Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
109 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Tanrım, Yalnızca mutluluk dolu bir an mı?
Yalnızlık içinde yaşayan isimsiz anlatıcının 4 aşk dolu gecenin sabahında, kendini aynı oda içinde yapayalnız bulması.. hep bir hayal kırıklığı.. “Nasıl da kolumu bırakıp ona koştu! Ben olduğum yerde durup onlara baktım, tamamen yıkılmıştım.” 4 mutluluk dolu beyaz gece bir insanın hayatı için yeterli sayılmaz mıydı? Hiç sanmıyorum.
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Ren Kitap · 202074,3bin okunma
56 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Arkadaşlar bu kitapla birlikte Osamu Dazai kalemi aşığı oldum Osamu Dazai bu eserini bir okurun kendisine gönderdiği günlüklerden esinlenerek yazmış. Eser bize bir genç kızın gününü anlatıyor. Kısacık birinci ağızdan anlatımı olan daha çok içsel monolog ve novella tarzında . Ergenlikten geçişte bir genç kızın ne gibi sorgulamalar içinde bulunduğunu , aslında çok masum ancak kendini masum bulmayan, kendine sürekli acıma hissi olan , hatta kendinden nefrete kadar giderken bi yandan da sevgi dolu olması ve sevgisini akıtacak bir mecra araması beni çok etkiledi. Ayrıca kitaba olan düşkünlüğü de beni kendisine fazlasıyla çeken sebeplerden. Belki de isimsiz kahramanımızı bu yüzden bu kadar içselleştirdim. O kadar çok alıntı yaptım ki sanırsınız bu mektupların ben gönderdim :) Eserde aslında ailenin insan hayatında ne derece ehemmiyetli olduğu vurgusu da mevcut . Babasını kaybetmenin üzüntüsünü iliklerine kadar yaşamakta.Yaratılan bu boşluğu bı şekilde doldurmak istemekte . Öte yandan annesinin kendini sevmediğini düşünüyor ancak iyi kız olmak adına çok istediği ayakkabıdan bile vazgeçebiliyor. Olgunlaşmak bu mudur ? Neyi isteyip neyi istediğini bilemeden ikicilik içinde kalarak yaş almak .. Eser kısa ancak verdiği tat uzun , hissettirdikleri uzun . Okuyucularına şimdiden keyifli okumalar diyerek noktalıyorum :)
Öğrenci Kız
Öğrenci KızOsamu Dazai · Can Yayınları · 20208,3bin okunma
Reklam
354 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Anadolu'nun Romanı
Tarihi gerçeklerin, benzersiz bir üslupla, harikulade bir kurguyla ve akıcılıkla harmanlandığı bir roman: Kapı. Gerek tarihimize malolmuş, bize bu toprakları yurt tutan büyük şahsiyetlerin gerekse de isimsiz kahramanların bu denli doğal anlatıldığı eser edebiyatımızda pek az. Kapı, bu yönüyle de oldukça kıymetli bir roman. Son olarak benim için bu kitabın ve serinin en kıymetli tarafı, yazarı Mustafa Necati Sepetçioğlu'nun başka hiçbir yazara benzemeyen kendine özgü üslubu ve şiirsel dili oldu. Bu üslup, kitabın ve yazarın ismi meçhul şekilde eserden birkaç sayfa okunacak olsa dahi yazarını belli edecek derecede belirgin bir özgünlüğe sahip. Edebiyatımızda bu özgünlüğü yakalayabilmiş yazarımız sayıca az. Çağın Dede Korkut'u Mustafa Necati Sepetçioğlu tüm eserleriyle okunmalı ve okutulmalı.
