Ne kadar da büyük? Ne kadar da sonsuz? Ne kadar da ulaşılmaz?
Ne kadar da mavi? Ne kadar da gözyaşı dolu saatlerce ağlayacak kadar?
Ya küçük gökyüzü… Bir zamanlar benim olan küçük gökyüzüm.
O da o kadar büyük müydü yoksa büyük olan benim yüreğim miydi?
O da o kadar sonsuz muydu yoksa sonsuz olan benim aşkım mıydı?
Gökyüzü küçük olunca ulaşması daha mı kolaydı yoksa beni ona ulaştıran benim sonu gelmez çabam mıydı?
Ya gözyaşı? Hayır küçük gökyüzünde göz yaşı yoktu. O tüm gözyaşlarını benim döktüklerimden topladı ve doldurdup gitti gözyaşı kesesini. Aldı tüm gözyaşlarımı. Ardından ona dökecek yaş bile bırakmadı gözümde.
Adının anlamı küçük göyüzüydü. Küçük olunca sonsuza dek benim olur sanmıştım. Zamanımız son bulduğunda farkına vardığım aslında ince bir ışık sızan daracık bir pencereydi o...
@Kucuk_gokyuzum #Turna...
Tek kişilik çalınan ,her iki elden ayrı sesler çıkan piano notalarının sesi gibi karışık düşüncelerim...
ne zaman biter bu şarkı?
Veya bitse düzelir mi....
"Virane olmuş kalbime ne yaptın? Bir
Bak! Divane aşkım ne yaptın?
Alışkanlığın ipeğinde rahat uyuyordum
Kelebek gibi kanadıma ne yaptın?
Gözünün kadehinden daha içmeden sarhoş oldum
Meyhanem sarhoş oldu ne yaptın?
Omzuma yaslanmaya değmez miydim?
Omuzlarımın hasretine ne yaptın?
Beni yordun kendinde yorgun gittin
Ey yolcu! Evime ne yaptın?
Gözyaşlarının yağmurundan dünyam ıslandı
Yuvamın çatısına ne yaptın?" afshin yadollahi