Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Konu acı bir gerçeğe dayalı ağır ironi içermektedir.
Bir Türk vatandaşı olarak, Almanya Dışişleri Bakanlığı ile e-mail aracılığıyla iletişime geçmek düşüncesindeyim. Orada yaşayan Türkler ve yakınlarımız adına bizler de, Almanya'nın geleceği için aşırı tutucu, ilerici parti ya da olası partiler için gelecekte gerçekleşecek seçimlerde oy kullanma hakkı edinebilir miyiz (?) diye. Ben şahsen, orada yaşayan gurbetçilerimizin-yakınlarımızın güzellik, huzur ve refah içinde yaşamaları için en doğru tercihi yapabileceğimi ve buna, uzak akrabalar olarak bir hakkımız olduğunu düşünüyorum. Mesela ben, her ne kadar Müslüman değilseler de, birtakım parti üyelerinin ve seçmenlerinin de dindar olduğu düşüncesiyle Aufbruch deutscher Patrioten - Mitteldeutschland (Alman Vatanseverlerin Şafağı, AdP) desteklemek isterdim. Bu parti benim en favorilerimden olurdu ve onların ezici bir çoğunlukla kazanmalarını canı gönülden dilerdim. Vakti zamanında Alman vatandaşı olmadığım için bu mümkün değil, ama hayali bile güzel. Akrabalarımız asla bizim iyi olmamızı isteyerek sandığa gitmediler. Vatan millet meselesi düşüncesinde hiç olmadılar, olsalardı, zaten; 'Artık yeter' diyerek geri döner, çok severek tercih ettikleri bu düzen içinde yaşar ve ülkelerine hem maddi hem de iş gücü olarak katkı sağlarlardı. Hayır, aksine! Onlar bizleri, Türkiye'yi yılda en az bir kere ziyaret edebilecekleri, ziyaret zarfınca eşe dosta görgüsüzce hava atabilecekleri, alışverişleri esnasında 1x20 harcayabilecekleri bir tatil beldesi (arka bahçeleri) olarak gördüler ve bu duygular doğrultusunda sandığa giderek, geleceğimize ipotek koydular. Acı, ama gerçek...
hayali kurgu. zaten böyle diyaloglar ancak hayal edilir, gerçekleşmez
+Farklı bir kadın o biliyorum! -Nasıl anladın? +İkimiz de dalgın dalgın yürürken çarpıştık. Gösterişsiz bez çantasının üstünde Tezer Özlü'nün fotoğrafı vardı, belli ki materyalist olmadığı için düzen bunalımı yaşıyor, bez çantasının içinden bir sürü kitap düştü, sadece kitap, belli ki bunalımı atlatmak için kitaplara sığınmış, kendine sığınmış ve başını kaldırıp kime çarptım diye bakmadı bile. O kadar çok kendiyle ki. Tam istediğim gibi. Kendi kendine yetebilen insanların bir kez dikkatini çekmeye gör; sadakat bilir, vefa bilir, sevgi bilir; hem ruhu ezilmiş insanlar merhametli de olur, mutluluğun kıymetini de bilir. Sen iyisi mi çık caddeye, içinde bir sürü kitap olan bez çantası kolunda, başı öne eğik ve kaygılı yürüyen bir kadına çarpmaya bak ve sonra dikkatini çekmeyi dene.Tek defa planlama şansımız olan aydınlık gelecek, o kadının ellerinde.
