Geçmiş geri geldikçe beni mutsuz ediyor ise geçmemiş midir? Hala burada benimle mi yaşamaktadır? Zaman yolculuğu dedikleri bu mudur? Yolcu zamanın kendisi de yolculuk mekanı ben miyim? O esnada kalbim neden yanıyor? Arz ederim.
İnsanın
Kendi içinde ikinci bir ses barındırması ses'in söylediklerini dikkate alması hatta onun ile sohbete girmesi ve bazen zıtlaşması, çoğu kimse için "Allah,hızır ve odin, akıl fikir versin" durumudur. Ben böyle düşünmem. Herkesin bir iç sesi vardır. İç'i olanın sesi de vardır iç'ini bastıran sesi de bastırır. Bastırılmış ses, hayat boyu çıkmazsa bile son nefes olarak çıkar
Geçmiş geri geldikçe beni mutsuz ediyor ise geçmemiş midir? Hâlâ burada benimle mi yaşamaktadır? Zaman yolculuğu dedikleri bu mudur? Yolcu, zamanın kendisi de, yolculuk mekânı ben miyim? O esnada kalbim neden yanıyor? Arz ederim.
Meşa Selimoviç...
Bosna'nın en önemli yazarlarından biri. Gerçi yazar kendisini "Sırp yazar" olarak tarif ediyor. Bazı kişiler Derviş ve Ölüm romanına istinaden kendisine Yaşar Kemal benzetmesi de yapmış.
Şu açıklamasını okuduktan sonra ve Bosna-Sırp meselesi ve bu konudaki düşünce yapısı itibariyle bana da Yaşar Kemal'i andırdı.