Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hatice Arslan

Hatice Arslan
@htc_arsln
Yüksek lisans
Atatürk Üniversitesi
5 okur puanı
Ocak 2022 tarihinde katıldı
Dostluk güzeldir.Arkadaşlık da güzeldir.Ama başımıza ortak bir olay gelen insanlar ile ayrı bir bağınız olur.Yaşanmışlıklar sizi görünmez halatlar ile bağlar.Araya zaman ve kilometrelerce mesafa girse bile, yıllarca görüşmeseniz bile, onu görünce hemen güçlenirsiniz.Özlemişsinizdir.
Reklam
Biliyorum sana giden yollar kapalı Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni Ne kadar yakından ve arada uçurum; İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi Uyandım uyandım, hep seni düşündüm Yalnız seni, yalnız senin gözlerini Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım Ben artık adam olmam bu derde düşeli Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda; Hangi şarkıyı duysam, bizim e için söylenmiş sanki Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu; Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım Bu böyle pek de kolay değil gerçi... Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya; Bunun verdiği mutluluk da az değil ki Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa, Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem, Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi: Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.
Bilgeler, doğal dünyanın Cennet’in bir görüntüsünden ve bir suretinden başka bir şey olmadığını anladılar. Tek gerçek şudur ki, var olan bu dünya, bundan daha mükemmel bir dünyanın var olduğunun güvencesidir. Tanrı bu dünyayı, insanlar, görülen nesneler aracılığıyla manevi öğretileri ile bilgisinin mucizelerini anlayabilsinler diye yarattı. Ben buna Eylem diyorum.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Mahbube uyan! Varsın olmasın cihanda sesimizi duyan. Dinleseler sükûnetin vaveylasını Her mecnun bulur elbet Leylasını. Şimdi tumturaklı hayaller peşimize takılır. Bu dolunay hatrına bin yıldız yakılır! Bıkmadan, usanmadan bakılır da bakılır… Şimdi başka gökyüzü. Yüz, göğü gözlüyor; gök, yüzü… Hazırlan Mahbube; Çünkü hazır yeryüzü!
"Küstürmeyin insanları hayata. Sonra her şeyden vazgeçiyorlar. Yaşamaktan, güzel olan her şeyden. Bir odada yalnızlığı; bir dağ başında kalmayı, bir adada mahsur kalmayı, nerede bir yalnızlık varsa onu istiyorlar. Küstürmeyin işte bazı insanları. "
Reklam
Olmamasına razıyım, oluyormuş gibi olmasın yeter
Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim." "Artık hiçbir şeyin değişmesine imkân yok... Lüzum da yok." "Dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir!..
Henüz bir tokat gibi inmedi yüzüne aşk Kalbine çivilerle gömülmedi ayrılık Görmedin bir arslanın can çekişen resmini Yalnızlık kitabında okumadın ismini Bir takvim yaprağında yanmadı bakışların Dökülen tüylerine tutunmadın kuşların Karanlık köşelerde acı acı gülmedin Sen henüz kovulduğun kapılarda ölmedin O Celali uykudan uyanmadın, uyanma Düşlerimin rengine boyanmadın, boyanma Bir kuş gibi çırpınan kalbimin kafesine Bir avuç yem bıraksan ölür müsün, a gülüm Feryadı kayaları parçalayan sesine Ömür boyu yabancı kalır mısın, a gülüm Sen henüz bir zindanın küflü duvarlarına Çarpmadın gözyaşıyla boğulan gözlerini Sen henüz diken diken saplamadın göğsüne Dudağında kuruyup dağılan sözlerini Sen henüz dokunmadın yalnızlığa kan gibi Acıyı kaynatmadın içinde volkan gibi Karalar bağlamadın beni anlayamazsın O kalp sende oldukça gülüm, ağlayamazsın
