Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yeniçeriler
Yeniçerilere hükmetmek isteniyorsa, onların adetlerine saygısızlık edilemez, vahşi ve cahil oldukları söylenemez, harem ordunun önüne geçemez. Aksi takdirde gevşek, korkak, karı kılıklı diye anılmaktan kurtulamaz. Ve bu şekilde tarif edilenler Osmanlı'ya baş olamaz.
Sayfa 1020 - İlgi Kültür Sanat
1166 syf.
9/10 puan verdi
·
92 günde okudu
Avusturyalı tarihçi Joseph von Hammer-Purgstall, bu eseri 30 yıl boyunca erişim izni alabildiği kadar hem Avrupa hem de Osmanlı arşivlerini tarayarak oluşturmuş. Hatta o kadar ki Von Hammer, 1851'de Mustafa Reşit Paşa tarafından kurulan Encümen-i Daniş'e seçilen bilim adamlarından birisi. Osmanlı İmparatorluğu Tarihi'nde genel
Osmanlı İmparatorluğu Tarihi (2 Cilt Takım)
Osmanlı İmparatorluğu Tarihi (2 Cilt Takım)J. Von Hammer · İlgi Kültür Sanat Yayınları · 201476 okunma
Reklam
1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı
Üçüncü Mustafa'nın yerine tahta, Üçüncü Ahmet'in oğlu Birinci Abdülhamid geçti. Tahta çıkışının altıncı günü geleneğe uyarak Eyüp Sultan türbesini ziyaret etti ve kılıç kuşandı. Bu törende ilk defa askerlere cülus bahşişi dağıtılmadı. Bunun sebebi, savaş yüzünden kasaların boşalmasıydı.
Sayfa 1161 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "III. Mustafa'nın Ölümü-I. Abdülhamid'in Tahta Çıkışı"Kitabı okudu
"Uyvar önünde bir Türk gibi"
Uyvar'ın fethi, Zitvatorok Antlaşması'nın mütemadiyen yenilenmesiyle yarım asırdan beri barış devam ettiği için yapılmayan bu Macaristan seferi, bütün Almanya'da geniş akisler yapmıştır. Muhasara o kadar şiddetle idare edilmiş, o kadar çok sürmüştür ki, bugün bile Avusturya-Macaristan'da sarsılmaz bir mukavemet gösterildiğinden bahsedilmek istenirse; "Uyvar önünde bir Türk gibi" derler.
Sayfa 1100 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Macaristan Üzerine Sefer ve Uyvar'ın Zaptı"Kitabı okudu
Şeyhülislam Bursalı Esîrîzâde Mehmed Efendi, huzur-u şahanede ve Köprülü Ahmed Paşa hazır bulunduğu bir sırada, müteveffa sadrazamın şiddetli tabiatından ve haksız yere çok kanlar dökmüş olmasından şikâyet etti. Ahmed Paşa müftüye: "Eğer babam idam kararı verdiyse senin fetvan üzerine vermiştir" dedi. Müftü Efendi: "Verdiğim fetvalar zulmünden korktuğumdan dolayıdır" cevabını vermesi üzerine, sadrazam: "Efendi! Sen hükm-ü şeriata vâkıf olduğun hâlde, Hâlik'ten ziyade mahlûktan mı korkman lazım gelirdi?" mukabelesinde bulundu. Müftü sükût etti. Lâkin bu konuşma azline ve Rodos'a sürgün edilmesine sebep oldu. Makamı, Sun'îzâde Mehmed Efendi'ye verildi.
