Bu kitabı okurken @nemesiskitap tan çıkan çıtır, tatlı, romantik kitapları ne kadar özlediğimi fark ettim ve resmen kitabı okumadım, içtim
Kate, ailesindeki kadınlarda nesillerden beri varolan bir yetenekle, ona göre ise lanetle, doğmuş genç, güzel baş kahramanımız. Dokunduğu insanlar arasındaki duyguları hissedebiliyor, hangi çiftler uyumlu hangileri değil, kim kimin ruh eşi bunu anlayabiliyor. Ama neredeyse 30 yaşına geldiği halde kendisi için o ‘özel’ dokunuşu bulabilmiş değil. O da yeteneğini çiftleri birleştirmek için kullanıyor ve en yakın iki arkadaşıyla birlikle bir çöpçatanlık şirketi çalıştırıyor. Slade, sonsuza kadar aşk diye bir şeyin varlığına inanmayacak kadar çok kötü boşanma görmüş, kendi de yaşamış bir boşanma avukatı. Kızkardeşi Jane, bit çöpçatanlık şirketine başvurunca onun acı çekmesinden ve dolandırılmasından korkarak soluğu o şirkette alıyor. Karşısına çıkan Kate ile aralarında patlayan tutku onu hazırlıksız yakalasa da aşka inanmayan Slade’i oldukça uzun bir yol bekliyor.
Minik bir fantastik dokunuşu, kadınla erkek arasında tam tadında bir tutku dozu, tatlı karakterleri ve güzel bir aşkı olan sıcacık bir hikayeydi. lik bölümler gayet dozunda, duygular da gerçekçiydi. Böyle çıtır bir romantikten daha ne bekleriz ki? Ayrıca Kate’in arka bacakları tutmayan, tekerlekli arabasıyla koşan akıllı köpeği Robert’a da bayıldım Elinizde varsa ve kafanız klişe ama tatlı bir kitapla dağılsın diyorsanız kesinlikle okuyun
Jennifer Probst ...
