Şimdi senden özür diliyorum.
Seni bu kadar hiçe saydığım için, insanların seni bu kadar üzmelerine müsade ettiğim için, seni hiç bir zaman dinlemediğim için, üzerine bu kadar sorumluluk yüklediğim için, hakkın olan bütün duyguları sana yaşatmadığım için…
Şimdi tekrar söylüyorum.
İnsanlığından, kalbinden, duygularından, çocukluğundan, hislerinden çok özür diliyorum…
Cenab-ı Hakkı bulan neyi kaybeder? Ve onu kaybeden neyi kazanır?; yani, "Onu bulan her şeyi bulur. Onu bulamayan hiçbir şey bulmaz, bulsa da başına bela olur. (Mektubat sh:26)
Ya Rab kara yüzlü dünya gecesi benim gündüzüme eş olamaz. Benim ilkbaharımın arkasından taş yürekli sonbahar gelemez. Ey hislere, hakikatlere perde olan dudaklarım artık susma vaktidir.
Ya Rab "Balçıktan yapılmış beden evi nerede? Can evi, gönül evi nerede? Ey Allah'ım, benim ailem nerede? Soyum sopum nerede?" diye feryadlar içinde kalmışım şu kirli dünyada. Ey gönül, sen asıl kendi şehrinden sürülmüşsün, sen burada gurbettesin.