Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

volkan

132 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Kalp kalbe karşı mıdır?
Herkesin olduğu gibi dünyadaki diğer canlıların da anlık tepkileri olabilir. Beraber yaşadığımız kedi, köpeklerin bizlere karşı hisleri olabilir. Konuşabilselerdi neler konuşurlardı diye düşünmüşümdür hep. Duygularını bizlere karşı ifade edişleri temas yolu yerine söylev şeklinde olsaydı nasıl olurdu acaba? Bazen sessizlik en güzel ifade
Köpek Kalbi
Köpek KalbiMihail Bulgakov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201918,8bin okunma
Reklam
303 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Sevgisiz bir dünya ölü bir dünya gibidir
• Albert Camus, 1957’de Nobel edebiyat ödülünü kazanarak Rudyard Kipling'den sonra bu ödülü kazanan en genç yazar olmuştur. Bazı eleştirmenler tarafından kategorize edilmeye çalışılarak varoluşçu ya da absürdist olduğu söylenmiştir. Camus, etiketlenmeyi sevmediğini belirterek varoluşçu olduğu tanımına karşı çıkmıştır. Absürdist kelimesinden
Veba
VebaAlbert Camus · Can Yayınları · 202020bin okunma
77 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Beynin gücü
İnsanoğlunun beyninin sınırlarının nereye kadar olduğunu merak ederdim bu kitabı okuyana kadar. Son yıllarda sosyal medyanın ve televizyonun bizi ele geçirmesiyle birlikte beynimizin sınırlarını zorlamamaya başladık. Zaten okuma alışkanlığı düşük bir toplumda olmamızın olumsuzluğunu yaşıyoruz. Söylenilen her şeyi ya da büyük bir kısmını
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020237bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
672 syf.
7/10 puan verdi
·
54 günde okudu
Farklı karakterlerin uyum ve uyumsuzluğu
Kitabı okurken farklı karakterlerin ortak bir paydada buluşabileceğini zannederek okumaya başladım. İlerleyen sayfalarda karakterlerin bir şekilde birbirleriyle uyum içinde olmasa da ucundan bir yerden bazı özellikleriyle diyaloglarının kitaba yansıyacağını düşündüm. Bölümler ilerleyince önceki bölüm kitaplarında olan karakterlerin farklılaştığını gördüm. Kitabın gidişatına göre birden karakterlerin özelliklerinin değişmesi kafamda soru işaretleri yarattı. Örneğin Bilge'nin antipatik olarak gördüğü Can ile olan iletişimi ve sempati duyduğu Ali ile olan bağını koparması.. Ruhsal anlamda gelgitlerinin yaşaması.. Karakterlerin her bölümde farklılaşması kitabın okunmasını zorlaştırdı. Fi ve Çi'de yaşadığım ivmeyi maalesef Pi'de yakalayamadım. Bir süre ara vererek kitabı nihayetinde bitirebildim. Sonuç olarak bazı bölümlerdeki Deniz ve Özgenin konuşmaları, davranışları, evrensel görüşleri bu kitapta da değişmediği için sadece onların olduğu kısımları beğendim.
Pi
PiAkilah Azra Kohen · Everest Yayınları · 201813,8bin okunma
432 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
(Çok) Gizli anıların yolcusu
Konusunu bilmeden elime aldığım bir kitaptı. Tamamen ön yargısız okumaya başlamıştım. Evli bir adamın çapkınlığı ustaca anlatılıyordu. Biz erkeklerin özellikle gizli aşklara olan ilgisini çekebilecek cümleler kuruluyordu. Akıcılığı ustacaydı. Diyalogları mükemmele yakındı. 2. değil, hatta 3.kadını da merak ediyordum. Sonra birden her şey
Gizli Anların Yolcusu
Gizli Anların YolcusuAyşe Kulin · Everest Yayınları · 20198,2bin okunma
Reklam
566 syf.
