Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Biz bir gruba mensubuz," diyor Karl Mannheim, "sadece bu grubun içinde bulunduğumuz ve bu gruba ait olduğumuz için değil, öncelikle hepimiz dünyayı aynı gözle gördüğümüz için." Dünyayı, içinde yer aldığı grubun algıladığından farklı algılamaya başlayanlar yalnız kalır; dünyayı gruptan farklı algıladığını ifade edenler gruptan itilme tehlikesiyle karşı karşıya kalır.
Sayfa 100 - Yerdeniz Yayınları Çeviren: Gözde Genç
SOSYOLOJI OKUMALARI (200 kitap)
SOSYOLOJİ’YE GİRİŞ Bu Ülke- Cemil Meriç Devlet - Platon Eric Voegelin İnsanlık draması - Bengül Güngörmez Siyaset Bilimi- Atilla Yayla Gorgias- Platon Sosyoloji- Anthony Giddens Öküzün A'sı-Barry Sanders Sosyolojik Düşünmek-Zygmunt Baumann Yasakoyucular ve Yorumcular-Zygmunt Baumann Akışkan Aşk- Zygmunt Bauman Minervanın
Reklam
Soy idolleri (idola tribus): İnsanın doğasında ve bizzat insanın soy veya ırkı­nın doğasında vardır. Çiinkü insan, anlamsız bir biçimde şey’lerin ölçüsü oldu­ğunu iddia eder, üstelik bununla da kalmaz, hem duyuların hem de zihnin bü­tün algılarının kaynağı olarak evreni değil, insanı gösterir. İnsan zihni, ışınlan yayması, çarpıtması ve şeklini bozması bakımından kendi özelliklerini farklı nesnelere veren içbükey ve dışbükey aynalara benzer.
İnsanların varoluşunu belirleyen bi­linçleri değil, tersine, bilinçlerini belirleyen toplumsal varoluşlarıdır.
Sayfa 149Kitabı okudu
Liberal özgürlük kavramı, bir toplumun hukuksal açıdan eşitsizlikçi dışsal düzenini devirmek isteyen bir gruba ait olan bir kavramdı; muhafazakâr özgürlük kavramı ise, dışsal düzeni değiştirmek istemeyen, bu yüz­den, dıştan bakıldığında, - bir yandan - her şeyin alışagelmiş yegâneliğiy­le sürdürülmesini isteyen, -öte yandan - (mevcut olana destek sağlamak için) özgürlük problemini dışsal politik alandan içsel apolitik alana çek­mek zorunda olan bir tabakaya tekabül etmekteydi.
Sayfa 292Kitabı okudu
Thomas Kuhn," bilimin küçük sıçramalar­la değil, daha çok periyodik olarak meydana gelen büyük değişim­ler sayesinde nasıl ilerlediğini göstermeye çalışır. Buna göre, “nor­mal’' dönemlerde, güçlü gruplar bilimsel “hakikat”in ne olduğunu tanımlama tekelini elde tutup bu hakikati metinlere döker, aynı gö­rüşte olmayan bireylere ya da gruplara ifade imkânları tanımazlar­dı. Ancak, bu güçlü grupların görüşlerinin entelektüel açıdan sorgu­lanmaya başlandığı dönemlerde, meslek, para ve eğitim gibi konu­larda rekabetin oluşmasıyla birlikte yeni bir ortodoksi eskiyi devra­lır. Kazananlar iktidarı ve dolayısıyla imtiyazları ele geçirirken, kaybedenler resmî tarihten silinir.
Reklam
Maske düşürmenin tarifi, yazın bi kenara.
Bir fikrin öne sürdüğü şeyin doğru olup olmadığını bile soramadığımda, söz konusu fikri aksine, sırf yürüttüğü kuram-dışı işlevi bakımından ele aldığımda; işte yalnızca bu durumda, kuramsal bir çürütmeyi değil de fikirlerin pratik etkilerinin yok edilmesini temsil eden 'maske düşürme' niteliğine ulaşabilirim.
Sayfa 145 - Pinhan Yayıncılık
Güzel bilgi, atın cebe.
Zihniyet dönüşümü bazı fikirleri çürütmek, olumsuzlamak veya onlardan kuşkulanmak peşinde değildir; onları, aynı anda bir toplumsal katmanın bütüncül dünya görüşünün de dağıtılacağı bir yolda dağıtmanın peşindedir.
Sayfa 144 - Pinhan Yayıncılık
Bir ideoloji, mevcut olanı, geçmişin bakış açısından yorumlama yoluyla onu gizlemeye ve muhafaza etmeye çabalayan bir fikir sistemidir. Bunun tersine bir ütopya ise gelecek üzerinde odaklanarak şimdiyi aşmaya çalışan bir fikir sistemidir. İdeolojiler ve ütopyalar arasındaki çatışma toplumda hep var olan bir gerçekliktir.
Klasik sosyoloji kuramcılarının eserlerine bir giriş olarak tasarlanan bu kitaba, ele alınacak kuramların özüne değinen tek-cümle açıklamalarla başlıyoruz. Bireysel özgürlüğün çok az olduğu, merkezileşmenin giderek arttığı bir dünyaya doğru yol alıyoruz. (Alexis de Tocqueville) • Bilimin egemen olduğu bir dünyaya doğru evriliyoruz. (Auguste Comte) • Dünya, giderek artan düzen ve ahenk doğrultusunda hareket etmektedir. (Herbert Spencer) Kapitalizm, işçilerin kapitalistler tarafından sömürülmesine dayanır. (Karl Marx) • Modern dünya, daha önceki toplumlardan daha az ahlaki uyum içinde bulunur. (Emile Durkheim) . • Modern dünya, içinden hiçbir kaçış yolu olmayan rasyonel sistemlerin demir kafesidir. (Max Weber) Kent, belirli bir kişi tipi üretir. (Georg Simmel) Toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri, bireysel deneyimin, toplumdaki sorunların ve tarihin çoğunu açıklar. (Charlotte Perkins Gilman) Afrikalı Amerikalılar ile beyazları, bir duvar değil bir peçe ayırır. (W. E. B. Du Bois) Insanlar kendilerini gösterişçi tüketime kaptırırlar. (Thorstein Veblen) Bilgiyi toplumsal dünya biçimlendirir. (Karl Mannheim) İnsanların, zihinleri ve kendileriyle ilgili anlayışları, toplumsal deneyimleri tarafından biçimlendirilir. (George Herbert Mead) . İnsanlar, toplumsal ilişkilerinde bu ilişkilerin üstesinden gelmek için çoğunlukla denenmiş ve doğru "tarifler'e güvenirler. (Alfred Schutz) Toplum, toplumsal yapıların ve işlevlerin bütünleşmiş bir sistemidir. (Talcott Parsons)
248 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.