Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nemrut ve Kayıp Mezar
Herkese Merhaba ✓ Bugün Umut Altuğ 'un kaleminden Nemrut ve Kayıp Mezar ile geldim. ✓ Mimar Sinan Üniversitesi Arkeolog bölümü Profesörü Dr. Oktay Çetin Oxford Üniversitesinde yüksek lisans yaptıktan sonra Nemrut, Göbeklitepe, Hasankeyf ve Zeugma'da alan çalışmaları yapmış önemli bulgular ile adından süreli bahsedilmiştir.Yine bir gün eve çalışma yaptığı zaman arkadaşının yakılarak korkunç bir cinayete gittiği haberini alır.Komiser Vedat cesedin yanında kendisine yazılmış bir not olduğunu söyleyerek onu olay yerine götürür.Notta yazan "Ateş suya dönüşmedi"mesajı ile Oktay Çetin cinayetin Hz.İbrahim'in ateşe atılması ile aynı şekilde yapıldığını fark edince büyük bir şok yaşar.Bu olay cinayetler halkasının ilk başıdır ve cinayetlerin devamı gelecektir.Nemrut ve Kayıp Mezarlar'ın da işin içine girmesiyle işler iyice çıkmaza girer.Peki bu cinayetler neden işleniyordu ve Oktay Hoca ile bağlantısı neydi? ✓ Tarihi mekanların bu kadar güzel bir olay örgüsü içerisinde özellikle polisiye türünde böyle güzel bir kurguya konu olacağını asla düşünmezdim.Okurken o yerler ve olaylar hakkında bilgilerin de içinde olduğu dolu dolu bir eserdi. Bu sürükleyici yolculuğa çıkmak isterseniz tavsiye ediyorum √√√
Nemrut ve Kayıp Mezar
Nemrut ve Kayıp MezarUmut Altuğ · Düşün Yayıncılık · 202315 okunma
Hz. İbrahim'in ateşe atıldığını söylüyorlar, Allah (ateşe serin ol dedik) diyor sadece. Ama bakın Allah'ın anlatmadığını sanki o an oradaymış ve hatta Cebrail'i bile görüp Hz İbrahim'e ne dediğini dahi bilip söylüyorlar. Ateşin suyu ateşin içindeki odunların da balık olduğunu görüp anlatıyorlar. Allah diyemez miydi: ben o ateşi suya sonra da ateşin içindeki odunları balığa çevirip İbrahim'i kurtardın diye. Yalnız nedense bazı rivayetçiler ateşin suya dönüştüğünü görürken diğer rivayetçiler aslında ateşin Gül bahçesine döndüğünü görüyorlar. Hatta ateşin içinde peygamberin bir hafta kaldığını sonra ateş söndükten sonra çıktığını görenler var.
Reklam
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Beled Sûresi / 1.Ayet Elbet bu şehre (Kutsal Mekke’ye) yemin ederim ki! Beled Sûresi / 2.Ayet Sen bu şehirde oturacaksın. Bu âyetle Mekke’nin ileride İslâm şehri olacağının müjdesi verilmektedir. Beled Sûresi / 3.Ayet Babaya ve oğluna yemin ederim ki! Hz. İbrahim ile Hz. İsmail’e. Bazı müfessirler ise bundan Hz. Âdem ve onun sâlih neslinin
Erek Dağı
Zaten tarih boyunca hep böyle olmamış mıydı? Bu mağrur insanlar, hangi peygambere, hangi âlime, hangi bilge kişiye, hemen kulak verip onu dinlediler ki? Hepsi de Adem'in çocukları olan ve böyle oldukları için tuynetleri değişmeyen bu insanlar o âlimin de sözlerini ve vermeye çalıştığı mesajını dinlemiyor, onun için, dinsizlerin vird-i zebanları, inançsızlıklarının parolası olan "mürteci" sıfatını kullanıyorlardı... Zaten tarih denen insan serüveni hep böyle akmamış mıydı? Günümüz dinsizlerinin selefleri olan Nemrutlar, Hz. İbrahim'i "mürteci" diye ateşe atmamışlar mıydı? Müstekbir kâfirler, bu yaftalarla "Ashab-ı Uhdûd'u ateş dolu hendeklerde yakmamışlar mıydı? İlâhlık taslayan Mısır Kralı Firavun, "Musa'nın, sizin dininizi değiştireceğinden (beni rab edinmeniz ilkesini kaldıracağından) korkuyorum" diyerek, Hz. Musa ve kavmini yok etmek istememiş miydi? Romalılarla birleşen/onları kandırıp iğfal eden çı- karcı Yahudiler, İsa(a.s)'ı ele verip o ağır çarmıhı sırtına vurmamışlar mıydı? Hz. Muhammed(s.a.s)'e müfsid/anarşist diyen Ebû Cehiller, Ebû Lehebler, az mı işkence ettiler Allah'ın son Peygamberine? Başlarını örtmekten başka günahları olmayan üniversiteli kızları, yakapaça üniversite kapılarından atan, onları coplamaktan utanmayan zihniyet aynı zihniyet değil midir? Akla ve imâna sırtını çevirmiş olan bu meşûm düşünce; din adına, rejim adına, kral adına devlet adına az mı insanı gönderdi darağaçlarına?
