Attila yaşamının son yıllarında öteki barbar krallarından çok farklı görünmemekle birlikte, cenazesi - Jordanes’in Priskos’un anlattıklarına dayanarak yazdıklarına bakacak olursak kesinlikle bir İç Asya gömme töreninin ozelliklerini taşımıştır. Yas tutan Hunlar kendi yüzlerini kesmişler ve katafalka konulmuş cesedin çevresinde, daire biçimi alarak atlarını koşturmuşlardır.
Sayfa 272
Reklam
Çin Kaynakları'nda Wu-sun Türkleri nasıl anlatılır?
Toprakları otlu ve düzlüktür, çok yağmur ve kar yağar, dağlarında çok çam ağacı vardır. Ağaç yetiştirmezler, otlakları ve suları takip ederek hayvanlarını otlatırlar, gelenekleri Hunlarla aynıdır. Ülkelerinde çok at olduğu gibi zenginlerinde dört-beş bin at bulunmaktadır. Halkı kötüdür güvenilmezler, çok yağma, akın yaparlar, en sonunda bağımsız devlet oldular. Yeşil göz ve kırmızı saçları vardır, dış görüntüleri maymuna benzer, memleketlerine K'un-mo veya K'un-mi denir. Ziraatten anlamazlar, Hunlar gibi göçebelik ederler. Çok sayıda atları vardır. 440 yılında memleketleri Juan-juan'lar tarafından yağma edildi. Bunun üzerine Ts'un-ling'in batı taraflarına çekilip oralarda kaldılar. 437'de Tobalara ilk elçiliği gönderdiler. Sonradan bu yolda devam ettiler. Al renkte bir çeşit şarapları olup yağa benzer ve kemiklere güzel koku verir.
Mete Han, adeta bir armağandır Hunlar için. Tarihi var eden, tarihi güzel kılan, ender değerlerden biridir.
O incelik dolu Hunlar'da, başka kimsede eşdeğeri bulunmayacak içe atılmış zalimlikten gelen bir melankoli vardır.
Çin tarihçileri Türkler ve Hunlar hakkında neler bildiriyorlar?
Bu malûmata göre Türklerin Hunlardan neşet ettikleri nazariyesi kabul mü, yoksa tadil etmek mi icap eder?
Sayfa 23 - Bilgeoğuz YayınlarıKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.