Onun bütün yapabildiği, oturup uyuşmuş cinsel örgenlerinden kötülük yumurtlamaktr. Bilgiye, öğrenme, araştırma yapma, birtakım sorunları çözme ereğiyle ilgi duymaz. O bilgiyi, sizin güzel bir araba, tatlı havalar çalmak üzere bir aygıt, sarılmak üzere köşedeki bardan güzel bir kız, miğdenizi doldurmak üzere bir tabak balık isteyişiniz gibi istemektedir. Onun için önemli olan, karşısındakinin binbir çabayla elde ettiği şeyi parmağını oynatmaksızın almaktır. Başka birinin bilgi sahibi olmasına ya da akıl becerisi kazanmasına dayanamaz. Binlerce kilometre ötede de olsa, birinin sevgi inancının tadını çıkarmasına, bilinmeyen bir gelecekte de olsa, insanlar arasında bir barış bağı kuracak evrensel cana inanmasına katlanamaz. Onlara ister Mocenigo deyin, ister Kayafa, Tarsuslu Paul ya da Stalin, öykü hiç değişmez, değişmeyecektir. Bu dediğimize dayanamazlar: kıskançlıktan mosmor kesilirler; yürekleri elde edemeyecekleri bir şeyin dayanılmaz arzusuyla dolar, dolayısıyla İsa'yı çarmıha, Bruno'yu alevlerin tepesine gönderir, bilimsel toplumbilimi köpeklere atarlar.