Ülkü asırlara bakan, hayal âlemine benzeyen, korkunç yollardan sonra varılabilecek bir KIZIL ELMA'dır.
Sayfa 27 - Ötüken NeşriyatKitabı okuyor
Turancılık ülküsü... Bizi kurtaracak ve yükseltecek biricik yol... İradesi zayıf olanların, damarlarındaki kan öz Türk olmayanların korktuğu uzun yol...
Sayfa 27 - Ötüken NeşriyatKitabı okuyor
Reklam
Sevda gibi bir gizli emel ruhuna sinmiş; Bir haz ki hayalden bile üstün ve derinmiş. Gökten gelerek gönlüne rüzgâr gibi inmiş; Bir sır ki bu, ölsen bile asla açamazsın... Anlatması imkânsız olan öyle bir an ki, Hülyadaki ses varlığının gayesi sanki... Bak emrediyor: Daldığın âlemden uyan ki Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...
Mecburiyetler
İnsan meziyet sahibi olmaya mecburdur. Anormal olan: Kusurdur.Bir asker cesurdur diye alkışlanmaz ama korkarsa ayıplanır.
Tespit Gibi Tespit
İnsanlar acayip yaratıklar. Bir şeyi bir defa nasıl bellerlerse sonuna kadar öyle gidiyorlar. Artık hiçbir şey onların gözünü açmıyor. Beni bir kere fena tanıdılar. En büyük hakikati söylediğim zaman da inanmıyorlar. Siz de gerek bütün maziniz ve bilhassa başınızdan geçen mahkemedeki sözleriniz dolayısıyla doğru bir insan olarak tanındınız. Artık günün birinde bir yalan söyleseniz bile kimse buna ihtimal vermez. Hatta yalanınız ispat olunsa da yine inanmazlar. Yanlışlık derler. İşin içinde iş var derler.Fakat Selim Pusat yalan söyledi demezler. İnsanların sık sık "Gözümle görsem inanmam!" dediklerine dikkat etmişsinizdir. Bu ne demektir? İnsan gözüyle gördüğüne de inanmayacaksa görmenin mânâsı kalır mı? Bu, doğrudan doğruya ilk inanca sadık kalmanın neticesidir. Yani insanlar bir nevi hastadır.
Reklam
Ermeydanıı’nda ölmeyi şeref bilen atalarımız, Malazgirt’i elbette kazanacaklardı.
Savaş bir yaratılış kanunudur. Savaştan kaçmak yaşamaktan kaçmaktır. Savaş en büyük ve muhteşem sanattır.
Sonsuz karanlığa gömülürken gurur gibi saçma bir duygunun tesirinde kalamazdı.
Reklam
"Anlatması imkansız olan öyle bir an ki, Hülyadaki ses varlığının gayesi sanki... Bak emrediyor: daldığın alemden uyan ki Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın..."
Düşmek bir şey değildir.Kalkamamak,düşkün kalmak korkunçtur .
"Din tüccarı, dinin gerçeğinden korkar." Hüseyin Nihâl Atsız
Şu da hatırdan çıkarılmamalıdır ki Türk milleti, Müslüman milletler de dahil olduğu halde, başkalarına antipatik gelen bir millettir. Bunun için Türk gençlerine sık sık geçmişi hatırlatıyoruz. Geçmişi hatırlamak yarını düşünmemek için değil, yarının geçmişe benzememesine çalışmak içindir. Dünkü gerçekler yarın da gerçek olabilir.
Geçmişi anmanın büyük faydası, yabancının dostluğuna inanmanın asla doğru olamayacağını göstermesindedir. Yüzyıllardan beri insan kardeşliği davaları güdülmüş, filozoflar, peygamberler, bilginler, şairler bu davayı savunmuş, fakat sosyal kanun olan “Milletler Savaşı”nda en küçük değişme olmamıştır. Kardeşliği telkin eden İsâ’yı Tanrı’nın oğlu sayan Hıristiyan Katolik-Protestan halinde, dindaşlarını kardeş sayan Müslümanlar Sünnî-Şîî halinde birbirlerini boğazlamışlardır. İnsanları birleştirip tek devlet yapacağını, hattâ devleti de kaldıracağını ilân eden komünistlerin akıttığı insan kanı ise insanlık tarihinde aşılması imkânsız bir rekordur.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.