192 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Güzelim İzmir'den yol üstü kim bilir kaçıncı el diyerek 5 liraya aldığım bir diğer kitabın beni bu kadar etkilemesine inanamıyorum. Ve kitaptan bir alıntıyla başlamak istiyorum: ''Adolfina bir gece rüyasında, artık ölmüş olan Freud'u görür: Affet beni affet der, sana çok kötülük yaptım. Adolfina, sen kimseye kötülük
Freud’un Kız Kardeşi
Freud’un Kız KardeşiGoce Smilevski · Nora Kitap · 20191,169 okunma
248 syf.
·
Puan vermedi
·
28 günde okudu
Alfred Adler ve İnsanı Tanıma Sanatı Üzerine
Bireysel psikolojinin kurucusu olan Adler'in ismine psikoloji araştırmalarım sırasında defalarca rastladım ancak kitaplarını fırsat bulup okuma imkanım olmamıştı. Yazarı tanıma kitabım olarak İnsanı Tanıma Sanatı'nı okudum, okumam epey zaman sürmüs olsa da iyi ki okumuşum dedim. Öncelikle kitabın diline değinmek istiyorum: Benim gibi psikoloji alanında ihtisas yapmayan kişiler için kitabın dilinin oldukça sade olduğunu düşünüyorum. Mesleki terminolojiler neredeyse yer almıyor diyebilirim. İçerik kısmında Adler, konuların her birini alt başlıklara ayırarak tek tek inceleme yoluna gitmiş. Kitapta ele alınan başlıklar oldukça ilgi çekici bunun yanı sıra bu konularla alakalı uzmanlara danışan kişilerin örneklerine yer verilmesi çoğu noktada konuyu gereksiz yere uzatsa da muhtevayı somutlaştırmak adına faydalı olmuş. Kitapta anlatılan konular daha önceden okuyup bilgi sahibi olduğum konular fakat anlatılanlara farklı bir uzmanın perspektifinden bakmak ve bu sırada onun kurucusu olduğu bireysel psikolojiyi keşfetmek benim için güzel bir birikim oldu. Bireysel psikoloji, insan ve onun doğası hakkında okumalar yapmak isteyen okurlara tavsiye edebileceğim bir kitap. Keyifli okumalar dilerim.
İnsanı Tanıma Sanatı
İnsanı Tanıma SanatıAlfred Adler · Cem Yayınevi · 20194,460 okunma
Reklam
176 syf.
·
Puan vermedi
·
31 saatte okudu
Kitap hakkında başka bir inceleme yapılmamış. Merak edenler için bir fikir vermesi amacıyla bir-iki satır yazmak istedim. Öncelikle kitabın konusu “peri masalları” olsa da oldukça didaktik bir çalışma. Masalların geçmişten günümüze değişimi/ gelişimi, farklı kültürlerdeki farklı versiyonları gibi konularda neredeyse bir tez çalışması tadında. Ayrıca masalın edebiyattaki etkisi ( Kafka’dan Dickens’e uzanan bir çerçevede), psikanaliz ile bağlantısı -ki burada da elbette Freud ve öğretisi üzerine kelamlarla- sinemadaki uyarlamalar gibi birçok alanda masallara yer verilmiş. Binbir Gece Masalları, Grimm Kardeşler, masal derlemecilerinden modern zaman masalları (Harry Potter, Yüzüklerin Efendisi, Shreck, hatta Grinin 50 Tonu ve daha birçokları) hakkında birçok bağlantı kurulmuş. Dili ise çok yalındı diyemem. Şayet masallara ilgiliyseniz ilginizi çekecektir
Bir Zamanlar Bir Ülkede...
Bir Zamanlar Bir Ülkede...Marina Warner · Yapı Kredi Yayınları · 201946 okunma
339 syf.
