360 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
“Dünü doğru okursan, bugünü sen yazarsın…” İlk baskısını almış olmak bile mutluluk verici. Kitabın kendisinin de söylediği üzere sadece bir roman değil ”Ari” bundan daha öte bir şey. Atatürk ile bezenmiş bu kitap, Sümerler, Hititler derken çok çok geriye götürüyor bizi. Batının açgözlülüğü, ülkemizin ise ne kadar miras yiyen bir yapıya sahip olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Uçak üretmek yerine, almak, araba üretmek yerine, almak.. Hiçbir şey üretmeden sadece hazıra konmak.. Şimdi ise Saman ithal ediyoruz. Ve biz tarım ülkesiyiz? Bir yandan roman görevini görürken, bir yandan Türklüğün geçmişine uzanmaya çalışan araştırmalarla, bizi sıkıca kitaba bağlıyor. Mustafa Kemal Atatürk üç Binin üzerinde kitap okumuştur. Ve o kitapların hiç birini de boşuna okumamıştır. Kitabın konusu ve işlenişi, dünden, bugünden bahsedişi kesinlikle çok yerinde. Roman günümüz ile geçmişte geçtiği için, ülkemizin genel hatları ile ilgili bir çok yorumda da bulunuyor. Tarihsel diyaloglar yaratılarak, Atatürk’ün Tarihe ve Türklüğe olan merakı çok iyi işlenmiş. Alıntı; "Halkların sığ sularda yaşaması devletlerin işine gelir. Gerçek tarih bilgisinin engin suları, sorgulayan toplumlar yaratır. Eh, düşünmeyi öğrenen bir toplum, belli kesimlerin menfaatleri için nasıl savaştırılır ve nasıl yönlendirilir ki?" sy.44 Alman Profesör Fritz Neumark; "Tarihten Türkler çıkarılırsa ortada dünya tarihi diye bir şey kalmaz." Okuduğum en iyi romanlardan. İyi okumalar..
Ari
AriÇiçek Sekban Tüfekçi · Destek Yayınları · 2017361 okunma
223 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
ford otomobilin mucidi, sanayi dehası kabul edilen henry ford'un 1920'de yazdığı kitabı. beynelmilel yani 'milletler arası yahudi'. kitapta avrupa'dan sonra abd'yi de sinsice ele geçirmeye çalışan uluslar arası yahudi topluluğunun yaptığı çirkinlikler açık biçimde ifşa ediliyor. girişinde ford'un muhtemelen birkaç milyon dolar masrafla araştırma
Beynelmilel Yahudi
Beynelmilel YahudiHenry Ford · Etkin Kitaplar · 2013201 okunma
Reklam
720 syf.
9/10 puan verdi
·
15 günde okudu
Dostoyevski “bu devir, sıradan insanların en parlak zamanı; duygusuzluğun, bilgisizliğin, tembelliğin, yeteneksizliğin, hazıra konmak isteyen bir kuşağın devridir” diyerek tanımladığı döneminde aslında son derece zeki olan başkahramanı Prens Mişkin’i ve onun erdemini , saflığını, dürüstlüğünü ve katıksız iyi niyetini “budalalık” diye niteleyenleri anlattığı eseridir. Her karakteriyle akılda ayrı kalır ve herbirinin üstüne ayrı ayrı düşünme ihtiyacı hissedersiniz. Fakat anlamadığım bir şey var. Herkes bana budalaymışım gibi davranıyor. Bir zamanlar hastayken gerçekten de öyleydim. Ama şimdi Budala yerine konulduğumu bildiğim halde budala olabilir miyim?
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Nora Kitap · 201725,4bin okunma
Merhaba Bildiğiniz gibi güzel bir okuma süreci içerisindeyim ve doya doya Ecinniler okuyorum. Kitabın 3/1'ini az önce bitirdim. İkinci kısma geçmeden önce biraz izlenimlerimden bahsetmek ve alıntı bırakmak istedim. Böylece belki de hem sayfa sayısı gözünü korkutmaz hem de okuma isteğiniz artar. Merak etmeyin olaylardan bahsetmeyeceğim 🤗
Birinci kısım izlenimlerimdenKitabı okudu
Aslinsan
"İnsanların büyük bir kitlesi kendi zekasını işlemek yerine, inanmayı, böylece hazır olan fikirlere sorguzca ya da sorguladığını zannederek itimat etmeyi seçer: Kolaya kaçmak, hazıra konmak, her zaman çekici gelmiştir insanlara." -Gürsel Özkır
Mesele 2*2 ye 4 demek değil. Senin bulduğun sonuç ne. Hazıra konmak yerine çalış düşün.
Reklam
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.