Uçurumun kenarındayım Hızır Ben fakir En hakir Bin taksir Ateşten Kalleşten Mızrakla gürzden Dabbetülarz'dan Deccal’dan, yedi düvelden Korku nedir bilmeyen ben Tir tir titriyorum
İnsan nasıl yaşamalı? İnsanın iyi bir hayat sürmesi için neler gerekir? Bu soruyu kısaca şöyle yanıtlayabilirim: İnsan ancak türn yetenek ve olanaklarını kullandığı ölçüde mutlu olur. Aristoteles üç tür mutluluk olduğunu söyler: İlk tür mutluluk, ar-zu ve isteklerin olduğu bir hayattır. İkincisi, özgür ve sorumlu bir vatandaş olarak varolunan hayattır. Üçüncü tür mutluluk ise araştırmacı ve filozof olunan hayattır. Aristoteles, insanın mutluluğu için bu üç koşulun da bir arada varolması gerektiğini ısrarla belirtir. Tek yönlülüğü reddeder. Ve bu-gün yaşasaydı yalnızca bedeni ya da yalnızca aklı kullanmanın tek yönlülük olduğunu söylerdi kuşkusuz. Bu iki uç, dengesiz bir yaşam biçiminin ifadesiydi ona göre. İnsanlarla ilişkilerimizde de "altın orta"yı tutmaktan sözeder Aristoteles: ne korkak ne çılgınca atılgan, sadece cesur olacağız. (Cesaretin azı korkaklık, çoğu çılgınlıktır.) Ne cimri ne savurgan, sadece bonkör olacağız. (Aşırı bonkörlük savurganlık, az bonkörlük cimriliktir.) Platoncu ve Aristotelesçi ahlak, Yunan tıp bilimini hatırlatır: yalnızca dengeli ve ölçülü olarak mutlu ya da "uyumlu" insan olunur.
Reklam
Çünkü yalnızca erkek değildi kadını ezen. Kadın kendi hayatından sorumlu olmaktan vazgeçerek kendi kendini de eziyordu.”
Bazen sadece yorgun oluyor insan. ne küs, ne yalnız, ne de aşık... ama sen yine de gitme gidersen peşinden gelmem ama kalırsan bu masalın sonunu birlikte öğreniriz
Yüreğini sağlam tut zaman yıkmasın seni.. Bırak kader getirsin ne getirecekse Ahlarla vahlarla kesmeyelim yolunu
"Sevgide ölçü mü aranır? Dilencilerin olsun öyle sevgi "
Bedavaya bir şey almaya çalışmayın. Hiç kimse size bedavaya yemek vermez. Bir şey almak için vermelisiniz. Hedefleriniz, idealleriniz ve girişimleriniz üzerinde yoğunlaşırsanız, derin zihninizde sizi destekler.
Sayfa 140Kitabı okudu
Olumlama, öyle olduğunu söylemektir. Zihnin bu tutumunu doğru kabul ettiğiniz sürece, bunun aksi yönündeki bütün etkenlerden bağım sız olarak, dileklerinizin gerçekleştiğini görürsünüz.
Sayfa 120Kitabı okudu
Reklam
Arzu ettiğiniz sonucu hayal edin ve onun gerçekleştiğini düşünün, artık bu yolu izleyebilir ve kesin sonuçlara ulaşabilirsiniz.
Başkalarının telkin ve ifadelerinin sizi incitme gücü yoktur. Tek güç, kendi düşüncenizin hareketidir. Başkalannın düşünce ve ifadelerini reddetmeyi ve iyiyi kabul etmeyi seçebilirsiniz. Nasıl tepki vereceğinizi seçme gücüne sahipsiniz. * Ne söylediğinize dikkat edin. Ağzınızdan çıkan her sözcüğe dikkat etmelisiniz. Asla, “ Başarısız olacağım , işimi kaybedeceğim . Kirayı ödeyemeyeceğim." demeyin. Bilinçaltınız esprileri anlayamaz.Bütün bunları gerçekleştirmeye kalkar.