Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

280 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İnsan evlat acısını, yılan kuyruk acısını unutamaz dünyada!
Ve, bitti. Birkaç gündür bu kitapla yaşıyordum. Bu kitabı okuyor, bu kitaba dair yapılmış filmi izliyor, gece gözlerimi kapayınca bu kitabı düşünüyordum. Şimdi ayrılık vakti. Yaşam içinde bir yaşamın daha sonuna geldik. Bir köy: Adının ne önemi var köyü. Bir aile: Kim olduklarının ne önemi var ailesi. Düşmanlar: Kim olduklarının ne fark edeceği düşmanlar. Evet... hiç önemi yok bu detayların. Neden mi? Çünkü bazı şeyler hiç değişmiyor, değişen sadece isimler oluyor! Burada Bayram ve ailesinin başına gelenler başka köylerde başka ailelerin başına geliyor! Zenginden yana olan insanlar! Zenginden yana olan bürokrasi! Zenginden yana olan hayat! Kibar Feyzo'da bir sahne vardı, Adile Naşit: "Ulan fakirsek adam değil miyiz," derdi. Hayatta da öyle değil mi? İnsanlar dişlerini geçirebilecekleri insanları ona göre seçiyor, arkasında biri olana, parası olana dokunamıyorlar. Nerede savunmasız varsa aslan kesiliyorlar. Efsanevi Müslüman Boksör Muhammed Ali'nin çok sevdiğim bir sözü var: "Bana karşı nazik olup bir garsona kaba davranan kişiye güvenmem. Çünkü, garsonun yerinde ben olsaydım, bana da aynı şekilde davranacaktı."
Yılanların Öcü
Yılanların Öcü
"İnsan evlat acısını, yılan kuyruk acısını unutamaz dünyada!" (s. 46) Rahmetli dedem hep bir hikaye anlatırdı: Adamın biri yılanın birinin hayatını kurtarmış, dost olmuşlar. Yılan adama demiş ki: "Her gün gel, sana bir altın vereceğim." Uzun süre devam etmiş dostlukları. Gel zaman git zaman derken adam bir gün hasta olmuş. Oğluna demiş, böyle böyle bir durum var. Bugün git altını sen al. Oğlan gitmiş altını almaya ama düşünmüş ki bu yılanda demek ki bu altından çok var. Onu öldüreyim, hepsini birden alayım. Takip edip öldürmeye gitmiş, attığı taş yılanın kuyruğunu koparmış. Yılan da can havliyle çocuğu sokup öldürmüş. Adam bu duruma çok üzülmüş. Ama oğlundaki kabahati bildiği için gitmiş yılana, dostluğumuza devam edelim demiş. Yılan cevap vermiş: "Sende evlat acısı, bende de bu kuyruk acısı varken artık biz dost olamayız." Eserdeki de o hesap... Yıllar öncesine dayanan efsanevi bir insan - yılan mücadelesinden kalan öfke yıllar yılı devam ediyor. 4-5 yılda bir yılanlar köye akın edip can yakıyorlar. Onlardan birini öldüren kahraman gibi görülüyor. Olaylar da Bayram'ın oğlunun bir yılan ile karşılaşmasıyla başlıyor. -İnsanın esas mücadelesi insanla mı yoksa yılanlarla mı? -Asıl öç alan varlık yılan mı yoksa insan mı? -İnsanın insana yaptığını yılan insana yapar mı? Kahraman tiplemelerini oldukça başarılı buldum. Sinemaya da o kadar başarılı aktarılmış ki: Fikret Hakan, Bayram rolünün hakkını veriyor. Aliye Rona tam bir Iraz Ana. Erol Taş Haceli rolünü ustaca oynamış. Kadir Savun yine en iyi haliyle... Ancak bu kadar olurdu diye düşünürken bir versiyonu daha var ki filmin onun da oldukça iyi olduğunu söylüyorlar. Ne okumaya doyabildim ne izlemeye. Hatta o kadar çok empati yaptım ki eserden dışarı çıkmam mümkün olmadı. "Dünyada insan birbi­rini sevmeli!" (s. 121)
Fakir Baykurt
Fakir Baykurt
eseri kaleme aldığında henüz 28 yaşında. Bu eser için önce ödül almış daha sonra da yine aynı eser için öğretmenlik görevinden uzaklaştırılmış. Eserin başında diyor ki: "Tek başıma da kalsam, bir sanatçı olarak ben onları dinlemem. Onların sözüne bakıp yazacaklarımdan geri kalmam Onların keyfine göre tek satır yazmam; fırlatır atarım elimden o kalemi." (s. 8) Duruşa hayran olmamak elde mi? Ben de bir öğretmen olarak hayran oldum, gurur duydum diyebilirim.
