Özlemim sen olacaksan yansın yüreğim,
Gözlerimde saklı sevda yangını,
Sensiz geçen her an bir yoksunluk öyküsü,
Hasretinle dolar her hücrem.
Rüyalarımda sen, hayallerimde sen,
Sesin kulaklarımda, gülüşün kalbimde,
Hasretinle büyür, her anım senle,
Gel, yansın yüreğimde aşk ateşi.
Bir avuç umutla beklerim seni,
Gönlümün köşesinde saklı sevgi,
Yıldızlar tanık olsun hasretimize,
Özlemim sen olacaksan yansın yüreğim.
Aristoteles de hepsinden önce, insanların yaradılıştan eşit olmadıklarını, kimisinin köle, kimisinin de efendi olmak için dünyaya geldiklerini söylemişti.
İç Oğuz'un, Dış Oğuz'un beylerini üstüne topla
Aç görürsen doyur
Çıplak görürsen donat
Borçluyu borcundan kurtar
Tepe gibi et yığ
Göl gibi kımız sağdır
Ulu toy ele, hacet dile
Ola ki bir ağzı dualının dileğiyle
Tanrı bize aslan gibi bir oğul vere
Kar altında sessiz bir dünya var,
Beyaz perdelerle örtülü yeryüzü.
Her adımda hışırtı, her solukta soğuk,
Gökyüzü beyazın masumiyetiyle örtülü.
Gizlenmiş izler, kaybolmuş ayaklar,
Kar taneleriyle dans eden rüzgarlar.
Yıldızlar kaybolmuş, gözlerim kardan,
Beyaz sessizlik içinde sürüklenir zaman.
Aslında kadınlara sürekli hediyeler alan, çiçek yollamak için uygun bahaneler bulan, doğuştan ince, nazik, çapkın erkeklerden değildim; belki böyle birisi olmak istiyordum.