Gönderi

. 1925'in, 1934'ün dış destekli isyancıları "Şeriat isterük..." safsatasıyla ayakları üstünde durmaya çalışan genç Cumhuriyet'i içerden yıkmaya çalışmasalar ve yeni Türk devletine en çok yedi yıl ömür biçtikleri için elçiliklerini İstanbul'dan Ankara'ya taşıma zahmetine bile uzun süre girmeyen - başta İngiltere olmak üzere - ­"Düvel-i Muazzama"nın art niyetli ham hayallere kapılmasına yol açmasalardı daha iyi olmaz mıydı? .
·
182 görüntüleme
Börü okurunun profil resmi
Devamı şöyle: . Yüce Atatürk, değil Cumhuriyet'in ilanı, Lozan'ın bile henüz imzalanmadığı günlerde, en fazla 1-1,5 milyon Kürt'ün yaşadığı 10 milyonluk yorgun ve bitkin Türkiye'de -tarihte hiç sınırı ve devleti olmamış Kürtler için- "Nereden nereye sınır çizeceğiz?" demeye getiriyordu. "Kürtlerin geleceği ne olacak?" biçimindeki "tuzak" kokan soruyu soran da tartışmalı kişiliğini Vatan'da yazdığım 50'li ve 60'1i yıllarda yakından tanıma fırsatı bulduğum Ahmet Emin Yalman'dan başkası değildi. Anadolu'ya gelen Türkler bin yıl önce, mevcut olmayan bir Kürt devletini değil de Bizans ordularını yenip zamanla bütün topraklarını ele geçirdiğine göre 1920'Ierin başında Mustafa Kemal Paşa, güçbela kurtarılmış Türkiye pastasından okkalı bir dilim kesip altın tepsi içinde ikram mı edecekti Ahmet Emin Bey gazetesinde haber "patlatsın" diye? .
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.