Gönderi

"Şimdi anladım senin derdini," dedi Battal Ağa. “Bir iyice anladım." Hem konuşuyor, hem de gülüyordu. “Sen de beni iyi dinle İnce Memed...” Diz üstü çöküp sesini dikleştirdi. “İnce Memed öldürülecek onun yerine Ali Memed gelecek, o da öldürülecek onun yerine Hasan Memed gelecek... O da öldürülünce Veli Memed gelecek... O da, o da, o da... Sen ne saniyorsun oğlum Memed, İnce Memedler bitecek mi sanıyorsun? Her insanın içinde bir mecbur kurdu, bir İnce Memedlik, bir Köroğluluk kurdu var. Köroğlu gitti İnce Memed geldi. Insanoğlunun içinde bu kurt oldukça insanoğlu ne olursa olsun yenilmeyecek. Sen insanoğlunun içindeki kurtsun, ne olursan ol, nereye gidersen git. İşte insanoğlunun içindeki bu kurt yiterse, insanlık da işte o zaman insanlıktan çıkar. İnsanoğlu içindeki bu kurdunu yitirmeyecek, ona kıyamete kadar gözü gibi, yüreği gibi bakacak. O kurt insanoğlunun şahdamarı, atan yüreğidir. Senin içindeki kurt da, işte insanlığın bu kurdudur." “Bir İnce Memed giderse bin, on bin, yüz bin İnce Memed gelir, Ağalar biter de İnce Memedler bitmez,” sözü onun içine işlemiş, bu söz onu tepeden tırnağa sarsmıştı. Sözün etkisinden bir türlü kurtulamıyordu.
Sayfa 397 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
··
2 artı 1'leme
·
251 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.