·
Puan vermedi
Namık Kemal, Ziya Paşa kuşağından İbn Haldun'a, Hindistan'a Buda'ya; Rousseau, Machiavelli'den Balzac'a, Voltaire'e... Kendisini kimi fikir adamıyla paralel gören Meriç, kimisi ile de taban tabana zıttır. Kitabında yerin yedi kat altına gömer tezatlarını. Keskin diliyle kendi döneminin Nef'i sidir belki de. Tanzimat aydınları ve aydınlanma çabasıyla durumu daha da kötü hale getirenler hedef tahtasına koyulmuş kitapta. Toplumu kurtarmak için ortaya atılan pek çok fikrin ve akımın ne olduğu, ne derece doğru olduğu aktarılıyor. Cemil Meriç, gözlerini henüz kırk yaşını göremeden kaybetse de bu durum sadece dış dünyayı fiziksel olarak görmesini engellemiş. Yazmaktan, araştırmaktan, kendini ortaya koymaktan hiçbir zaman ayrılmamış. Bu Ülke eseri için de "Bu sayfalarda, hayatımın bütünü, yani bütün sevgilerim, bütün kinlerim, bütün tecrübelerim var. Bana öyle geliyor ki, hayat denen mülâkata bu kitabı yazmak için geldim; etimin eti, kemiğimin kemiği." demiştir. Meriç'in düşüncelerinde en çok etkilendiğim bölüm, Alev Alatlı'nın da eser üzerine yaptığı inceleme yazısında değindiği gibi şöyledir ki: "Düşüncenin her korkudan âzâd olduğu bir ülke Bir ülke ki insanları dimdik, Dünya duvarlarla bölünmemiş, Kelimeler gönlün derinliklerinden fışkırır, Emek kemâle uzatır kollarını, Aklın ırmağı alışkanlıkların karanlık çölünde kuruyup gitmemiş, Ne olurdu Tanrım! Benim yurdum da böyle bir ülke olsa!" (s.245)
Bu Ülke
Bu ÜlkeCemil Meriç · İletişim Yayınları · 201821,3bin okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Peygamberlerin yaşamlarındaki arka planında derin anlamlar ve öğretiler bulunan sembol olayların derinine inerek irdeliyor onları adeta Sezai Karakoç. İlk bakışta tek bir yönden, tek bir taraftan bakılıp da bir anda anlaşılması kolay olmayan bu olayları pek çok yönden, somut ve soyut tariflerle, betimlemelerle anlatabilmeye çalışmış yazar. Her bölümün sonunda da bir medeniyet tasavvuru yapmış yazarımız o peygamber ve yaşadığı sembol olaylar üzerine. Medeniyetlerin yükselmelerinin şartlarını; düşüşe, yok oluşa geçen medeniyetlerin, yeniden nasıl eski güçlü günlerine dönebileceğinin nelere bağlı olduğunu, hangi ilkelere, erdemlere bağlı olduğunu anlatmaya çalışmış. Her zaman okumadığım türden bir kitaptı. O sebepten bir inceleme yazısı yazmak da kolay olmuyor bu türden kitaplara benim için. İlk defa Sezai Karakoç'un bir kitabını okudum, diliyle de yeni tanışmış oldum yazarın dolayısıyla. Kendine has, adeta sihirli bir dili var.
Yitik Cennet
Yitik CennetSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20219,1bin okunma
560 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
! spoiler içerir !
Bir kitabı bitirdiğim zaman çok dolu olurum ve üzerine konuşma ihtiyacı hissederim . Ya çok sevmişimdir kitabı ya sevememişimdir , belki de arada kalmışımdır . Ama dedim ya her zaman söyleyecek bir şeyler bulurum . Oysaki kitabı bitirmemin üzerinden dakikaların geçmiş olduğu şu anda ne söylemem gerektiğini bilmiyorum . Aklımdan geçenleri
Yanan Tanrı
Yanan TanrıR.F. Kuang · İthaki Yayınları · 2022335 okunma
Reklam
1.000 öğeden 741 ile 750 arasındakiler gösteriliyor.