Kapı
KapıM. Necati Sepetçioğlu · İrfan Yayınevi · 2012625 okunma
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Zweig yine bildiğimiz Zweig...Her yeni kitabını okumaya başladığımda kendi kendime işte bu diyorum.İşte bu! En beğendiğim kitabı bu olsa gerek.Ama istisnasız kitaplarını okurken, okuduğum kitabın en iyisi olduğunu düşünüyorum:)) Seçim yapmak öyle zor ki... Ben bir Zweig hayranı olarak, bu eserini de çok beğendim. Kitabın içindeki ölçülü betimlemeler beni çok etkiledi.Roman değil de sanki bir film izler gibi, tüm karakterleri ve yerleri gözümde canlandırdım. Olay kurgusu çok sadeydi fakat bir o kadar da büyüleyici. Nasıl yazdın bu eserleri Zweig diye sorasım geldi:)) 1931 yılında Paris'e gezmeye gelen isimsiz kahramanımızın ağzından bire bir anlatıyor yazar olayı.Kahramanımız , ilk kez gittiği şehirde, bir kafede etrafı meraklı gözlerle izlerken, kadrajına değişik kıyafetli bir adam takılıyor. Bu adamın bir yankesici olduğunu uzun gözlemleri sonrasında anlıyor.Adamı takip ediyor.Sonunda da yankesiciyle yolları bir müzayede salonunda kesişiyor. Konu basit olsa da konunun derinliği insanı kitaba bağlıyor. Kısa bir eser olmasi da tabi okumayı kolaylaştırıyor. Okumak isteyen herkese şimdiden keyifli okumalar dilerim.
Bir Zanaatkarla Beklenmedik Karşılaşma
Bir Zanaatkarla Beklenmedik KarşılaşmaStefan Zweig · Kırmızı Kedi Yayınları · 20186,5bin okunma
195 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Modernist edebiyatın öncü eserlerinden sayılan Açlık; 1890’da yayımlanan, Knut Hamsun’un edebi kişiliğini ön plana çıkarıp çokça konuşulmasını sağlayan en önemli eseri. Tüm insani ihtiyaçlardan yoksun olan genç bir yazarın, zihinsel ve duygusal durumunu derinlemesine incelerken onun hayatta kalmaya çalışmasını ve gururlu mücadelesini yansıtan
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Can Yayınları · 202327,9bin okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
#neokudum #novellaneokuyor TRİPOLİÇE’NIN KÜLLERİ @guven_kemerkaya_ @cinaraltiyayinlari
Tripoliçe'nin Külleri
Tripoliçe'nin KülleriGüven Kemerkaya · Çınaraltı Yayınları · 039 okunma
Reklam
268 syf.
8/10 puan verdi
Unutma ki sinekleri öldürmeye değil bataklığı kurutmaya çalışıyoruz evlat. Nasıl da güzel ağlıyorsun..."Salak mısın be adam,kendine gel !Artık bunalmıştın ya ağlak kadınlardan, her gün onlarcasını görüyorsun sen." Ama bu kadında farklı bir şeyler var..."Deli mısın?Ağlayan bir kadın işte...Hem sen demiyor muydun ,"Kadınlar üzüntü nesnesine değil de aslında için için hep sadece kendileri için ağlarlar.Gözyaşları da hep bu hüzün gösterisinin şaşmaz süsleme işidir "diye..." Hasta ile psikiyayrın karşılıklı sohbet tadında geçen bir kitap. İsimsiz bayan hasta kahramanımız. Miraç psikiyatr ve asistan sekreter Nazmiye .En çokta Nazmiye'nin ortalıkta şaşkın ,sakar hallerine güldüm. İsimsiz bayan hasta ağır bir depresyon geçirir. Bunun için psikiyatri kliniğine gelir ,bu süreçte abisi en yakın destekcisidir.Intihara meyilli olduğu düşüncesi ile kliniğe yatırılır. Hastaneye yatırıldığında kendisi hariç, içinde bulunduğu bu durumdan etrafındaki kişileri sorumlu tutar. Peki İsimsiz bayan kahramanımız bundan sonraki süreçte ne yapacak?İçinde bulunduğu bu durumdan başarılı bir şekilde iyileşip kurtulabilecek mi?Benim keyif alarak okuduğum bu kitap içinde gündelik yaşantımızda bizim yada yakınlarımızın başına gelebilecek depresyon konusunu muazzam bir şekilde ele almıştır. Depresyon küçümsenmemesi gereken bir hastalıktır. @isikkorkunc
Vuslat teki
Vuslat teki
@edisyonkitap #vuslatınkitapkurtları #bimusadetdelireyim
Bi' Müsade Et Delireyim!
