Edebiyatın tartışmasız en etkili kalemlerinden olan Aytmatov'dan bir kitap daha okuyabilme şerefine erişebilmek ne büyük lütufdur. Genel olarak kitaplarında hani II. Dünya Savaşı'nın etkisinde kalan avıl halkının (avıl yalnız köy değil, bu derece etki ediyor çünkü Aytmatov) yaşadıklarını ve çektiklerini duygu yüklü kalemi ile anlatıyor ya, kısacık ama yüreklere işleyen hikayelerini okudukça insanlara bakışımızı daha farklı açılara getirebiliyor ya işte Aytmatov'un en büyük ama en büyük güzelliği bu işte. Aymatov'un babası bildiğimiz üzere Stalin karşıtı olduğu için toplu şekilde kurşuna dizilip maalesef toplu mezarda seneler sonra bulunabilmiştir, annesi ise kendi hikayelerindeki gibi güçlü, vefakar ve savaşın yıkıcı etkisinde çaresizlikle mücadele eden kadın karakterleri gibi bir nevi yol gözleyen ama güçlü bir karakter olabilmiştir. Yüz Yüze romanında da Cemile gibi, Asel gibi bir kadın karakterimiz Seyde var. Roman Selvi Boylu Al Yazmalım kitabından sonra aslında Aytmatov'un ne şekilde final yapacağını tahmin edebiliyoruz ama ne şekilde duygular yaşatabileceğini tahmin edemiyoruz. Seyde bizlere bir kadının aşkını, fedakarlığını gösteriyor ve bununla birlikte de her şeyden önce insanlığını ve anneliğini gösteriyor.