Sayfa 1098 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Köprülü Ahmed Paşa'nın İdaresinin Başlaması"Kitabı okudu
Köprülü'nün sadaretini hiç kimse münasip görmedi. Devletin sönmeye başlayan kudretini yeniden canlandıracak olan bu devlet adamının gelecekte kazanacağı büyüklüğü, o zaman ne saray keşfedebiliyordu, ne de İstanbul halkı. Ulemâ takımı: "Bu okuyup yazma bilmez bir cahildir", diyorlardı. Ağalar: "Bu asi Vardar'a mağlup olmuş, liyakatsiz bir adamdır", diyorlardı. Hükümet ricali ise: "Bu müflis herif, devletin mâlî meselelerine hiçbir şekilde çare bulamaz", diyorlardı. İçeride her tarafta isyanlar çıktığı, sınırların kana boyandığı ve devlet gemisini tehdit eden fırtınalardan kurtarmak için, cesur ve maharetli bir adama ihtiyaç bulunduğu bir zamanda, padişahın zayıf, metanetsiz, servetsiz bir ihtiyarı seçmesinden herkes şikâyet etmekteydi. Lâkin Köprülü'nün o vakte kadar kadri bilinmemiş, devletin idari işlerinde hâiz olduğu yüksek meziyeti göstermeye fırsat bulamamıştı. 70 yaşına gelmişti. Sokollu gibi üç padişah devrinde değil, ancak 5 sene hükümet etti. Bununla beraber, bu kısa dönem tarihte büyük bir devlet adamı olarak yer almasına yetti.
Sayfa 1089 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Köprülü Mehmed Paşa"Kitabı okudu
Reklam
IV. Mehmed Dönemi
Kaptan Kenan Paşa 26 Haziran 1656'da, kırk beş kadırga, yirmi yedi gemi, yedi mavnadan kurulu bir donanma ile İstanbul'dan hareket etti. Beş gün sonra donanma Çanakkale Boğazı'ndan çıktı. Venedik donanması karşısında idi. Türk gemilerinden iki büyüğü, iki Venedik gemisine hücum ettiler. Venediklilerin genel kaptanları bu savaşta öldürüldü. Fakat Türk donanması da önemli bir yenilgiye uğradı (6 Temmuz 1656). Yetmişten fazla geminin bir kısmı battı. Bir kısmı da Venediklilerin eline düştü. Yalnız Kaptan Paşa'nın bulunduğu bir gemi ile on dört kadırga kurtuldu. İnebahtı savaşmasından beri Osmanlı donanmasının uğradığı en büyük yenilgi bu olmuştur. Boğaz önünde kalmış olan Venedik donanması birbiri peşi sıra Bozcaada'yı, Semadirek'i ve Limni'yi ele geçirdi (13 Temmuz 1656). (...)
Sayfa 1085 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Venediklilerle Savaş ve Bozcaada ile Limni'yi İşgal Etmeleri"Kitabı okudu
IV. Mehmed Dönemi
Sadrazamlığa Siyavuş Paşa atandı. Memikzâde şeyhülislam olduysa da, üç saat sonra Mesud Efendi onun yerine geçti. Öldürülenlerin cesetleri asılan çınar ağacı pek çok zamanlar devlet büyüklerine dehşet vermiştir. Bu belirttiğimiz olaylar Osmanlı tarihinde "Çınar Vak'ası" adı ile anılmıştır. Zorbalar, defterde yazdıkları başların hepsinin kesileceğine dair söz aldıktan sonra ancak 8 Mart 1656'da dağıldılar. Hemen bütün büyük memurların değiştirilmesi idareyi yeni esaslar üzerine kurdu. (...)
Sayfa 1083 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Siyavuş Paşa'nın Ölümü ve Boynu Yaralı'nın Sadrazamlığı"Kitabı okudu
Bu sıralarda padişah, kardeşi Süleyman'ı sarayda şimşirlik kasrında oturtmuş ve bundan sonra da bu daire veliaht şehzadelerin konutu olmuştur. Üçüncü Mehmed zamanına kadar veliahtlar valilik ile bazı Anadolu eyaletine gönderilirdi. O zamandan itibaren veliahtlara sancak tevcih olunur, ancak kendileri gitmeyip mütesellim marifeti ile idare edilirdi. Dördüncü Mehmed'den itibaren padişahın oğul ve kardeşleri sadece her türlü unvan ve görevden değil, hürriyetlerinden de yoksun bırakılarak adeta "devlet tutukluları"na benzetilmişlerdir.
