Şair Didem Madak, ülkemizin adı en çok duyulmuş kadın şairlerden biridir. Daha ilk şiirlerinden bir muallimenin ortaya çıkacağının belli olduğunu yazmış kendisi de. Dili oldukça yalın, gizlisi yok. Her şeyini anlatmış kâğıtlara. Annesiz büyümüş, yalnızlık çekmiş yıllarca. Yorgun çamaşırlar asmış, bodrum katında sular basmış evini, anlatmak istemiş kendini bir bardağa bile olsa. Avuçlarıyla yüzleşmiş defalarca, iç sıkıntılarını yazmış. Okuduğum kadın şairlerin birçoğunda da gördüm bu hâli, erkeklere göre biraz daha açık anlatım kullanmışlar. Derdini anlatmak için yazmış Didem Madak, bir tek kâğıtlar dinlemiş ve anlamış onu da ve evet şiire bir kere bulaşınca şiirden kaçamıyor insan. Farklı imgeleri var, okunması gereken bir şair olduğunu düşünüyorum değişik anlatım tarzları ve kelime oyunlarıyla. Şairin en yetkin bulduğum kitabı "Ah'lar Ağacı" oldu. Fikrimce Grapon Kâğıtları çocukluğunu, Ah'lar Ağacı aşkını, Pulbiber Mahallesi de geçmişiyle muhasebesini anlatıyor ve bütün acılarının adı: Anne.