Dünyayı sessize alıp, içimizdeki son kelebekleri öldürmek, yürümek, okumak, kahve içmek, müzik dinlemek.... Ha ne diyordu
Zülfü Livaneli;
"Karlı kayın ormanında
Yürüyorum geceleyin
Efkarlıyım efkarlıyım
Elini ver nerede elin?
Memleket mi yıldızlar mı
Gençliğin daha uzak?
Kayınların arasından
Bir pencere sarı, sıcak.
youtu.be/EjV8pITmGBw?si=... 😊
Karlı kayın ormanında
yürüyorum geceleyin.
Efkârlıyım, efkârlıyım,
elini ver, nerde elin?
....
Memleket mi, yıldızlar mı,
gençliğim mi daha uzak?
Kayınların arasında
bir pencere, sarı, sıcak.
Ben ordan geçerken biri :
"Amca, dese, gir içeri."
Girip yerden selâmlasam
hane içindekileri.
...
Nazım Hikmet ve onu hiçbir vakit anlayamayacak olan ben. Herkes bu kadar severken acaba ben neden Nazım Hikmet’e meyil edemiyorum, şiirlerindeki tadı alamıyorum. Herkes gibi ben neden anlamıyorum. Şiirlerini üç dört kere okumama rağmen edebi bir taraf bulamıyorum. Bana çok ama çok uzak yazılmış sözler olarak geliyor. Edebi bir taraf bulmaya çalışıyorum, ama yok. Ben Nazım’ı anlamıyorum.
Bazen diyorum ki kendi kendime, bir sözcük, bir kelime kurtarır mı şiiri? Ama bakıyorum sonra, tamam cümle güzel ama ne gelen tarafı bana hitap eder ne giden tarafı. Birçok kere denedim lakin hiçbir zaman anlamayacağım biri olarak kalacaksın galiba Nazım Hikmet.
Sevdiğim hoşuma giden şiirlerinde var elbet. Mesela “Bulutlar Adam Öldürmesin” ya da “Türk Köylüsü” bazen “Karlı Kayın Ormanında.” Bazen ise bir şiirin içerisindeki bir cümleni; “Sen yanmasan, ben yanmasam, biz yanmasak nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa,” seviyorum.
Sanırım seni anlamak için çok yetersizim. Lakin yaşım genç muhakkak bir gün bende yeteri kadar gelişip seni anlamaya, anlamaya gayret edeceğim.
Sözün özü; okuyun arkadaşlar, ben bilmesem de anlamasam da bu kadar insan yanılamaz. Elbet vardır bir bildikleri.
Sevgi ile kalın.
Zülfü Livaneli'nin Serenad'dan sonra bitirdiğim ikinci eseri, Huzursuzluk.2016 yılında yayınlanan kitap Livaneli'nin son eseridir ve yürek burkan bir hikaye ile okuru Ortadoğu gerçeğiyle yüzleştiren bir kitaptır. Kitabı okurken Başından sonuna kadar bu huzursuzluğu hissediyorsunuz. Sanki kitaba başladığım andan itibaren diken üstünde gibi