Seccadelerimiz,ait olduğumuz,en mutlu en huzurlu olduğumuz yer olmalı iken bizler kendimizi kişilere ve mekanlara hapsediyoruz; anlık hevesler bizler için en mutlu en huzurlu anlar diyoruz, geriye dönüp baktığımızda ise artık zevk almıyorum diyerek anacağımız çoğumuzun da yerine keşkeleri koyacağı bir dolu pişmanlık bırakıyoruz.Halbuki namazda ve seccade üzerinde Allah Teâlâ ile olan muhabbetimizin verecek olduğu hisler paha biçilemez..
Bizler biran evvel başından kalkmaya en son dakikalara kadar ertelemeye alışmışız; o kadar alışmışız ki ;içimizde,namazın verdiği huzurdan da faydadan da eser kalmamış.
Halbuki o seccadenin başına oturabilmek dahi ne büyük bir nimet..
Ne yazık ki büyük bir şükürsüzlük içindeyiz, tefekkür etmeyi unuttuk,nimetin bolluğuna ve kolay ulaşımına o kadar alıştık ki seccadenin başına geçebilmenin Allah Teâlâ nın bizleri huzuruna kabul etmiş olduğu gerçeği ile eşdeğer olduğundan dahi koptuk gittik..
Allah'ın izniyle ümmet olarak huzurun İslâm da olduğunu yeniden hatırlayamaya, gönül yorgunluklarımızı giderebilme ümidini erisecegiz.
Ya Rabbi gönlümüzü dünyalık meşguliyetler içinde bitap düşürme,kalpler ancak senin zikrin ile huzur bulurken bizleri mahrum eyleme.Namazı gözümüzün nuru kıl,bizleri ve soyumuzdan gelenleri namaz kılanlardan,namazın içinde namaz ile olanlardan eyle..
| Vesselâmོ