Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sana Bir Tanrı Getirdim
Hani o iki kişilik dünyalar bizimdi Hani sen iyiydin Halden anlardın Hani sen git demiyecektin bana Ve ben herşeye rağmen gelecektim İçimde bir umut Ellerimde olgun meyvalar Dünya nimetleri
Karşıki dağlar da karlı dağ olsa Çevre yanı mor sümbüllü bağ olsa Ağa olsa paşa olsa beğ olsa Yakasız gömleğe sarılır birgün ~Karacaoğlan~
Reklam
Sultan Süleyman'a Kalmayan Dünya
Bu dağlar yerinden ayrılır bir gün. Nice bin senedir çürüyen canlar, Hakk'ın emri ile dirilir bir gün. Ne güzel yapıdır Cennet yapısı, Çok aradım, görünmedi kapısı. Benim korktuğum yol Sırat Köprüsü, Cehennem üstüne kurulur bir gün.
Haklı karıncaya yol veririm, haksız fili yolundan ederim belki; başı karlı dağ değilim ama bir adımda geçilecek tepede değilim. HAYIRLI AKŞAMLAR....
Sultan Süleyman'a kalmayan dünya, Bu dağlar yerinden ayrılır bir gün. Nice bin senedir çürüyen canlar, Hakk'ın emri ile dirilir bir gün. Ne güzel yapıdır Cennet yapısı, Çok aradım, görünmedi kapısı. Benim korktuğum yol Sırat Köprüsü, Cehennem üstüne kurulur bir gün. Karşıki dağlar da karlı dağ olsa, Çevre yanı mor sümbüllü bağ
Karşıki dağlar da karlı dağ olsa, Çevre yanı mor sümbüllü bağ olsa, Ağa olsa, paşa olsa, bey olsa, Yakasız gömleğe sarılır bir gün. Bu dünyada adem oğluyum dersin, Helâli, haramı seçmeden yersin, Yeme el malını, er geç verirsin, İğneden ipliğe sorulur bir gün.
Karacaoğlan
Karacaoğlan
Reklam
Yalnızlara gelsin
Sen küsüp giderken bir çift sözüme, Sessizce karşıma çıktı yalnızlık... Pişmanlık hissiyle yanan yüzüme, Beter ol der gibi baktı yalnızlık! ... Dilimden düşünce o çirkin hece, Kapımı sen açtın bu zalim güce. Dört yanım karlı dağ oldu her gece Çığ gibi üstüme çöktü yalnızlık! ... Ne kadar hasretsem bir tebessüme, O kadar muhtacım son nefesime. Ruhumda beliren her hevesime, Bir hüsran perdesi çekti yalnızlık... Bu nasıl bir garez, bu nasıl bir kin? Serviler şehrini gösterir her gün? Sevgilim seni de ağlatır bir gün, Gözünü canıma dikti yalnızlık! ... Cemal Safi
Yalnızlığı yaşamak ve Yanızlığı yazmak.. Yalnızlığa güzelleme yapılabilir.. Yalnızlığa övme ya da sövme de yapılabilir.. Bakış açışı ve yaşanmışlıklar, çevresel etkenler yalnızlığa giydirilen libasları değiştirip farklı imajlar verebilir. Yalnızlık kelimesi yalnız değil elbet. Yalnızlığın sıfatları var. Yalnızlık kimine göre çirkin de olabilir, kimine göre bilhassa tercih edilen güzellik de olabilir.. Kimine göre korku da olabilir, kimine göre güçlenme ve kahramanlaşma da olabilir... Ve bunlar çoğaltılabilir. Ancak ben sahte, kuru, ruhsuz, anlamsız kalabalıklardansa, asil yalnızlığı tercih ederim. Benim için asil yalnızlık; başı karlı, etekleri baharlı yüce ve vakur bir dağ misalidir, derim. Kendi içinde kendine has muhteşem bir kalabalığı vardır.. Ormanları, ırmakları, çiçekleri böcekleri, binbir desenleri, çoklu dilleri, yeryüzüne inmemiş göklü renkleri vardır dağ misali olan o asil yalnızlığın. Özel bir hür hayatın ışığını barındırır hüviyetinde. . Kendine münhasır bir kalabalıktır o yalnızlık.. keşfedebilene, idrak edebilene,, bilene.. Dışardaki kalabalıklar da yalnızlığın cemidir zaten. Gerçekte sen yalnızsın, ben yalnızım, o yalnız hepimiz yalnızız.. Birbirimize yakın duruşumuz ya da birlikte duruşlarımız kalabalık gösterdi bizi. Bu da geçiciydi ve geçti gitti. Ol sebebten yalnız yaşıyor ve yalnız ölüyoruz....✍🏻
avuçlarına karlı öpüşler bırakayım. rüzgar, unutulmuş bir dağ çeşmesine götürsün bizi. Zamanın saatleri unuttuğu Şavkıyan bir dağ çeşmesine.
547 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.