Bi' Müsade Et Delireyim!Işık Korkunç · Edisyon Kitap · 20241 okunma
178 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Hayâlin Derinliklerinde Gezinti
Hayalin Derinlikleri anlamına gelen güzide bir kitap. Şehbenderzade Filibeli Ahmet Hilmi'nin bu kitabı, edebiyatımızda bence sıkça gözden kaçan eserlerden biri. 1910 yılında basılmış. Yazarın vefatından sonra da 1. ve 2. kısım birleştirilip yayımlanmış. Kitap; roman, şiir ve eski edebî geleneklerin beraber mayalandığı bir eser tadı veriyor. Kitabı spoiler vermeden özetleyecek olursak varlık-yokluk, madde-mânâ, ruh-beden, elif-nokta gibi mefhumların arasında sıkışmış ve kafası karışmış isimsiz kahramanımız bir gün mezarlıkta dolaşırken oradaki bir kulübede Aynalı Baba isminde derviş bir zatla tanışır. Gün gün o adamın yanına gelir. Kahve içerler. Ney dinlerler ve kahramanın ruhu bu anlarda yolculuklara çıkar, rüyalara dalar. Birinde kendini Hint padişahının oğlu olarak görür; birinde Ayasofya Camiinin müezzinidir; birinde Çin'dedir; birinde Zerdüştlükteki iyilik ve aydınlık tanrısı Hürmüz'ün (Ahuramazda) ordusunda askerdir; birinde Anka kuşunun sırtındadır; birinde Antik Yunan filozoflarıyla sohbettedir. Kitapta kadim doğu bilgeliğiyle batı bilgeliği harmanlanmış görünüyor. Modernleşme krizi ve savaşlar sonrası yıkılış devrine giren Osmanlı İmparatorluğu, hakikati yine geçmişte aramakla yüzleşmektedir. Kitapta dindarlık taslayanlar da eleştirilir. Sosyal meselelere de değinilir. Eski masalsı hikâyeleri, ezoterik unsurları seviyorsanız bu eseri de seversiniz. Dil açısından da lezzetini pek yitirmemiş bir dil kullanılır. Güzel gazeller ve şiirler de mevcut. Bu eserin, edebiyatımızda hak ettiği yeri pek bulamamış bir eser olduğunu düşünüyorum.
A'mâk-ı Hayâl
A'mâk-ı HayâlFilibeli Ahmed Hilmi · Kapı Yayınları · 201116,8bin okunma
296 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Psikolojik Gerilim türünde güzel bir kitap daha. İlk olarak ismiyle başlamak isterim ki keşke orjinal adı olan Saksağanlar olarak kalsaymış Hoş bir benzetme olmuş çünkü. Okuduğunuzda daha iyi anlayacaksınız bunu. Konu ilginçti. Yeni bir eve taşınan bir çiftin başına gelen ilginç olaylar, evlerine gelen isimsiz polis ihbarları, kapı önüne koyulan
Komşu Kapanı
Komşu KapanıMark Edwards · Epsilon Yayınevi · 2019136 okunma
56 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Hakkında çok şey yazabileceğim, ama nerden başlayacağımı bilemeyeceğim garip bir aşk öyküsü ile geldim.
