Bari karar verdiğimi, ne olursa olsun, karar verdiğim gibi yapabilecek miyim? Hayır. Bildiğim, istediğim ve yaptığım arasında izah edilmez ve âhenksiz bir nisbetsizlik var. Ekseriya kararlarım düşündüklerimin, hareketlerim niyetlerimin ötesine geçiyor. Bazan bütün istediğimi yapmıyorum; bazan, hemen bilmeksizin istemediğimi yapıyorum. Tamamen farkına varmadığım, tamamen tanzim etmediğim hareketler, yapılmış oldukları andan itibaren onların üzerinde benim müessir olmadığımdan ziyade, bütün hayatıma ve bana müessir oluyorlar. Onların elinde mahpus gibiyim. Hayatımda bir tazyik var, bende bana karşı koyan bir şey var. Bu tazyika isyansız dayanacağım. Benden kol, kalp ve kafa isteniyor: İşte ben hazırım. Hareket bir zarurettir, hareket edeceğim.Hareket bana çok kere bir mecburiyet gibi gözüküyor; itaat edeceğim.Şahsî bir tahkika ihtiyacım var. Başka bir kimse benim yerime
bu kontrolü yapamaz. Bu tecrübeyi zihnî bir görüşle yapmanın imkânı yoktur. Hayatın tazyikleri üzerinde hüküm vermeğe ve şuurun zaruretlerini takdire yarıyan tek vasıta, hayat ve şuurun benden istediklerini
vermektir. Yalnız bu tarzdadır ki beni harekete zorlıyan
zaruretle bizzat kendi iradem arasındaki âhengi tutabileceğim. Bizzat hareket tam bir usulü ihtiva eder, herkesin önüne koyduğu meselenin en iyi hallini yine o verir.
Nurettin Topçu