Bu güzel eseri okudum fakat hâlâ çözümlemeye çalışıyorum. Romandan geriye bir burukluk kaldı bana. İçinde yer yer psikolojik tahliller, edebi ve tarihi tartışmalar insanda ayrı ayrı güzel tatlar bırakıyor. Leyla Mutlak'a ne oldu, Güntülü kimdi, Selim Pusat hangi asrın kahramanı, peki ya Yek ? Ve sürekli yüreği kanayan Şeref... Çözümlemesi gerçekten uğraştırıcı bir roman. Sorgulatıcı bir yapıt.
Bu romanla ilgili yorum yapmak dahi zor. Yıllara rağmen zihnimin bir köşesinde kalacağına emin olduğum diyalog;
-Bir erkek, "Izdırap çekiyorum; sen de beni seviyor musun?" diye ağlıyor,
bir kadın da buna "Sus, sus, ben de ızdırap çekiyorum!" diye cevap veriyordu.
Keyifli Okumalar