Enter
Error...
Sakın aramayın böyle bir site yok çünkü :)
Geçen gün,
Google'da bir yazardan pasaj okurken, rastgele sözlerinin yer aldığı bir siteye denk geldim.
Öncelikle bu bir (inceleme değil) yorumdur.
Bu kitap hakkında kısaca bir değerlendirmede bulunacak olsaydım eğer; ben böyle kitabın... diye devam eden tabiri kullanırdım. Neden mi?
Destek Yayınları sosyal medyada oldukça geniş bir kitleye sahip yurdum yayınevlerinden biridir. Bu yayınevi çok satabilmek için elinden gelen her şeyi bu uğurda feda
Ergen Benmerkezciliği denen bir şey var.
Özünde "en büyük acıları ben yaşıyorum", "kimse benim kadar acı çekmemiştir bu dünyada", "herkes kötü ben iyiyim" düşüncesi vardır. Ha işte bu kitap tam bir Ergen Kafası.
Hayatımda duyduğum en saçma çıkarımlar var içerisinde. Mesela insanın kendi değerini başka insanların belirlediği yönünde. Böyle bir şey olabilir mi? Sen kendini nasıl hissediyorsun asıl önemli olan odur.
Muhtemelen yazar(!) 3-5 aylık ilişkisinin ardından bunalıma girmiş ve oradan buradan topladığı sözlerle bir kitap yazmış.
Aşktan, dosttan dem vurmuş. Kendin yalnız olmayı tercih etmedikten sonra neden bu kadar yalnız olduğunu objektif bir şekilde yorumla bence yazarcım.
Bir de şükrettim ki iyi ki böyle arkadaşım yok. Azıcık dertleşmeye kalksak mazallah intihara meylederim. Bu kadar karamsar olma kardeşim. Pencerenin tozunu sil yeterli.
Son olarak hakkını yemeyeyim bazı sözler güzel kamyon arkası yazı olur.
Gideyim Orhan Pamuk, Yaşar Kemal falan okuyayım da kendime geleyim.
Yarın herkes yine kadın hakları savunucusu olacak bir günlüğüne, şimdiden söyleyeyim de habersiz yakalanmayın :)) Tantanaya şahitlik edeceğiz; duygu yüklü hikayeler, kamyon arkası içi boş sözler, anlamı altında ezileceğimiz derin ifadeler havada uçuşacak. Oysa 8 Mart'ta herkes "kadın" olacağına diğer günleri de kapsayacak şekilde "insan" olabilse bu iş rahatlıkla çözülecektir.
İnsanların okumadan, araştırmadan, doğrulamadan yaptıkları alıntılardan çıldırmamak mümkün değil. Sanırım ülkemizdeki yaygın kamyon arkası edebiyatının bir etkisi olarak özlü ve çarpıcı sözler kullanmanın havalı olduğunu düşünülüyor. Aşağıdaki deyişe bakalım.
"Doğrudur; kitap okumak karın doyurmuyor. Ancak karnı tok, beyni boş adamlardan çektiğimiz kadar hiç kimseden çekmedik."
Zülfü Livaneli - Serenad (bazen de Son Ada)
İyi de ne bahsi geçen kitaplarda ne de diğer kitaplarında böyle bir sözün geçtiğine rastlamadım. Aksini iddia eden varsa, bana bu sözün geçtiği sayfanın fotoğrafını atsın. Hemen özür dilerim.
Bu sözün altına kendi adınızı koyup yaysanız kimse itiraz etmez. Neden Zülfü Livaneli yazılıyor anlamak mümkün değil. Siz ce Zülfü Livaneli'nin buna ihtiyacı var mı? Kendinizi reklam etme imkanınızı neden Zülfü'den yana kullanıyorsunuz?