Gönderi

Aleviler üstüne çok şey duymuştu Kenan. İyi şeylerdi çoğu; dayanışmaları, insancıl sevgileri, hoşgörüleri, şiir, saz tutkulari, yüzyıllar boyu çektikleri çileler; ezilmişlikten gelen kapalılıkları. Çoğu uydurulmuş bir sürü karalamalar. Horlamalar... Sonra Sünnilere besledikleri düşmanlık, ettikleri, etmek istedikleri kötülük üstüne abartılmış öyküler. Halk arasında, Sünni halk arasında daha çok bu sonuncular yaygındı. Kızılbaş sözünün nasıl ağır bir suçlama, bir sövgü olduğunu iyi bilirdi Kenan. Hele Konya'daki öğretmenlik yıllarından... Parça parça etmişler insanları, ustalıkla düşman etmişler... Her geçen günle, her yeni çağla birlikte yeni düşmanlıklar, uydurma düşmanliklar bulup koymuşlar eskilerinin üstüne. Gel de asıl düşmanlığı çıkar ortaya bakalım, göster şunlara. Düzenin çıkarına yaradığı gün su Cemal yatırıp keser mi Hüseyin'i Kızılbaş diye?... Öteye bile gider. Hele Mustafa daha şimdiden hazır görünüyor. İtteki şu bakışlara bak... Hüseyin ne yapar? O da yer aynı boku... Ötekiler de... Allah hepinizin belasını versin koyun sürüleri! Neyinize güveneyim ben sizin.
Sayfa 323 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
·
113 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.