Sanayi devriminin sonuçlarından biri; kadının üretici çalışmaya katılması olmuştur: ondan sonra da kadın haklarının savunulması kuramsal alandan çıkıp, iktisadi temellere oturmuştur.
Le Nouvel Observateur "Kürtaj oldum." Manşetiyle çıkmış ve 343 isme yer verilmişti. Birçok önde gelen kadın isminin yanında Helene ve Simone de Beauvoir'nın da ismi geçiyordu. Kürtajın suç sayıldığı Fransa'da 121'ler Manifestosu'ndan sonra ses getirmiş en büyük olaydı bu. Radyolar, televizyonlar, dergiler bu tartışmalardan geçilmiyordu. Bu güçlü kadın protestosu karşısında resmi makamlar kılını dahi kıpırdatamadılar. Kadın hareketleri açısından 20.yüzyılın en büyük zaferlerinden biriydi bu. Simone İkinci Cins'i yayımlarken yalnızdı ama şimdi arkasında Fransa'yı sarsan koskoca bir kadın hareketi vardı.
" Kendisinden beklenen ahlakı güçlü kadın, harika ana, dürüst kadın gibi birtakım insanlık dışı niteliklerin canlı simgesi olması anlamına geldiğinden, kadın, ister istemez ahlaksızlığa itilmektedir. Ismarlama ölçülere uymadığını düşündüğü, düş kurduğu, uyuduğu, arzuladığı an, erkeğin kafasında yaşattığı kadına ihanet etmektedir. Bu yüzden de kadınların pek çoğu ancak kocalarının bulunmadığı yer ve anlarda gerçek kimliklerini ortaya vurmaktadır."