8/10 puan verdi
Karşılıksız sevgi çoğu zaman, adı gibi karşılığını bulamıyor. Aşklarda öyle değil mi? Uzun süreli olabilmesi için o kişiye anlam yüklenmesi sürekli olabilmelidir. Yaz aşkı gibi kısa süren aşklar, teknolojinin ve sosyal medyanın getirdiği olumsuz kullanımlar, fazla seçenekler ile o seçeneklerin sık sık değiştirilmesi ile uzun süreli aşkların elde tutulabilmesi zorlaşıyor. Hoşlanmayı aşk sandığımız gibi karşılıklı kısa olanı da sevdim sanıyoruz. Hep derler büyüklerimiz bizim zamanımızda böyle değildi diye yada görücü usulü evlenenlere zamanla seversin denilirdi. Yaşımın yarısı kadar olan gençlere bir keresinde sormuştum birbirinize karşı ne fedakarlıklar yaptınız diye. Dedikleri ise şöyleydi: Biz yeri geldi aynı simidi bölüşerek yedik:) Bi zahmet, simidi de bölüşmeyeceksen neyi bölüşeceksin? Aşk bazen karşılıksıksız sevebilmek, o kişiyi olduğu gibi herşeyiyle kabul edebilmektir. Dış güzellik, kariyer, maddiyat hepsi bir yere kadar bence. o kişi bu vasıfların hepsini kaybedince ilişki devam edebilecek mi? Bazen bir gülümseme yeterdir sevebilmek için, bazen bir tatlı dil, hoşgörü, bazen de fedakarlık. Sadece görmek istediğimizi görebilen bizler.. Quasimodo da, Esmeraldayı güzel kalbi için sevmiştir. Sevgisi, Esmeralda'nın Phoebus'a duyduğu karşılıksız sevgi gibidir. İç güzelliği olmayan rahip Claude Frollo gibi kişiler ile aşkın fedakarlık gerektirdiğini anlayamayan Pierre Gringore gibi kişiler anlatılan. Quasimodo'nun iç güzelliğini göremeyen bir kızın, Aşkı konum için kullanan Phoebus'un hikayesi.
Notre Dame'ın Kamburu
Notre Dame'ın KamburuVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202232,7bin okunma
551 syf.
1/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Son derece ırkçı bir kitap. Üstün kan safsatasıyla beyni ele geçirilmiş ve kitleleri peşinden sürükleyerek milyonlarca kişinin ölümüne, ıstırap çekmesine sebep olmuş narsist bir manyağın kitabı. Kitabı okuma sebebim ne gerekçeyle 2.Dünya savaşını başlatmasıydı. Kitabında " Ara sıra, gazetelerde bir zencinin resmi çıkar. Bu zenci, herhangibir alanda büyük bir başarı göstermiştir. Kaynağı itibariyle yarı maymun olan bir mahluku bir avukat olacak diye hayvani bir terbiyeye tabi tutmak bir deliliktir. Çünkü bu terbiye, bir köpeği terbiye etmekten farksızdır" sözü sinir katsayımı tavan yaptırdı. Bu kadar merhametsiz, vicdansız, kinci birisini daha görmedim. Peki günümüzde değişti mi bunlar? Hiç sanmıyorum. Emperyalizm ve ırkçılık başka şekillerle devam ediyor. Sevgisizlik kültürüyle büyümüş toplumlar maddecilikle kendini avutuyor. Paranın sadece araç olduğunu, doğduğumuz ülkeyi, anne-babayı seçemediğimizi ancak kişisel gelişimimizle insanlığı olumlu yönde arttıracağımızı unutmamalıyız. Din, ırk, mezhep, milliyet bunların hepsi bizim insan olmamızı sağlamaz. İnsanlığımızı, hoşgörü, liyakat, karşıksız sevgi, merhamet samimiyet sağlar
Kavgam
KavgamAdolf Hitler · Gencay Yayınları · 201210,7bin okunma
779 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Prens Mişkin miydi "budala" olan yoksa onu bir türlü kalıba sokamayan kitabın diğer kahramanları mı? "İnsanlar seni çözemediğinde, ön yargılarını kullanır" demiş Dostoyevski. Haksız da sayılmaz. Prens Mişkin'in dürüstlüğü karşısında içinde bulunduğu toplum bunu anlamamakta direnmiştir. Öylesine yozlaşmış bir ortam vardır ki
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201225bin okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Üstadın önünde saygıyla eğiliyorum
Okuduğum her kitabında Ahmet Ümit'e bağlılığım daha çok artıyor. Ellerimdeki kendisine ait 16 kitabı gördüğünde hepsini mi imzalayacağım diye sormuştu. Yarısı yeterli demiştim:) Anlatım tarzı olarak beni içine öylesine çekiyor ki Nevzat Başkomiserim sanki eski 90'lı yıllardaki gibi mahalle adabına haiz zamanlardaki komşumuz, okulumuzun kantincisi, sanayideki ustamız ya da sevdiğimiz bir akrabamız gibi o kadar yakın hissediyorum kendisine. Ana karakterle o kadar bütünleştiriyor ki okuyucuyu, aşk romanı olmasa bile Evgenia'nın isyanına bile kayıtsız kalamıyorum. İçimden Evgenia'ya, Nevzat Başkomiserimin söylemek isteyip de söyleyemediği bu parçayı hediye etmek istiyorum:) youtube.com/watch?v=n6oGb0k... Sonuç olarak okuması cinayet romanı olmasına rağmen öyle keyifli ki bittiğinde üzülüyor insan. İçindeki kelimelerle, hayatın akışındaki cümleleri harikulade birleştiren güzel bir kitap olmuş.
