Yarısı şükür, yarısı sabır.
Yarısı teselli, yarısı kahır.
Kimseyi de bilmeden yargılamayın,
herkesin derdi kendine ağır.
Anlatmak ve anlaşılmak için de
fazla yormayın gendinizi;
İnsanların yarısı samimiyetsiz,
diğer yarısı size sağır.
Ve unutmayın asla,
Ne kadar zorlarsanız zorlayın,
Sonuçta herşey olacağına varır...!
Eser güzel, hakkını yiyemem lâkin ahlaki bir kaç sorunu var: Biz insanlar ahlakımızla varız ve ahlakımız kadar insanız. İşte bu cihetten bir eser kaleme alınacaksa eğer muharririn en ufak bir ahlâk açığı vermemesi gerektiğini nazarımda elzem addederim. Çünkü biz okuyucular okuduklarımızdan etkileniyor ve kalbimize alıyoruz. Ve belki de en kötüsü
İyi ya, madem ki hepimiz günün birinde çekip gideceğiz, o halde bunca matem, bunca kahır niçin? Sizinkisi matem değil zaten, korku, korku! Hayat demek, ölümü beklemek demektir. Az çok hepimiz denizi, yıldızları, ağaçları işte falanları filanları göreceğiz, birçok şeyin tadına bakacağız, sonra da ister istemez “Gidiyorum Elveda” şarkısını söyleyeceğiz. Öyleyse, gidenin de kalanın da gönlü hoş olsun.…
Bedende can tende nam neylesin.
Bunca kahır bunca mihnet eylesin
Bel bükülsün can sökülsün gizlensin.
Ey sevgili beni artık azad et .
Yıllar yorgun kıldı bedeni canı
Kalp yoruldu mihenk taşıydı kanı
Sağ yanımda şefaatçi sultanı
Durdur artık beni senden azad et !
Ne eyleyim ben bu yalan Dünyayı
Sevmek yetmez canı bedeni yaradanı .
Geçti zaman bitti benliğin ayı,
Gül bülbülü buldu seni neylesin!
Azad İncir yaprağından tesbih taneleri isimli deneme ve Kral Çıplak adlı toplum bilimi takriben iki ay civarında yeni düzenleme ile okucuyla buluşuyor . Instagram sayfasınıda takip edebilirsiniz .