Gönderi

"...Bir âşık, sevgilisinin ay mı, güneş mi olduğunu bilmese de, aklının bir oyunu mu, hayalinin bir çılgınlığı mı olduğunu kestiremese de, gözlerine her daim onun görüntüsü girdiği müddetçe âşık değil midir? âşık olmak için maddi varlık şart mıdır? allah'ın güzelliğini rüyasında görüp ona âşık olan dervişe inanıyoruz da neden sevgilisinin hayaliyle özleme tutulan âşıka inanmıyoruz. eğer ona inanmayacaksak aşk, surete tapmaktan gayrı ne olur ki? o halde insan, sevdiği kişiyi karşısında görmeden de onun âşıkı olabilir. sevgili için kaygılanmak da, hayaliyle mest olmak da, geceleri uykusuz kalmak ve seherlerde acı çekmek de hep âşıkın sevgiliyi görmeden yaptığı şeylerdir. bir duvarın arkasında şarkı söyleyen bir kadını işitmek bazen ona tutulmak için yeterlidir. bazıları buna temelsiz bir bina gözüyle bakabilir, ancak âşık, o binayı inşa etmekte her zaman çok mahirdir..."
Sayfa 190 - Şarkıcıya âşık olan gençKitabı okudu
·
101 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.