Sayfa 151Kitabı okudu
Hz. İbrahim kimdir? -Ergenlik çağına gelmeden kendisine fikri olgunluk verilmiştir. ( Enbiya 51) -Kendisine suhuf verilmiştir. (A'la 19) -Hanif dininin temsilcisidir. Kendinden sonra tevhid inancını sürdüren bütün dönemlerdeki müntesiplerine -İbrahim milleti- denir. (Bakara 135) -İnkarcılar tarafından ateşe atılmıştır, ateş onu yakmamıştır. (Enbiya 69) -Ateş olayından sonra Filistin'e getirilmiştir. (Enbiya 71) -İsmail ve İshak isimli 2 oğlu vardır. (Saffat 101-103) -Oğullarından birini Allah'a kurban etmek istemiştir. ( Saffat 102-103) -Eşi Hacer ve oğlu İsmail'i Mekke bölgesine bırakmıştır. (İbrahim 37) -Oğlu İsmail ile Kâbe'yi inşa etmiştir.(Bakara 127) - 'Üsve-i Hasene' (güzel örnek) olarak gösterilmiştir. (Mümtehine 4) -'Vefakar İbrahim' olarak geçer. (Necm 37) -'Hâlilullah' (Allah'ın dostu) unvanını almıştır. (Nisa 125)
Aşkımız, Nemrudun ateşine ateş değil, Hz. İbrahim'in gül bahçesine su taşımak olsun.
Sayfa 63 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Güvercin Hikayesi
Bir güvercin, ikindi namazı sonrası gelip Peygamber Efendimizin dizine konmuştu.Güvercin, kendisini kovalayan doğan kuşundan saklanmaya çalışıyordu.Efendimizden yardım istiyordu.Güvercinin altı yavrusu vardı ve eğer doğan onu avlarsa yavruları öksüz kalacaktı. Güvercinin hikayesini dinleyince merhametli Peygamberimizin gözleri yaşardı.Güvercini güven veren sözleri ile teselli etti."Yüz bin doğan gelse seni vermem.Başımı verip seni terk etmem."dedi.Onu kıyafetinin altına sakladı.Lakin avcı doğan,güvercinin kokusunu almıştı.Gelip Efendimize onu kendisine vermesi için yalvardı.Onun da altı tane yavrusu vardı.Hepsinin de karnı çok açtı.Güvercinle onları doyuracaktı.Âlemleri Efendisi doğana,kendisine sığınan güvercinin yerine ondan daha büyük bir koyun vermeyi teklif etti.Fakat doğan kuşu koyun eti yemediğini söyledi.Merhametli Efendimiz " Kendi etimden vereyim sana ,sen bağışla bu güvercini bana"dedi.Sahabeler kaygıyla bakarken ,bir bıçak alıp vurdu mübarek koluna.Neyse ki Allah'ın en güzel kulunun canını yakmak için bıçağa izin yoktu.Yüce Mevla izin vermedi Efendimiz Aleyhisselam'ı yaralamasına .Ateş nasıl Hz. İbrahim Alehhisselam'ı yakmadıysa bıçak da kesmezdi Allah'ın izni olmayınca.Güvercin silkinince Cebrail Aleyhisselam' a dönüştü.Meğer doğan da meleklerden Mikail' di .Dediler ki:" Hakk'a sen oldun habip,sen olursun cümle aleme tabip...Biz senin ne olduğunu bilmiş idik.Şefkatini ummağa gelmiş idik."Onun yüce merhameti zaten bildiği bir şeydi .Fakat Allah,Peygamber'inin şefkatini orada bulunan diğer insanlara göstermek için meleklerine böyle bir görev vermişti.
602 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.