Eşekli Kütüphaneci
Eşekli Kütüphaneci
ile başlayan sevgim bu eserde daha da katmerlendi yazara. Köyü Köylüyü İnsanların birbirine bakışını anlatışını oldukça başarılı buldum. Haççe'nin duş alma sevdası gönlümde taht kurarken Fatma'nın bahtına ağladım. Bayram'a yürekten destek olurken Fatma'ya gidişine yandım. Irazca Hâlâ'nın cesaretine hayranken Haççe'ye ettiğine delirdim. Bir yerde Kemal Sunal'ın Davacı filmini anımsattı. Eser bitmesin devam etsin dedim orada ama akıp gitti ellerimden. "Gönlüm baharını alama­dı. Günler geçip gidiyor. Gençlik gidiyor. Dünya gidiyor. Gelimli gidimli dünya, ahir son ucu ölümlü dünya!" (s. 105) Çok sevdiğim bu paragraf ile veda etmek istedim. Bende bıraktığı ilk izlenimler bunlar. Daha çok konuşmak, muhtardan, kaymakamdan, Ağaali'den bahsetmek isterim ama merakınız da kaçmasın. İyi ki okumuşum! İyi ki izlemişim! İyi ki seni tanımışım Fakir Baykurt!
Yılanların Öcü
Yılanların ÖcüFakir Baykurt · Literatür Yayıncılık · 20215,4bin okunma
··
3.665 görüntüleme
Mikail Balcı okurunun profil resmi
Bugün de inceleme ile veda edelim. İyi uykular sevgili dostlar!
Bu yorum görüntülenemiyor
Mavinin Kitap Güncesi okurunun profil resmi
Resmen yazınızı hayranlıkla okudum. Ne guzel anlatmıssınız her bır detaya degınerek. Ve kıtabı da asırı merak ettım sayenızdd. En kısa zamanda alıp okumak ıstıyorum 😇 Fakir Baykurt'un kalemine, sizinde aktardığınız düşüncelerinize sağlık 👏🏻
1 önceki yanıtı göster
Mikail Balcı okurunun profil resmi
Günaydın. Teşekkür ediyorum. Şimdiden keyifle okuyun. 😊
Gulan okurunun profil resmi
E şimdi bu kadar kıymetli incelemeden sonra okumamak büyük eksiklik olur:)
☾☆ BeRna ☾☆ okurunun profil resmi
Ya ne güzel açıklamışsınız ✨❤️🙏
Yağmur okurunun profil resmi
Hocam emeginize sağlık incelemenizi İnceliği şah eser olmuş. Bana Yaşar Kemal'in dizeleri anımsattı :)
Mikail Balcı okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. 😊
Filiz~ okurunun profil resmi
Fakir Baykurt
Fakir Baykurt
'un kalemini çok severim. Anlatımı muhteşem. Köye, köylüye, sisteme ait dokunduğu noktalar çok yerinde.
Kaplumbağalar
Kaplumbağalar
romanını da okumadıysanız tavsiye ederim kesinlikle okumalısınız.
Yılanların Öcü
Yılanların Öcü
'nü de çok beğenerek okumuştum. İncelemeniz yine çok akıcı ve merak uyandırıcı. Emeğinize sağlık 🌿
Mikail Balcı okurunun profil resmi
Teşekkür ediyorum. Okumadım. Onu da okuyacağım mutlaka. 😊
Bu yorum görüntülenemiyor
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.