Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Zaten Demokratik denilen ülkelerde Reformculuk da itibarını kaybettiği zaman, ancak şiddet rejimleri konuşur. Yani, Parlamento itibarını bulamazsa, olaylar, bizi yeni 12 martlara sürükleyebilir. Ama bu defa gelecek bir 12 mart, korkulur ki, ülkeyi, zaten çok mesafe alınan ve Batıda, Polis rejimi olarak anılan nizamlara sürükleyebilir."
Sayfa 447 - Remzi Kitabevi, 2. baskı, 1976Kitabı okudu
"İhtilâl, ne iyidir, ne de fena. İhtilâl, toplum yapısında biriken çelişmelerin bir gün patlayışıdır. Bunun için iyi veya fena olduğuna göre değil, ama şartlar tamam olduğu için ihtilâl olur. "
Sayfa 25 - Remzi Kitabevi, 2. baskı, 1976Kitabı okudu
Reklam
Formel Mantık (Klasik Mantık), iyiyi ya da kötüyü, doğruyu veya yanlışı arar. Halbuki ihtilal, ne iyidir, ne kötü. Eğer şartlar tamam olursa ve toplum bir ihtilale gebeyse ihtilal olur.
Demagog; sokak kalabalıklarının akıllarına değil, hislerine, kolay harekete getirilebilir komplekslerine hitap ederek, onları peşinden sürükleyen adamdır. Bu böyle olunca da, Demagog'un, girmeyeceği kılık ve yapmayacağı oyun yoktur.
İsmet İnönü
"Orduyu kendinin zanneden, kendi kendini aldatır. Ordu, kendi kanunları içinde yaşar."
Sayfa 229
Atatürk'e ve hatırasına bağlılık, elbette ki Atatürk'ü putlaştırmak değildir. Kahraman putlaştırıldığı zaman ölür.
Sayfa 180
Reklam
Anarşizmin tek kanunu vardır. O da şudur: Bütün kanunlar ilga edilmiştir.
Sayfa 444
İsmet İnönü
Şimdi ihtilal iktidarı bir defa eline geçirmiş olanlar tarafından yapılıyor. Son zamanların modası budur. Seçimle iktidara geliniyor. Devletin vasıtalarına el konuluyor. Fakat seçimle gitmek ihtimali ufukta görüldü mü : _ Ben buradan gitmem telaşına düşülüyor...
Sayfa 295
"Monarşi , bir kimsenin, herhangi bir sorumluluk veya denetim olmaksızın dilediğini yapabilmesi demektir.Böyle olunca da sağlam bir ahlak sisteminin içine nasıl yerleştirilebilir ? Böyle bir mevkiye yükseltilen insanların en iyisi bile kötüleşir."
Sayfa 43
Halkın cahilliği....
Demokrat Parti! 27 yıllık kalkınma veya kuruluş sıkıntılarından, savaş kısıntılarından, köyde emeği değerlendiremeyen düşük fiyatlardan, zirai sefaletten, geri kalmışlıktan, kredi ve sermayesizlikten onlar da sorumludurlar.Ama bütün bunlardan yakınan halk seçimlerde onları atılırcasına beklerler. Yolsuzluk, gelirsizlik, işsizlik, fakirlik, dış sermaye akımlarının yokluğu,hulasa herşeyin suçlusu şimdi İnönü ve onun saflarında kalanlardır ( güya).
Sayfa 132
Reklam
Bir demagogun itirafları
"Efendi, bunlara böyle konuşacaksın.Atatürk, köylünün aklına hitabederdi. Halbuki sen, köylüye, masallar anlatacaksın.O, masallara inanır."
Sayfa 133
Hazinemiz boştu ama yürekler, ümitler ve yeni bir neslin heyecanı genişti.Hem işte bu şartlar içindeydi ki , yeni devlet,bütçesinin en sağlam yani %25 gelir kaynağı olan Aşar vergisini köylünün üstünden kaldırmış ve gelirini %25 daha eksiltmişti ki buna köylünün kendiside şaşırmıştı.
Sayfa 130
Hülasa, yeni Avrupa ve Fransız İhtilali'nin davet ettiği problemlere karşı Osmanlı İmparatorluğu kapalı ve uykudaydı. Avrupa'daki fikir hareketleri, fikir neşriyatı üzerinde Osmanlıcaya, ne Tanzimat öncesinde, ne Tanzimat devrinde, ne de II. Meşrutiyet'ten önceki o karanlık Abdülhamit saltanatı ve temelden çöküntü devrinde, tek eser tercüme edilmiş değildir. Onun için biz, II. Meşrutiyete gözlerimizi, 100-150 yıllık bir uykudan uyanan bebekler gibi açtık. Dünyanın aldığı mesafeden en az 150 yıl geri kalmıştık. Bu geriliğin ve Abdülhamid devri çöküntüsünün bedelini ise II. Meşrutiyet devrinde, başdöndürücü geriliğimiz, parçalanmış ve daha doğrusu, çöküşümüzle ödedik.
Sayfa 71 - RemziKitabı okudu
62 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.