Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Alınmaz zevk-ı câm-ı vasl bî‐hamyâze-i hicrân Alan firkat-keşândır lezzetin vakt-i mülâkâtın" -Nâbî [Ayrılık acısı çekmeyen, kavuşmanın lezzetini nasıl idrak etsin? Acıkmadan yemeğin lezzeti, susamadıkça suyun kıymeti bilinir mi?]
Görme problemiyle ugrasan bir danışanım "Hayat çok zor, nasıl yasayacağım ben bu karanlıkta? diye sorduğunda verdiğim cevabı veriyorum, ayrılık acısı hicran yarası çeken insanlara: Bulabildiğin ışığa yönel
Sayfa 320Kitabı okudu
Reklam
Arkasında bu kadar samimi bir hicran (ayrılık acısı) ile ağlayacak bir insan bırakmak dünyada kendinden bir parça bırakmak demektir. Şu halde ölüm bile insan için ancak bir yarım felakettir.
Sayfa 102Kitabı okudu
Hicran: Ayrılık acısı Hüsran: Düş kırıklığı, mahrumiyet acısı, batkı Yeis: Ümitsizlik acısı Esef: İstenmeyen olaylar yaşandı acısı, kayıp acısı Efkâr (Ar. fkr): Overthinking acısı Efkâr (Frs. efgar): İçirten acı Keder: Geçenlerden, gidenlerden kalan; sessiz, derin, kalıcı acı
Hicrân (ﻫﺠﺮﺍﻥ)
1. Ayrılık, ayrılık acısı. 2. İnsanın içinde yer eden, unutulmaz, onulmaz, dinmez acı.
"yârdan mecrûh iken düştük diyâr-ı gurbete dehr gösterdi bize hicrân hicrân üstüne." (yardan ayrı iken bir de gurbete düştük; felek bize ayrılık acısı üstüne ayrılık acısı gösterdi) Râsih
Geri15
82 öğeden 76 ile 82 arasındakiler gösteriliyor.