"Enes b.Malik (r.a) Rahmân süresinin 19. Ve 22. ayetlerini Ehl-i beyte olan muhabbeti ile tefsir eder. " İki Denizi salıverdi ki birbirine kavuşurlar" " O denizlerin ikisinde de inci ve Mercan çıkar." İki Denizi salıverdi ki birbirine kavuşurlar ayetini açıklarken; " Burada Ali ve Fatıma kastedilmektedir dedi." Sonra"o denizlerin ikisinde de İnci ve Mercan çıkar."buyruğu hakkında ise"burada Hasan ve Hüseyin kastedilmektedir."dedi.
Yüce Allah’ın “Öncelikle en yakın akrabalarını uyar” ayeti nazil olunca, Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Kureyş kollarına bir bir: “Ey falan oğulları, ey filan oğulları!” diye seslenerek şöyle buyurdu: “Kendinizi cehennemden kurtarın.” Sonunda Hz. Fâtıma (radıyallahu anhâ) ’ya seslenip: “Ey Muhammed’in kızı Fâtıma! Kendini cehennemden kurtar. Çünkü Allah’ın azabı karşısında benim size hiçbir faydam olmayacaktır. Şu kadar var ki, benim sizinle bir akrabalığım vardır. O akrabalığın gereğini de yerine getireceğim.” buyurdu.
Reklam
Bizim evlerimizde TV baş köşede. Bir evin baş köşesinde TV olursa evde zikir, tesbih ve tahmid gider. Bizler dizilere ve programlara kapıldık. Dizilerde ki erkek-bayanlarla eşlerimizi kıyasladık. Hayal ürünü olan hadiseleri eşlerimizden bekledik. Zikir olmayan evlerde huzur nasıl olur ki? Kalpler Allah'ın zikriyle huzur buluyor, evlerde neden huzur bulmasın ki! Onların evinde zikir hiç eksik olmazdı. Bizlerin evinde dünyalık ne kadar fazla ise, zikir onlarda o kadar çoktur.
Sayfa 88
İşte Hazreti Fatıma'nın ev eşyası ve çeyizi : İçi hurma lifiyle doldurulmuş üç minder ve bir yastık, Saçaklı bir halı, İki el değirmeni, İki su tulumu, Topraktan yapılmış bir su testisi, Tabaklanmış bir koç postu, Yıpranmış bir kilim, Hurma yaprağından örülmüş bir sedir, Bir elek, Bir havlu, Bir kadife yorgan ve iki elbise. Eşler arasındaki huzur ve mutluluk altın, pahalı eşya, mal ve mülkle değil, gönül zenginliği ve manevi zenginlikle mümkün olur ancak.
Karı-koca arasında bir tartışma olduğunda, Peygamberce bir metot nedir öğrenmek ister misiniz? Bu konuda sizlere bir rivayet aktaralım: Bir defasında kendi aralarında bir tartışma olur. Nedeni nedir bilmiyoruz. Güzel annemiz, çok sinirlenmiş olacak ki, Hz. Ali’ye (radıyallahu anh) karşı: “Allah’a yemin olsun ki, seni Resûlullah’a (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şikayet edeceğim.” dedikten sonra kalkıp gidince Hz. Ali de (radıyallahu anh) peşinden gitti. Hz. Ali (radıyallahu anh), Hz. Fâtıma (radıyallahu anhâ) ile Resûlullah’ın (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) konuşmalarını duyabileceği bir yerde durdu. Hz. Fâtıma (radıyallahu anhâ), Peygamber’e (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hz. Ali’nin (radıyallahu anh) kabalığını ve sertliğini anlattı. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): “Ey biricik kızım! Dinle, kulak ver ve aklet! Kocasının isteklerini yerine getirmeyen kadını idare etmek mümkün değildir.” dedi. Bu esnada Ali (radıyallahu anh) dedi ki: “Yaptığımdan vazgeçtim ve Allah’a yemin olsun ki, bir daha hoşuna gitmeyen bir şey yapmayacağım.”
Beyler! Hayber’in yiğidi hanımından laf yemiştir. Hatta, Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bile… Siz neden hanımınızdan birkaç laf duydunuz diye küplere biniyorsunuz. Hanımlar! Eli-i Beytin annesi bile eşinden sıkıntı yaşamıştır. Hatta, Aişe annemiz (radıyallahu anhâ) bile, Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) gibi bir eşi olmasına rağmen kıskançlığından çok zor günler geçirmiştir. Siz mi sıkıntı yaşamayacaksınız? Sadece iki aşk olarak anlatılan, Fâtıma ve Ali arasında da tartışma ve sıkıntı olmuştur. Sonuçta ikisi de insan, ikisi de kul…
Reklam
705 öğeden 671 ile 680 arasındakiler gösteriliyor.