Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
gurars
gurars
@gurars
40 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Tek kelimeyle "şaheser"...
Ortaokul yıllarımda ikinci el kitap satan bir dükkana girip korku-gerilim türünde bir roman istediğimde, bakabileceğimi söyledikleri rafta en çok ilgimi çeken Hayvan Mezarlığı olmuştu.
Kitabın ne kadar başarılı olduğunu anlatmama yeter mi bilmiyorum ama bu türe ve Stephen King okumaya Hayvan Mezarlığı ile başlamasaydım belki de sıkı bir King hayranı ve korku-gerilim türü okuyucusu olmazdım.
Okuyanı öyle saran, öyle sarsan, öyle şaşırtan bir roman ki; King'in hayal gücüne de yazarlık yeteneğine de hayran olmamak elde değil.
İnsanın Tanrı olmaya bu kadar yaklaşmışken bir şeytan yaratması tam da Stephen King zihnine yakışır bir düşünce.
Çocuk kitabı olarak bilinen ama çocuk kalbiyle insanın, yeryüzünde bu kadar saf acı olabileceğine ihtimal vermeyeceği için hayatta biraz yol aldıktan sonra okunması gereken bir eser.
İnsanın çocuk yüreğindeki saflık, yaramazlıklarının altında bile kolaylıkla görülebilen masumiyet, yoksulluğun küçük yaşta getirdiği olgunluk bütün kitap boyunca boğazında bir düğüm oluyor okuyucunun.
Çok sevdiği Portuga'sını kaybettiğinde Zeze'nin yaşadığı acıya eşdeğer bir acı yaşadığımda yeniden okumak istedim Şeker Portakalı'nı.
Aklımda hep bu dünyaya fazla olduğunu düşündüğüm iyiliğinle, kalbimde hep ince bir sızıyla kalacaksın. Rahat uyu M. Y.
Yokluğun kitabı... Tüm yoksulluğa rağmen bitmeyen umutların kitabı. Izdırapla geçen her günün sonunda, sonraki günün daha mutlu olacağı yanılgısına inana inana ömrünü tüketenlerin hikayesi.
Okurken en yüreğimi sıkıştıran, en çok gözümü dolduran, en insana sövdüren, en hayatın içinden kitap oldu Gazap Üzümleri. Değiştirmek istediğim arabadan, almak istediğim müstakil evden, pandemi biterse gitme hayali kurduğum tatilden utandırdı hatta.
Tokun açtan, zalimin birlik olandan, işverenin sendikadan neden korktuğunu her sayfasında bir kez daha anladım. Aileler çocuklarına, kitabı sindirebileceğini hissettiğinde ivedilikle okutmalı ki, örgütlü mücadelenin önemi bir an önce öğretilsin bireylere.
