Savaş risalesi-Afganistan-1400
Ey şair sen de davranmalısın
Şiiri bir mızrak gibi kullanmalısın
Mısralarını şarjör gibi sürmelisin damarlara
Kalbinin titreşimlerini ayarlamalısın
- İslam diyorlardı
Allah!
Rasulullah
İçimizdeki mızrak...
Aşk her ayrılıkta;
Yağmur sonrası gökyüzü gibi koyu gri bir renk alır..
Ve bir süre sonra da aşırı sıcak basar...
Ölüm sıcağı gibi...
Nuh Karaaslan
🔹 Hz. Ali kendisiyle savaşan Hz. Zübeyr'i öldürdüğü için bir adamı cehennemle müjdeliyor ve ağlayarak yanından kovuyor.
🔹 “Düşmanını öldürdüm, şimdi bi aferin alırım!“ hevesiyle gelen Amr bin Cürmûz beyninden vurulmuşa dönüyor..
🔹 "Öldürmeyecekse niye savaştı?“ diye gayet mantıklı görünen bi hesap yapmıştı oysa.
🔹Öyle ya; çelik çomak
İçimizdeki mızrak...
Hibiskus çiçeklerini,
Takamazsın artık kulak ardına...
Hiç heveslenme!
Lâkin aşķımız toprak oldu ve avuç açmış bir adamın eline benzer, artık!..
Sana da bana da;
Toprak, bomboş bir el gibi çorak, görünmez mi?..
Nuh Karaaslan
İçimizdeki mızrak...
...
Hibiskus çiçeklerini,
Takamazsın artık kulak ardına...
Hiç heveslenme!
...
İçimizdeki mızrak...
...
Ellerimize ateş basıp, benzimiz kül gibi olduğunda ve sırtımız kamburlaştığında,
Buluruz kaybettiklerimizi!...
...