Çoğu insan yaşamını yöneten düzenin hayali olduğunu kabul etmek istemez, ama aslında her insan halihazırda mevcut bir hayali düzenin içinde doğar ve istekleri doğumdan itibaren bu baskın mitlere göre şekillenir. Dolayısıyla kişsel isteklerimiz, hayali düzenin en güçlü savunma mekanizmaları haline gelir.