Manlleu hoca suratını suratıma yapıştırıp kancık ödlek sonata tamamen hakimdin dedi, bende ne kadar hakim olursam olayım seyirci önünde çalmak istemiyorum diye cevap verdim. O: Beethoven ne düşünür? Ben:Beethoven çoktan öldü, hiçbir fikri olmayacak.
İsterseniz araştırabiliriz ve kendi açısından adaleti yerine getirdikten sonra kayıplara karışmış olan ümitsiz babayı bulabiliriz. Fakat herhangi bir hareletimiz kocanızın pek de örnek olmayan hayatını gün ışığına çıkaracak.
Sonra birden Refik'e döndü. "Peki siz ne yapacaksınız? Siz nasıl çıkacaksınız işin içinden?" Eliyle göğü, toprağı işaret etti. "Bu karanlığın içinden?" Ömer alaycı bir sesle: "Her gecenin bir sabahı vardır dostum!"
Refik hiç konuşmuyor, sofrada anlatılanları dinliyor, insanları seyrediyor, bol bol yiyordu. Sanki bu sofraya uzun zamandır duyuramadığı gövdesini yiyecekle, gözlerini de değişik insan yüzleriyle beslemeye gelmişti.
"Peki şimdi ne yapıyorum? Şimdi başka bir insan oluyorum!" Şüpheyle odanın ortasında durdu. "Gerçekten başka bir insan mı oluyorum, yoksa bir serüvene mi atılıyorum?"
Kalkıştığım hiçbir şeyde ayrı ayrı bölümler oluşturmayı bilemedim ve her şeyi birbirine karıştırdım, şimdi sana yazarken gözyaşlarımın mürekkeple karıştığı gibi.
Annem hep mazlum, boyun eğen ve ölçülü bir tavır takınmıştı ve benim dışımda kimseye karşı sesini yükseltmemişti. Fakat babam ölünce değişti, benim hiç tahmin edemediğim, bükülmez bir sertlikte, müthiş bir organizatör halini aldı.