Yanında kızgın kama, Küpid uykuya daldı;
Diana'nın bir kızı fırsat buldu bir ara,
Sevda ateşi yakan kamayı ele aldı,
Daldırdı vadideki buz gibi bir pınara.
Sarıldı aşkın kutsal alevleriyle pınar:
Sona ermeyecek bir ısı buldu o zaman,
Kaplıcaya dönüştü: cana can katan kaynar
Suyu, garip illetler için en güçlü derman.
Sevgilimin gözünden ateş alıp tekrardan
Kıyasıya dağladı aşk tanrısı bağrımı;
Hummaya tutuldum da şifa umdum pınardan:
Boşuna. Geçirmedi pınar hastalığımı.
~Aşk tanrısının taze ateş aldığı yeri Canıma şifa bildim: sevgilimin gözleri.~
Dünkü büyük mutluluğu, sanki su dolu kristal bir sürahinin gövdesinde oynaşan gökkuşağında, bir yansımada gizlenmiş erimiş,küçücük kalmış gibi geliyordu ona.
Mizacım, kendi gereksinimlerime uygun olmak yerine, sizin anlayabileceğiniz gibi yaratılsaydı, korkarım dünyada hiç iz bırakamayacak, zayıf biri olurdum.