Reklam
16312 Pdf Var, Pdf okuyan varsa İstediği kitabı indirip atabilirim
1917 Sovyet Devrimi Cilt 1 Gorki vd. Evrensel Basım Yayın.pdf 5,5 MB Kütüphane 1 1917 Sovyet Devrimi Cilt 2 Gorki vd. Evrensel Basım Yayın.pdf 5,7 MB Kütüphane 1 3. Enternasyonal'de Faşizm Üzerine Tartışmalar Belgeler I Dönüşüm Yayınları.pdf 4,1 MB Kütüphane 1 3. Enternasyonal'de Faşizm Üzerine Tartışmalar Belgeler II Dönüşüm Yayınları.pdf 5,2
Kurbanların olduğu evrensel bir sistem var edilmiş. Bundan kurtulmanın sırrını bilenler veya herhangi bir sebepten ötürü buradan ayrılanlar çarkın bir diğer yüzü olan sisteme yerleşiyorlar. Döngüyü tamamlayabilmek için tabi ki. Her biri birbirine bağlı gelişiyor, her biri kendi niteliğini koruyor ve olması gerektiği anı oluşturuyorlar. Bahsettiğim şey bir metafor değil; hayat ağacının ta kendisi. Bu o kadar kudretli ki bunu bozmaya insanlığın gücü hiç bir zaman yetmiyor, yaptıkları her karşı eylemde bir sonraki aşamanın aslında var oluşunu güçlendiriyorlar, onu yaşatıyorlar. Yirmili yaşlarda bir genç her zaman dünyayı değiştirebileceği ve onu kendi azmiyle yenebileceği hayalleri kurarak uykuya dalar. Çünkü o yırtıcı bir ruha sahiptir. Geçmişin ona verdiği zararları aynaya baktığında göremez. Kendini kanıtlamak ister, tutkuyla doludur zira bu yeterlidir yenilmemek için. Ya da öyle olduğunu düşünür. Kurulan bu düzen bir çok hayali, mutlu yaşamı, sevgiyle dolu kalpleri üzer ve onları farklı amaçlar uğruna oradan oraya savurur. Bir an gelir ki, nerede olduğunu zamanın ona söylemesiyle fark eder. Geleceği ve geçmişi siktir eder. Sadece bu anı yaşamak uğruna, içinde bulunduğu vakti özümser. Kaygıların uzunca bir yol izler hayatında, seninle birlikte yapar yolcuğunu, her anında düşünürsün yol arkadaşını. Geriye baktığında değiştiremeyeceğin o kötülüklerin tümünü özümse, seni yarı yolda bırakan tüm kaderi ellerinde tut ve kocaman bir gülücük at ona. Çünkü aradığın o her şey bulunduğun "şuan" da gizlidir.
Faruk Nafiz Çamlıbel
Faruk Nafiz Çamlıbel
Han Duvarlari Yagiz atlar kisnedi, mesin kirbac sakladi Bir dakika araba yerinde durakladi. Neden sonra sarsildi altimda demir yaylar, Gozlerimin onunden gecti kervansaraylar...
Feminist kadın kaybedilmiş kadındır
"Yaratılışın aksine giderek mutlu olmak diye bir şey yoktur.Bu yüzden kadın haklarını değil, kadın olmalıyı, konuşmalıyız" diyen Sema Maraşlı'ya göre, feminist kadın kaybedilmiş kadındır! KADIN HAKKINI DEĞİL, AKLINI KULLANMALI Kocasıyla sorunlarını anlatan bir hanıma “Eşinizle çok inatlaşmışsınız, biraz alttan alsaydınız, tamam
Reklam
Suskun Ağaçlar
Kaos bir doğa kanunuydu, düzen ise insanoğlunun hayali. Henry Brooks Adams
Kaos bir doğa kanunuydu, düzen ise insanoğlunun hayali. -Henry Brooks Adams
Han Duvarları (Faruk Nafiz Çamlıbel)
---Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı, Bir dakika araba yerinde durakladı. Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar, Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar... Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya, Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya. İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık!
Kaos bir doğa kanunuydu ,insanoğlunun hayali ise düzen …
Reklam
Kaos bir doğa kanunuydu, düzen ise insanoğlunun hayali. Henry Brooks Adams
Kaos bir doğa kanunuydu, düzen ise insanoğlunun hayali. Henry Brooks Adams
kaos bir doğa kanunuydu, düzen ise insanoğlunun hayali. HENRY BROOKS ADAMS
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens
Doğal düzen asla bozulmaz bi gerçektir. Mesela yer çekimi, bozulamaz bir şey. Ama hayali düzen her şekilde bozulur. Din, devlet, kültür... O yüzden bu düzeni koruma, sürekli ve büyük bir çaba gerektirir. Bunların bazısı şiddet ve zorlamadır.
Feminist Kadın Kaybedilmiş Kadındır!
Kocasıyla sorunlarını anlatan bir hanıma “Eşinizle çok inatlaşmışsınız, biraz alttan alsaydınız, tamam deyiverseydiniz duruma göre” demiştim de o da “Aaa biz cumhuriyetten beri bu kadar kadın hakkını erkeklerin karşısında susalım diye almadık.” demişti. Şimdi boşandı, tek yaşıyor, kedi sesinden bile korkuyor. Pek kıymetli kadın hakları onu
179 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.