Sayfa 1071 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Haremin Nüfuzu, Şehzadelerin Durumu ve Bazı Ölümler"Kitabı okudu
Osmanlı Sultanı I.İbrahim
Sultan Deli İbrahim (1640-1648) Edirne'de yakalanan birkaç hırsızı öldürttü. Bunlardan biri, celladın eline verileceği sırada: "Ben yeniçeriyim" diye bağırmış; padişah da: "Ben de padişahım" cevabını vermiştir.
Sayfa 1018 - İlgi Kültür
Reklam
Dördüncü Mehmed Dönemi
İzmir İngiliz konsolosunun bir olayı dolayısıyla Şeyhülislam Bahaî Efendi'nin ihtiyatsızca hareketi onun azli ile sonuçlandı. Konsolosun bir dava dolayısıyla talebi ve bunun sonucunda İzmir kadısının yaptığı bir şikâyet şeyhülislamın, İngiliz sefirini huzuruna çağırıp ağır bir şekilde konuşmasına yol açmıştı. Şeyhülislam, konsolosun azli için
Sayfa 1055 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Bahaî Efendi'nin Azli ve Abdülaziz Efendi'nin Atanması"Kitabı okudu
Dördüncü Mehmed Dönemi
Melek Ahmed Paşa cömert, iyi ahlâklı, doğru bir adamdı. Fakat öyle bir politik fırtınalar zamanında devlet gemisinin dümenini iyi kullanmaya gücü yetmezdi. Devlet hazinesindeki para darlığına çare bulmak üzere uyguladığı tedbirler hem doğruluğunun hem de beceriksizliğinin parlak tanıklarıdır. Bu tedbirler devlete faydadan ziyade zarar
Sayfa 1051 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Melek Ahmed Paşa'nın Mâlî Tedbirleri"Kitabı okudu
... Sultan Dördüncü Mehmed zamanı gerçekten güzel yazı yazma bakımından bir yükseliş çağını temsil eder. O zamanın en şöhretli hattatı Kadızade sayılır. Müzikte de bu devirde birkaç değerli sanatkâr yetişmiştir. En tanınmışları Hayalî Hafız, Solakzade ve Vakıf Halhali'dir.
Sayfa 1049 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Bazı Atamalar ve Sosyal Hayat"Kitabı okudu
Sultan İbrahim Dönemi
Lehistan ve Rusya hükümetleri Tatarların o taraflara akın ederek iki devlet tebasından kırk bin kişiyi esir etmiş olmalarından dolayı şikâyet etmişlerdir. Padişah, alınan esirlerin memleketlerine iade olunmak üzere İstanbul'a gönderilmelerini Kırım hanına bildirdi. Kırım Hanı İslam Giray, bu paylayıcı emir okunduğu zaman: "Biz, padişahın bendeleriyiz. Ruslar ancak görünüşte ve bizim zafer silahlarımız altında kaldıkça barış isterler. Fakat biz nefes almalarına meydan verince Anadolu sahillerini kayıkları ile yağmalarlar. Burada terk edilmiş iki kale olduğunu ve bunları işgal etmenin maslahata uygun düşeceğini defalarca arz eyledik. Şimdi ise onları Ruslar istila ettiler. Yirmi palanga yaptılar. Eğer bu sene de hareketsiz kalırsak, Akkirman'ı ve bütün Moldavya'yı ele geçireceklerdir", demekten kendini alamadı.
Sayfa 1029 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Kırım Hanları Aleyhine Lehistan ve Rusya'nın Şikâyetleri"Kitabı okudu
Sultan İbrahim Dönemi
Padişah Edirne'de yakalanan birkaç hırsızı öldürttü. Bunlardan biri, celladın eline verileceği sırada: "Ben yeniçeriyim" diye bağırmış; padişah da: "Ben de padişahım" cevabını vermiştir.
Sayfa 1018 - İlgi Kültür Sanat Yayıncılık, 2. Baskı "Cinci Hoca İçin Saray İnşası, Padişahın Edirne Seyahati"Kitabı okudu
370 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.