Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bu ileti dalga iletisi değildir. Fikriniz yoksa yazmayın.
Çok sofu biri olmasam da dini inançlarım var. Ama bu inanç bende sevgiyle değil korkuyla var. "Allah beni cezalandıracak mı?" korkusu artık çok rahatsız eden bir faktör haline geldi. Misal; O gün dua etmedim ve bu zamanı kitap okuyarak geçirdim, beynim başlıyor "aha günah işledin, kesin başına bir şey gelecek, sana gelmese bile çocuklarına olabilir" gibi. Bunu beynimden atmayı çok denedim olmadı. Acaba diyorum psikolojik destek mi alsam? Size de oluyor mu böyle durumlar, yoksa tek kaygılı ben miyim? Peki ben nasıl severek ve isteyerek ibadet edebilirim? Çünkü bu şekilde olunca ibadet etmeye eriniyorum zorla yapıyormuşum gibi oluyor? Peki ben bunu niye buraya yazdım? -Googledan arayınca abuk subuk şeyler çıkıyor, bilgi alamıyorum. -Diğer sosyal platformlara yazamam akrabalar bunu destekleyecek nitelikte değil.
·
837 görüntüleme
Girişimcilik Durağı okurunun profil resmi
Hocam konu ihlas ve ibadette süreklilikle ilgili orda ince bir nokta var istikrarlı şekilde devam ederek aşabilirsin inşallah devam 🙏
Pluviofil okurunun profil resmi
Sağolun hocam az buçuk bilirsiniz beni :))
3 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Sellcalinka okurunun profil resmi
Merhaba sevgili kardeşim, iletinizi okuyunca aklıma
Albert Einstein
Albert Einstein
’ın “Ödül iştahı ve ceza korkusu ile hareket eden kişi, zavallıdır.” sözü geldi. Affınıza sığınarak.. Sizi buna iten sebeplerin toplumsal baskı ve yetişme tarzı olduğunu düşündüm istemsizce.. Ameller niyetlere göredir. Kendinizi bir kalıba sokmaya zorlamayın, bizi yaratan elbet yolumuzu da gösterir. İslami inançta en tehlikeli davranış biçimlerinden biri de “riya” dır. Mış gibi yapmak .. miş gibi yapmak .. Kendinizi Allah’a nasıl yakın hissediyor iseniz öyle davranın, ibadetler noktasında da “Allahın sizin ibadetlerinize” ihtiyacı olmadığını sık sık hatırlayıp bunu Allah’a yakın olmak için bir araç olarak benimseyin. Örnek vermem gerekirse sizin aç kalmanızın Allaha bir faydası yok, ama aç’ın halinden anlamanız nefsinizi terbiye etmeniz için güzel bir ibadet oruç. Allah bunu yapmadığım için beni cezalandıracak değil de, ben sahih itikatla, başka deyişle ihlasla bunu yaparsam Allahın sevgisini kazanırım diye yaklaşın. Bunları denedim ama olmadı diyorsanız “Anksiyete” yani kaygı bozukluğu ile ilgili bir tedavi alın. Hayırlı geceler diliyorum. En güzele emanetsiniz.
Pluviofil okurunun profil resmi
Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Yapıcı bir yorum bu tavsiyelerinizi dikkate alacağım sevgiyle kalın 🌸
Şeyma R.GZN... okurunun profil resmi
Bizde ki din bilgisi temelleri ayakları yere basan tarzda değil. Büyüklerimiz dini bilgiyi biat ve hurafelerle güzel bir kokteyl yapıp sundukları için. Vesveseler yakamizi bırakmıyor. Önce bunu fark etmek gerekiyor, ki fark etmişsiniz. Ebeveyn olarak evlatlarımıza duyduğumuz sevgiyi düşünün o sevgi, Yaradanin sevgisinin; bin damlasından bir damlasi, bizim karşılıksız olarak o bir damla için göze aldiklarimızı, affettiklerimizi ve o merhameti düşünün muhtemelen, o korku yerini güvene bırakacaktır. Yanlız değilim, yaradanim var. Güven korkudan çok daha sifalidir. Istifade edilmesi dileğiyle.
Pluviofil okurunun profil resmi
Çok haklısınız verilen dini bilgiler daha çok korku içeriyor. Değerli yorumunuz için cok teşekkür ederim 🌸
1 sonraki yanıtı göster
barış okurunun profil resmi
şu dünyadaki tüm kutsal kitapları, duaları, hatimleri toplasan tek bir antibiyotiğin yaptıgını yapamıyor. İnançlı olduguna göre mantık yürütüyorum demek ki kader, iyilik, kötülük vs böyle işlemiyor. Korkmana gerek yok, dua etmek yerine kitap okursan senin, çocuklarının ve dünyadaki kimsenin başına kötü birşey gelmeyecek. İnansan da inanmasan da durum bu
Pluviofil okurunun profil resmi
Bu kısmı aşmak istiyorum. İnanayım ama şu deli saçması durumdan kurtulayım.
