Tüm devrimcilerin anısına
"Devrimcinin fedakarlığı, bir kahramanlık degildir; bir zorunluluktur, hayatın bir emridir devrimcinin fedakarlığı! Devrimciysen, niçin ölürsün biliyor musun? Hayatı sevdiğin için; her an başkaldırmak üzere içinde uyuklayan yılanı, büyük egoisti, 'ben'i öldürdüğün ve kendini halk kitlelerinin yerine koyduğun için..."
Sayfa 188Kitabı okudu
22 Kasım 1916 “8/9 akşamı saat 9.00'a kadar Kurmay Başkanı ile örtünmenin kaldırılması ve sosyal hayatımızın düzeltilmesi hakkında sohbet: 1) Güçlü ve hayata vakıf anne yetiştirmek. 2) Kadınlara serbestisini vermek. 3) Kadınlarla genel ortamda bir arada çalışmak; erkeklerin ahlakı, düşüncesi ve hisleri üzerinde etkilidir. Karşı tara- fin sevgisini kazanmak fıtrî bir eğilimdir. Sabah saat 7.00'de Duhan'dan Ziyaret'e hareket. Öğlen Saat 12.30'da ulaşıldı. Yolda iki üç ufak mola. Ziyaret yakınında Siirt demirbaşlarının Bitlis'e gönderildiklerinden dolayı şikayet. Tikveşli bir kanun görevlisi Yahya Kaptan'la bulunmuş. Yakup Cemil buralara getirmiş. Yaralanmış. Şimdi hastanede hizmetli. Tikveş'te karısı, çocuğu esirmiş. 23. Alay Kumandan ve subay ekibi, Nokta Kumandanı karşıladılar. Hayvandan inince önce Veysel Karani'yi ziyaret. Camide bir saat kadar dinlenme. Daha sonra alay merkezi olan Koh köyüne gidildi. Siirt'ten Vali Memduh Bey yaveri ve Jandarma Kumandanını bir mektupla gönderdi ve bir at hediye gönderdi. Gece saat 12.00'ye kadar sohbet... Selam şekli merhaba tarzında elin göğse konulması şeklinde [olmalıı]... Talimnameden 'Marş, marş!'ı kaldırıp yerine 'yürü! [komutu].”
Sayfa 49 - KopernikKitabı okudu
Reklam
"Kelâm mukteza-yı hâle mutabık olmalıdır"
Yani söylenmesi gerekli olan, her halükarda söylenmeli ve fakat kime,nerede ve nasıl söyleneceği iyi hesap edilmelidir.
Merhaba kitapseverler #CanDavası#öykü#denizserter#okudumbitti#ozlemli_kitaplar#kitapcumhuriyetimileokuyoruz#alıntı İçindekiler; Perde, Kan Yaşı , Temiz ,Gübürcü, ,Dilek ,Can davası, Ziyafet , Yağmur,Yazar , Şeytan başlıklı birbirinden özel ve güzel öykülerde bulunmaktadır. #Dilek isimli öyküyü " Mehtap abla' ya... yazılmış öykü'yü ben çok sevdim. Onu kısaca anlatayım. #alıntı "Her canlı kendi yüreğinin hamalıdır" Melodinin annesi ne zaman canı sıkılsa , daralsa denize atar kendini.Bir kıyı beldesinde soluğu almıştı.Tekerlekli kırmızı valiziyle oldukça konforlu bir pansiyonun tek yataklı ve küçük klimalı odasına kendini bırakmıştı. Önce sahildeki gençlerin yaş günü şarkılarla kutlaması sonrasında dizine konan ateş böceğinin ışığını yakıp söndürmesiyle hemencik bir dilek tutar. Gittigi mekanda çalınan Müzeyyen Senar ,yalın ayak yürüdüğü parkta heybetli çınar ağacı, ve sonrasındaki ikinci dileği.. Denizin üstünde yüzen rengarenk ,yan yana sıralı balonlara atış yapar ve sonrasında tam atış yaparken bir çığlık duymasıyla, bir kadının çantasını çalan kapkaççı görmesiyle tüfeğin namlusuyla burun burana gelir ya sonra? Ateş böceklerine ve Çınar ağacına tuttuğu dilekleri ' çılgınlığımı benden almayın ' diyene benden selam olsun... Kalemiyle yeni tanışmış oldum . Hayata dair biz insanların kentli , kasabalı ne olursa olsun ,yaşamın zorluklarıyla mücadelesini anlatıyor. Bu türü sevenlere ,bir tavsiye olarak gelsin diyerek.. Sağlıcakla, kitapla kalın!!! @deniz_serter @parmakitap @alakargayayinlari
Ezgi Özcan
Ezgi Özcan
Yoktur ihtiyacı arkadaşların konuşmaya, Bir bakış yeter onlar için anlaşmaya.
Hayata rağmen değildi din. Hayat içindi Hayata gülümsediniz. Önce bebekleri sevdirdiniz. Dediniz ki: "Onların ağlamalarının veni üzdüğünü bilmiyor musunuz?" Oysa biz, oysa biz... Unuttuk Vaktimiz olmadı incelikleri fark etmeye. Telaşlıydık. Küçümsedik küçük sevinçleri uyandırmayı. Umursamadık. Ellerini havada bıraktık çocuk yanımızın ve yanımızdaki çocukların. Şaşırdık.
Sayfa 111Kitabı okudu
Reklam
461 öğeden 341 ile 350 arasındakiler gösteriliyor.