Yalın Tutku
Yalın Tutku
, 2022 Nobel Edebiyat ödülü almış bir kısa roman. Yazar
Annie Ernaux
Annie Ernaux
Fransız yazar ve Edebiyat profesörü. Benim de yazarla ilk tanışmam. Ufak bir araştırma ile eserlerinde kendi deneyimleri üzerinden, toplumsal sınıf ayrımları, ilişkiler, başta kadın, cinsellik, ölüm ve yaşam döngüsü gibi meseleleri irdeleyen eserler verdiğini görmek mümkün. Tanışıklığımızın
Yalın Tutku
Yalın Tutku
ile oluşu beni memnun etti. Kitap adı gibi yalın. Anlatıcımız isimsiz, anlatılanımız “A” .. Evli ve yabancı bir adam, okurken bir karakter kavramının olmayışı, sadece anlatıcının hisleriyle sizin kendiliğinden yolunuzu bulmanız, bir film karesi gibi kısa kısa yaşanılanların içindeymiş gibi hissetmeniz, yazarın ustaca kalem oynatmasından şüphesiz. Bir kadının evli bir erkeğe duyduğu aşk demek isterdim ama bu aşk değil. Temelinde cinsellik, sonrasında saplantıyla devam eden, önüne gelen her şeyi tüketen bir arzuyla vücut bulan bir garip ilişki dinamiği. Tutkunun bir insanı nasıl ters düz edebileceğini, aklın baştan nasıl gidebileceğini anlatan bir el kitabı. Mazbut bir ailede yetiştiğini okuduğum
Annie Ernaux
Annie Ernaux
un, kaleminin bu kadar cesur olması beni şaşırtmadı desem yalan olur. Özellikle başlarda, duvarları yüksek okuyucuları rahatsız edecek pornografik öğeler, henüz ilerleyemeden kitabı bir kenara bıraktırabilir. Neyse daha fazla spoiler vermeyelim, açın yanına Yıldız ablamdan “Ama evlisin, benim değilsin.” okuyun işte :) Keyifli olsun, verimli olsun..
Yalın Tutku
Yalın TutkuAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20223,933 okunma
Reklam
218 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
BEYAZ GECELER __DOSTOYEVSKİ
Dünyanın en büyük yazarı Dostoyevskinin Beyaz geceler isimi başyapıtı Dostoyevski'nin 27 yaşında yazdığı Beyaz Geceler en güzel aşk romanlarından biri Rusyanın beyaz geceleri ile ünlü olmasına bağlı olarak ismini almıştır. Dostoyevski^nin Hayalperest dediği isimsiz karekker kitabın kahramını ve tabıkı genç kız nastenka Petersburg sokaklarında dolaşırken kendisi kadar yalnız olan Nastenka adında bir genç kızla tanışmasını konu almaktadır. Ta ki Nastenka’nın nişanlısı çıkıp gelene kadar. Nastenka hayelperesten çok özür diler ve ona vedalaşmak için son bir kez sarılır. hayelprest Nastenka için çok sevinse de aşkını kaybettiği için çok üzgündür.Beyaz Geceler, sevecen, okuru sarıp sarmalayan, ama hüzünlü bir uzun öyküdür. Bir yanıyla romantik bir aşk üçgeninin, bir yanıyla da bir kişilik parçalanmasının öyküsüdür. Dostoyevski aşkı o kadar güzel anlatıyor harika bir kitap kesinlikle okunmalı . DOSTOYEVSKİ BEYAZ GECELER Zekâyla güzellik birlikte olunca birbirlerine o kadar yakışıyolardıki. müzik güzelse, verdiği tat bütün duygulara ayak uydurur. Mutlu insan, melodilerde mutluluğu, hüzünlü insan hüznü bulur.
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202074,3bin okunma
56 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitapta; Tokyo’da yaşayan isimsiz genç bir kızın bir günü anlatılıyor. Yaşadığı zorlukları, hayata karşı mücadelesini ve kişisel sorunları üzerine düşüncelerini okuyoruz. Kısacık bu kitaptan böylesi bir performans beklemiyordum. Mutlaka okumalısınız Bir okurunun Dazai’ye gönderdiği mektuplar sonucu böyle bir kitap ortaya çıkıyor. Japonya’da gençlerin sesini duyuran ilk modern yapıtlar arasında yerini almış. Yazarın diğer kitaplarına göre daha az melankolik olması da olumlu yönde etki yarattı. Yazara ilk kez başlayacaklar bu kitabını tercih edebilirler. Bizim çektiğimiz acıyı gerçekte kimse bilmiyor. Bir gün büyüyüp de geriye dönüp baktığımızda tüm bu acı ve kederlerin ne kadar saçma olduğunu hayal meyal hatırlayacağız belki de. Fakat tam bir yetişkin oluncaya dek geçecek olan bu uzun ve korkunç süreyi nasıl geçirmeliyiz ki? Kimse bunu öğretmiyor.