Maclarens okurunun profil resmi
@bandini17 Bu arkadaşın önerisine katılıyorum. Benim de bir arkadaşım vesvese döngüsüne girip kendine eziyet etti. Hayat kalitesi düştü, sürekli bir değersizlik, suçlululuk, endişe halinde olmadık yere kendisine ve ailesine sıkıntı çıktı. Sorunu, sorunun kendisi ile çözemezsiniz. Bilinçaltınızda yer edinmiş olan kökleşmiş inançlar çok derine işlemiştir. Eğer içten içe suçluluk duygusu, mutsuzluk, isteksizlik gibi şeyler yaşıyorsanız bunu daha çok namaza, niyaza abanarak çözmeniz ihtimal dahilinde değil. İnsan biyolojik bir varlık. Belli bir beyin, zihin yapısı var. Bu durumları yaşayan ilk insan siz değilsiniz. Sadece dinle ilgili de yaşanmıyor bu durumlar. Çok çeşitli sebepler de çıkabilir altında derinlerden. Bu sebeple, insan zihninin her türlü durumunu bilen ve tecrübe etmiş bir uzmana danışmanız gerekir. Bu kaygı bozukluğunu zaman içinde artık ne gerekiyorsa, psikoterapi, belki rahatlatıcı ilaç takviyesi ile adım adım belli bir sürede düzeltebilir. Bunun çözümü budur. Kendi çabanız ve aklı selim aile, arkadaş çevresi desteği sayesinde de bu mümkün olabilir belki ama çok daha uzun riskli bir yol olur. Sorunun kaynağından sapmadan en keskin tespit edebilecek kişi de, bu endişe kaynağına doğru bakış açısı ile bakmanızı sağlayacak kişi de çok yüksek ihtimalle yine psikiyatr olacaktır. Bence vakit kaybetmeden ve derinleşmeden bir uzmana gidin. Bu arada anlattığınız durum bugün okuduğum kitaptaki din deneyimi yaşayan insan psikolojisi hakkındaki analizi tamamen doğruluyor.
Psikanaliz ve Din
Psikanaliz ve Din
Pluviofil okurunun profil resmi
Ben de incelemenizi okuyordum şu kısım sanırım bununla ilgili; Yetkeci dinlerde emirler yağdıran, cezalandıran, sonsuz güçlü ve insanın zayıf, değersiz hissetmesine sebep olup onu suçluluk ve özgüvensizlik içinde problemli bir kişiliğe iten bir Tanrı profili var. Ben namaz kılmıyorum, hatta dini vecibeleri yerine getirdiğim aslında pek yok. Sadece belli bir ritüelde dua ediyorum lakin bu durum saplantılı bir hal aldı. Aslında psikolojik destek almam gerek altta yatan nedenleri kestirebiliyorum ama bir teknik daha var onu da deneyeyim umarım sonuç alırım. Yorumunuz için teşekkür ederim.
4 sonraki yanıtı göster
Gordon Freeman okurunun profil resmi
Türk tasavvufu sevgi, Arap tasavvufu korku üzerine kuruludur. Bizde küçük yaştan itibaren çocuklara verilen dini eğitim (ailede ve okulda) korku temellidir, ki bu yanlıştır. Örneğin bana bir kere "iyilik yaparsan Allah seni sever" sendiyse bin kere "kötülük yaparsan cehennemde yanarsın" dendi. Net hatırlıyorum. Bu durumdan kurtulmak için önce onun yapısını ve kökenini anlamanız gerekiyor. Size çocukluğunuz boyunca din hakkında söylenenleri, dini sorular sorduğunuzda ne üslupla cevaplar aldığınızı düşünürseniz neden böyle olduğunuzu bulursunuz. Bu, yapıyı ve kökeni size söyler. Çocukluk etkilerinden özgür kaldıktan sonra ise inancınızı hiçbir etki altında kalmadan kendiniz inşa etmelisiniz. Bunun için de bol bol din kitabı okumanız gerekiyor. Örneğin benim kitaplıkta 30-32 tane din kitabı var. Çocukluğunuzu incelerken takıldığınız konular neler ise kitap konusu olarak onları seçin. Ayriyeten kutsal kitapları kesinlikle okuyun. Hangi dindeyseniz ilk onun kitabını okuyun. ÖNEMLİ NOT: eğer çocuklukta gözünüze yerleştirilen korku perdesini kaldırmadan okumaya başlarsanız, zihniniz yönlendirilmiş vaziyette olacağı için kitaplar sancınızı arttırır. Önce zihninizi özgür kılın.
Pluviofil okurunun profil resmi
Öncelikle değerli yorumunuz için teşekkür ederim. Bunun çocuklukta ilgili değil de sonradan kazanılmış bir korku olduğunu düşünüyorum. Sorunun kaynağını biliyorum ama biraz bocalıyorum. Daha iyi bilgi için dini kitaplar tercihi iyi bir yöntem. Kuran-ı Kerim'in mealini okudum ama daha detaylı kitaplar okumam gerek sanırım.
1 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Deniz Celik okurunun profil resmi
İnanç konusunu daha mantiki bir şekle indirgeyebilirsin,ritüel olarak değilde felsefi olarak düşün
Pluviofil okurunun profil resmi
Mantığıma sahip çıkabilsem olacak bir şeyler de ben bunu mantıkla halledemiyorum. Kaç kez kendimle konuştum ama bir sonuç alamadım. Yaptığımın yanlış ve mantıksız olduğunu biliyorum ama bunu kendime inandırmakta zorluk çekiyorum.
21 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.