Kavim
KavimAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201916,2bin okunma
755 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
1844 yılında yazılmış olan kitap XIII. Luis dönemindeki (1601-1643 yılları arasında yaşamış Fransa kralı) 4 silahşörün maceralarını anlatmaktadır. D'Artagnan'ın silahşör olma umuduyla Paris'e gelerek tesadüf eseri önce hasım olduğu ve sonra tekrar tesadüf eseri sıkı dostluklar kurduğu Athos, Porthos ve Aramis ile beraber yaşadıkları olaylar anlatılmaktadır. O zamanın Fransası da ortaçağ din savaşlarından etkilenmiş gibi görülmektedir. İki başlı yönetim anlayışı olduğu izlenimi verilen kitapta kilisenin gücü kardinal vasıtasıyla kralın yönetimini kısıtlayıcı bir hal almaktadır. Otuz yıl savaşları olarakta bildiğimiz katolik-protestan mezhep savaşlarının etkisi kitapta az da olsa hissedilmektedir. D'Artagnan'ın silahşör olma isteği gençliğinin verdiği cesaret ile sürekli düellolara korkusuzca katılması, ve diğer silahşör arkadaşlarının da geçmişte yaşadıklarıyla ilgili şimdiki yaşadıkları hayatlarının pek barışık olamaması bu üç silahşör ve bir silahşör adayını değişik ortamlara sürüklemiştir. Zamanın Fransa'sında evli kadınların sevgilisinin olması normal karşılandığından D'Artagnan da gönlünü evli bir hatuna kaptırır:) peşinden bırakın Fransayı, İngiltereyi bile dolaşır:) Aşk nelere kadir.. Tabii aradaki entrikalar,ihtiraslar arkası yarın tarzında devam eder
Üç Silahşor
Üç SilahşorAlexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20218,8bin okunma
Reklam
184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Kalbim Zezé'de kaldı. Gözyaşlarıma engel olamayarak okudum. Çocukluğumuzu hiç unutamıyoruz. O saf masumluğu ileriki yaşamımızda hep arıyoruz. Hayatın karmaşıklığına kaptırıyoruz. Önemsiz, boş, gereksiz kalıplarla monteliyoruz kendimizi. Sezen Aksu'nun bir çocuk sevdim şarkısı kafamda mırıldanırken sonuna geldiğimi anlamıştım kitabın. İçimdeki hüzündü ardında bıraktığı..
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022229,9bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
Atatürk'ün tavsiye ettiği bir kitabı okumamak mümkün değildir. Kitapta Finlandiya halkının bağımsızlığını kazandıktan sonra ulusça kalkınma hamlelerinin nasıl yapıldığından bahsedilmektir. Finlandiya halkının azimli davranışına hayran olmamak elde değildir. Eğitim,bilim,sanat,spor hemen hemen her alanda kendini geliştirmiş bir toplum olan bu halk şimdilerde de dünyadaki refah seviyesi ve gelir seviyesi en yüksek ülkelerden birisidir. Kitabı okuduktan sonra hem İmrendim hemde ülkem adına üzüldüm
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · IQ Kültür Sanat Yayıncılık · 201799,2bin okunma
1062 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Anna Karenina romanı, dönemin Rusyasında aristokrat yaşam süren sosyete de denilen kişiler arasındaki ilişkileri ele alan dönemsel bir kitaptır. Romanda birkaç ana karakter vardır. Bunlardan biri olan Anna karakteri evli olmasına rağmen aradığı aşkı bulamayan, bulduğunda konumunu bile düşünmeden aşkının peşinden koşan ve toplum tarafından
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,2bin okunma
216 syf.
·
Puan vermedi
Bazı ünlü roman yazarlarının kısa biyografileri şeklinde anlatımlar yapılmış, özellikle dünyaca ünlü polisiye roman yazarları ve kitaplarındaki kahramanlar hakkında düşüncelerini belirttiği daha önceki makalelerinden derlediği bir kitap olmuş. Yazarlar ve kitapları hakkındaki bilgileri değerlendirilebilir nitelikte. Düşünsel tarzda yazılmış bir kitap olarak ele aldığımızda okumadığım, bilmediğim bir çok kitap ve yazar hakkında bilgilendirilmek güzel. Kitabı da bu şekilde ele almak daha doğru olur diye düşünüyorum
İnsan Ruhunun Haritası
İnsan Ruhunun HaritasıAhmet Ümit · Everest Yayınları · 20121,684 okunma
94 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Tutunmak isteriz bir başkasına, sarılmak isteriz içimizdeki yalnızlığa karşı. Hayatımızı, kendimizi, herşeyimizi paylaşmak isteriz. Karşılıklı olunca güzel mutlu bir ömür, karşılıksız olunca da bazen içteki bir yara, bazen bir müzikteki hüzün, bazen de denizdeki dalgaların kıyıya vurmasıdır.
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Bordo Siyah Yayınları · 200474,1bin okunma
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.