Öğrenci Kız
Öğrenci KızOsamu Dazai · Can Yayınları · 20208,3bin okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Bu yazarın okuduğum ilk kitabı olması nedeni ile biraz tereddütte kaldım, ancak kitabı okuyunca yazarı ve kalemini sevmeye başladım. Kitapta iki kız kardeşten bahsediliyor Tacenda ve Willia, Tacenda geceleri görebiliyor Willia tam tersi gündüzleri, iki kardeş sürekli olarak bir birlerine destek oluyor ancak yaşadıkları bölgede fısıldayanlar yani hayaletler sürekli olarak birinin ruhunu almasından dolayı tedirgin oluyorlar, inandıkları Batak'ın kendilerine bir şarkı armağan etmesi ve o şarkıyı söylemeleri üzerine fısıldayanlar kasabaya gelmiyor taki şarkı anlamına kaybedinceye kadar. Şarkı anlamını yitirince Willia ve anne,babasının ruhları alınıyor daha sonra tüm kasaba Tacenda hariç, Tacenda bundan dolayı Konağın Beyini sorumlu tutuyor, onu öldürmek için evine baskına veriyor ancak öldürmeden yakalanıyor Konağın Beyi yani Davriel ölümleri kendisinin yapmadığını ancak birinin kendi kılığına girdiğini söylemesi üzerine araştırmaya başlıyorlar. Kitab acaba kim olabilir düşüncesini aklınıza soksa da gerçeği öğrendiğinizde yok artık diyebileceğiniz bir kitap tavsiye ederim.
İsimsiz'in Çocukları
İsimsiz'in ÇocuklarıBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2021323 okunma
121 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
BAZI HİKÂYELERİN İSME İHTİYACI YOKTUR
Öncelikle sevgili yazarımız
Sirya
Sirya
Sirya hanıma imzalı kitabı için teşekkür ederim.Okuduğum en güzel kitaplardan biriydi keşke hiç bitmeseydi. Bu kitapta şiddete maruz kalan,çocuk yaşta evlendirilen, tacize ve bataklığa düşen, dayağa, zulme, baskıya maruz kalan kadınlarımızın acıklı hikayeleri anlatılıyor. Bir solukta okunup bitirilebilecek akıcı bir kitap.Her okuduğum hikayede kendimi hikayedeki kadınların yerine koydum.Bu şekilde empati kurmak bile insana bu kadar acı veriyorsa bunları gerçekten yaşayan kadınlar bu acılara nasıl dayanıyor diye düşünmeden edemiyorum. Bu kitabı başta erkekler olmak üzere herkesin mutlaka okuması gerekiyor diye düşünüyorum. "Bir asır geçse de, bin devran dönse de değişmeyecek bu dünya. Adalet hep yarım, bazı kalpler hep kırık kalacak. Bazı başlar hep eğik, bazıları hep öksüz, bazıları da hep yetim kalacak. Mevsimler geçecek, çiçekler açıp solacak ama bazı kalplere bahar hiç uğramayacak. Bazılarının da bunlardan hiç mi hiç haberi olmayacak"
İsimsiz Kadınlar
İsimsiz KadınlarSirya · Flora Kitap · 2022205 okunma
248 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Genç, güzel bir kadının cesedi çöplerle dolu, dar bir geçitte bulunur. Adli tıp uzmanı Kat Novak’ın önüne gelen isimsiz cesedin avucunda üzerine yedi rakam karalanmış bir kibrit kutusu vardır. İkinci kurban bulunduğunda Kat Novak ölümcül bir ilaçla sokaklarda dolaşan seri bir katilin varlığından şüphelenir. Polis kenar mahallelerde gerçekleşen bu ölümleri ciddiye almıyor gibidir, belediye başkanı da Kat Novak’ı dinlemeye hevesli değildir. Kendi kızı da kayıp olan, ilaç şirketi sahibi Adam Quantrell, Kat’in şüphelilerinden biridir. Kat ölümleri durdurmaya kararlıdır ancak çok geçmeden kendi hayatının da tehlikede olduğunu anlayacaktır. 🩵Bir kadın ölüyor sanki kimse fark etmiyor. 🩵Kendi seçimimiz ya da koşullar nedeniyle her ikimizde hayatta yalnız yürümüşüz.
Kayıp Kızlar
Kayıp KızlarTess Gerritsen · Doğan Kitap · 20183,364 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.