonuna geldiğimizde kelime bombardımanını ardımızda bıraktığımız son satırlarda bile hatırlarız. Kafka, nihayetinde bizi bize anlatma kaygısı taşımadan,sizinde incelemenizde bahsettiğiniz gibi ,yaşadığı toplumun çıkmazlarını, toplum içinde bireylerin yalnızlığı, çaresizliği, özellikle şatoda da çokça tanık olduğumuz,bitmek bilmez ümitvar olma hezayanını (hezayan olup olmadığı tartışmaya açık elbette),kaygı problemetiginin toplumdan gittikçe uzaklaşan bireyler için ,kişiyi ne onulmaz ne absürt hallere soktuğunu gösterip,bundan yüzyıllar önce de, kafkanın kendi cağında da,bugünümüzde de malesef azca kişi tarafından irdelenen temel insan problemlerine dem vurarak,sanıldığının aksine kitaplarında estirdiği karanlık ve bohem havanın içinden hayata hangi şartlarda maruz kalınırsa kalınsın, mücadele ve yasam gücünden hiç bir zaman geri durulmamasi sonucuna okuyucuyu ulaştırmayı başarmıştır. Doğru okumak,doğru anlamak, sıralı okumak, bittabi okurun amacı olmakla birlikte ,şahsen meselenin sadece yazarı anlamak ,doğru sırayla okumak,ve benzeri süreçlerin dışında, okuyucunun herhangi bir kitabı eline aldığı anki ruhsal durumuyla da çok ilgili,hayattan alıp verdikleriyle de çok ilgili ,yaşadığı toplumun yazar için etkisi muhakkak olmakla birlikte okur içinde son derece etkili olduğu gibi hususlarda göz önünde bulundurulmadir . Temelde ,her okuyucunun her kitaptan her cümleden anladığı, yazar perspektifinden bakılarak değil,okur perspektifinden bakılarak değerlendirilmesi taraftariyim. Hicbir şey anlamamakla, her seyi anlamak arasındaki fark,yazarın okunma sırasından çok, okurun kavrama durumuyla ilgili bir çizgidir. Üzerinde sohbetini etme ayricalığı buldugumiz inceleme(ki bu durumu nadiren yakalayabiliyoruz),doyurucu ve egitici olmakla birlikte,aynı zamanda uzunca bir okumanın(doğru okumanın)semeresi olarak nazarımıza gelmiş bulunmakta. Takdire muhtaç olmasada,okuyucuya kattığı ve katacağı pozitif etkiyide göz önüne alarak teşekkür ederim. Uzattım ,affola Eyvallah
Dilan️ okurunun profil resmi
Geçtiğimiz ay okuduğum, çok etkilendiğim bir kitaptı. Kurgu kitaplardan ziyade otobiyografik izler taşıyan kitapları daha çok sevdiğimi farkettim. Bunun üzerine ben de bir inceleme yaptım, sizinki kadar kapsamlı olmamakla birlikte, herkes okuyabilir 🙏🏻 #95933642
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
teşekkür ederim, sizin de elinize sağlık o halde
Yasemin ZN okurunun profil resmi
Bir esere bakarken,onu yorumlarken, incelerken bunu sanatçının hayatından, yaşadığı tarihten ya da yaşantısının en basit ayrıntısından ayrı tutmanın eseri anlamakta ve anlamlandırmaktaki en büyük engel olduğunu düşünürüm hep. Kafka Okuma Rehberi'nizi okuyanlar muhakkak ki Kafka'nın eserlerini çok daha derinden anlayacak ve anlamlandıracaktır, ellerinize sağlık.
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
kesinlikle. ben de son zamanlarda yorum felsefesi (hermeneutik) üzerine okuduklarımdan kendime kattıklarımı bir yazarı yorumlamak için kullandım. dönemin tini, aile, şehir mimarisi gibi pek çok yönden bütüncül yaklaşımlara ulaşabiliriz bu şekilde her yazar için. değerli vaktinizden ayırdığınız için çok teşekkürler
21 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.