Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Allah cinsleri, türleri yaratmıştır, yaratmış olduğu her bir şahıs, bizim kendisine bakarak yaratıcısına dair bilgiye ulaşmamızı hedeflemektedir. Yani Allah bu âlemi, biz ondan el etek çekelim diye yaratmış değildir. O halde üzerimize düşen vazife dünyaya yönelmek, ısrarla onu tanımaya çalışmak ve onu sevmektir, çünkü âlem, bizi Hakk'a ulaştıracak olan düşünme yoludur. Her kim kendisini hedefe ulaştıracak olan delili değersiz görüp ondan el etek çekerse o delilin kendisini ulaştıracağı şeyi (medlülü) de değersiz görmüş, böylece dünyada da âhirette de hüsrana uğramış olur ki bu da apaçık hüsran demektir. Böyle bir kimse Allah'ın âlemdeki hikmeti hakkında cahil olacağı kadar bizzat Hakk hakkında da cahil olur ve hüsrana uğrayanlardan olur. Esas “adam” ismini hak edecek kişi, saf kullukta Hakk'ın suretiyle zuhur eden ve her hak sahibine hakkını veren, önce kendisinde hakkı olup da kendisine yönelen mahlükat içerisinde en yakın olan nefsinden başlayan kişidir. Allah'ın hakkı ise diğer bütün haklardan daha önceliklidir. Hakk'ın onun üzerinde hakkı, her hakkı hak sahibine ulaştırmasıdır. Nitekim hak sahipleri ondan kendi haklarını sözlü olarak veya zâhiri veya bâtıni halleriyle talep ederler. Kulak kendi hakkını talep eder, göz, dil, eller, karın, cinsel organ, iki ayak, kalp, akıl, fikir; nebâti, hayvani, gazabi (öfke gücü), şehevâni (arzu) güçler de kendi haklarını talep eder. Yani aynı şekilde emel, korku, umut, teslimiyet/İslâm, iman, ihsan vb. kendisine bitişik âlemden olan şeyler de haklarını talep eder.
Yüce Peygamberimiz (a.s.m.) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurur: Yedi kimseyi Allah-ü Teala kendi gölgesinden başka gölgenin olmadığı (kıyamet) gününde kendi gölgesinde gölgelendirecektir: Adaletli devlet reisi, Rabbine ibadet yolunda serpilip büyüyen genç, gönlü mescitlere bağlı kimse, Allah yolunda birbirini sevip buluşan ve bu yolda ayrılan iki kimseden her biri, makam sahibi güzel bir kadın onu istediğinde, 'Ben Allah'tan korkarım' diyerek (o günahı işlemeyen adam), sağ elinin verdiği sadakayı sol eli bilmeyecek kadar (gösterişsiz) gizli sadaka veren adam, tenhada Allah'ı zikredip de gözü dolup taşan kişidir. (Buhari, Muhabirin: 4)
Sayfa 46 - nesil yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Cehennem azabının dehşetini anlamak için Numan bin Beşir'den (r.a.) rivayet edilen şu hadis, yeterlidir: Azap bakımından cehennem ehlinin en hafif olanı, iki ayağının oyuğunda iki ateş bulunan ve bundan dolayı beyni kaynayan kişidir. •Tirmizi, Cehennem: 12•
Sayfa 22 - nesil yayınlarıKitabı okudu
Mevlana " Göz ikidir ancak tek görür," der. Anne ve baba da iki kişidir ancak beklenen tek görmeleridir, yani uyumlu olmalarıdır. Ebeveynler arasında uyum olmazsa çocuk tutarsızlığı anlar ve işine gelen tarafı desteklemeye çabalar.
Sayfa 166
"Hayatta doğru cevap diye bir şey yoktur... Cevapların peşine düşmeyin. Verilen her kararda paranın iki yüzü gibi hem doğru hem de yanlış bir yön vardır. Bilge kişi yaptığı seçimin doğru olmasını sağlayan kişidir. Aptal olansa yaptığı seçimden pişmanlık duyup onu yanlışa çevirendir..." | Emergency Couple
Firavun, Nûşin-revan, Karun. Firavun Mûsâ Peygamber zamanında Mısır hükümdarı olan kişidir. Kur’ân’da Fir’avn diye geçen bu ad, halk dilinde Firavun şeklinde söylenir. Tanrılık davasına girişen bu adam, Mûsâ’ya inanmamış, tutsak olarak kullandığı İsrailoğulları’nın Mısır’dan çıkmalarına mûsâade etmemiş, fakat Tanrı tarafından gelen belalar üzerine
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.