Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gülay

Gülay
@gulayk_
Yaşamaklardan sıkılan*
İstanbul
22 okur puanı
Ağustos 2021 tarihinde katıldı
"Önce karıncaları on beş, yirmi, kırk, bin parçaya bölmeli, sonra da bu her böldüğünü ötekine can düşmanı etmeliydi. Bölünmüş karıncalar, hiçbir zaman bir güç olamazlar, sonuna kadar da tutsak kalırlardı."
Sayfa 43
Reklam
"Henrietta uzun bir yaşam sürmüştü ve artık yoktu. Dünya, geride bıraktığı boşlukla dönmeye devam ediyordu. İnsan hayatıyla ilgili başka ne söylenebilirdi ki?"
Sayfa 125
"Yurdu olmayanın dünyadır yurdu, bağları olmayan bağlıdır yaşamın tümüne, günahsız olan ise sahibidir sonsuz barışın. Hiçbir arzum yok, yeryüzünde masum kalmak dışında."
Sayfa 60

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Fakat bu köleyi, kendi iradesinin görünmez bir alanına hapsettiğini, kendi kararının rastlantısına zincirlediğini ve kölenin artık kendi hayatının hiçbir adımında özgür olmayacağını fark etti."
Sayfa 53
"Yüce Kralım hangi eylem adildir ve karşı çıkmaz kadere? Size savaş önerirsem ölüm ekmiş olacağım, ne söylesem dönüşecek eyleme ve her eylem bilmeyeceğim bir amaç yaratacak. İnsan ancak hiç kimsenin yazgısına müdahele etmez, bir eyleme karışmazsa ve yalnız yaşarsa adaletli olabilir."
Sayfa 49
Reklam
"Fakat zaman ona karşı akıyordu: Akıntıya kapılan çaresiz bir yüzücü gibi zamana karşı nefes nefese mücadele ediyordu."
Sayfa 47
"Sonra kendi içine daldı, kayboldu, büyülenmiş gibi hareketsizdi, karanlıkta kendi varlığının aldığı biçimlerden habersizdi, Bin Suretli Tanrı'nın gücünü daha da şiddetli hissetti, ruhu sürekli şekilden şekle girdi; iradesinin köleliğinden kendisini kurtardı, canlıda ölü, ölüde canlı gibiydi..."
Sayfa 46
Bugüne kadar hiç kimse görmedi onu, barışı ararken yolunu kaybeden efsanevi güvercini fakat o hâlâ başlarımızın üzerinde uçuyor, korku içinde, kanatları yorgun. Bazen, o da sadece geceleri korkuyla uykudan sıçradığımızda yukarıda, havada bir hışırtı duyarız; karanlıkta hızlı bir kovalamaca, kesik kesik bir uçuş, ümitsizce bir kaçış belki de. O güvercin, kanatlarının üzerinde tüm karanlık düşüncelerimizi taşır, korkularında tüm dileklerimizi. ••• Ve tıpkı binlerce yıl öncesinde olduğu gibi dünya, birinin elini uzatıp "İmtihan yeterli" demesini bekler ısrarla ve sabırla.
Sayfa 25
"Sözün Tanrım, doğanla çelişiyor ve öfke kusan ağzın aslında kendi kalbini yalanıyor. O halde kendinle ağzından çıkan söz arasında bir denge kur."
Sayfa 17
"Biz biliyoruz Yüce Tanrım, ömrümüzün sonbaharı çok yakındadır ilkbaharının, yazı ise hiç uzun değildir; bu nedenle böyle büyük bir açlıkla uzanır elimiz sevdiğimizi almaya ve fani şeylere bile hemen sevinmeye; zaman geçtikçe yaşlanırken, beklemeyi nasıl öğrenelim, bir gecede ölüp giderken nasıl sabredelim, zaman sönmeyen ateşiyle peşimizdeyken nasıl yanmayalım, ölün arkamızdan koşarken nasıl acele etmeyelim?"
Sayfa 7
Reklam
"...sırf umutsuz bir yalnızlığa düşmekten boğucu bir korku duyduğu için yapıyordu. Kimseyle konuşmadığından beri dudaklarının çevresinde kötü bir çizgi belirmiş, aynadaki görüntüsünden kaçar olmuştu. Birkaç kez kendini toplamaya çalışmış ama her seferinde -içinde biriken yalnızlığın yükü onu eziyormuşçasına- dalgın ve amaçsız uyuşukluğuna geri yuvarlanmıştı."
Sayfa 49
"Bu yaşamı tedirgin etmemin, kendi imdat çığlığıyla kızı ürkütmenin ne yararı vardı? Eğer biri acı çekecekse, bu kişi yalnızca kendi olmalıydı."
Sayfa 47
"...hiçbir meslek beni çekmiyor çünkü bu korkunç ve boğucu yalnızlık duygusundan kimse beni çekip çıkaramıyor. Burada hiçbir şey istemiyorum artık, her şeyden tiksiniyorum. Bastığım her taştan nefret ediyorum, odamdan, karşılaştığım insanlardan nefret ediyorum, şiddetli soğuğun nemiyle yüklü kirli havayı solurken işkence çekiyorum. Buradaki her şeyden boğuluyorum, tükeniyorum. Bataklığa gömülür gibi batıyorum. "
Sayfa 45
"Günlerce hiçbir şey yaşamıyorum, tanıdık bir yüz görmüyorum; binlerce insanın arasında yapayalnız olmanın ne anlama geldiğini bilemezsin."
Sayfa 44
"...evleri pervasız maceracılarla, geceleri ise çılgın ve yapmacık arkadaşlıklarla doldurmuştu ve bütün bunları, adına gençlik ve yaşam denen kaynayan bir girdabın içine daldırmıştı."
Sayfa 18
171 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.