"Ölüm, evren denen şeyin bize bir yaşam borçlu olmak şöyle dursun, bizi dikkate dahi almadığının aşağılayıcı ve nihai bir tasdikidir." diyor Terry Eagleton, Radikal Kurban'da.
bu tasdikin bize aşağılayıcı gelmesi, bir türlü kurtulamadığımız kibrimizden..
insansoyu kibirlidir, sırf diğer canlılarınkinden farklı bir algı düzeyine sahip diye kendini fazlasıyla önemser. ve ister ki doğa da/evren de insanı önemsesin, ciddiye alsın. hattâ öyle olduğu yanılsamasına düşer çok zaman. oysa evren sadece kendi varoluşu içinde akar, insan da bu akışın her varlık kadar bir parçası, ötesi yok, o kadar.. ölümlü bedenlerimiz, kendi nihaî yıkımını da içinde barındırır, her canlı gibi.
bizi diğer varlıklardan ayıran, kendi türümüze ve tüm diğerlerine uyguladığımız tahakküm, verdiğimiz zarar, yaptığımız kötülükler olabilir ancak ki bu da utançtan yerin dibine geçmemize yetmeliydi.. Tarkovsky demişti Solaris'te, başka bir filmde de Bergman : "dünyayı ancak utanç kurtarabilir." ne yazık ki o kadar utanç duyabilme düzeyine de ulaşamadık binlerce yıldır..
yol açtığımız bunca yıkımdan sonra yeryüzü karşısında utanmayı halâ beceremiyorsak, en azından ölümlü oluşumuzu aşağılayıcı bulmak yerine alçakgönüllülükle kabul etmeliyiz.