+Sence sefil haldeki biri mi, yoksa mutlu biri mi daha iyi adaklar adar?
- Mutlu biri elbette.
+Yanlış, mutlu biri kendi hayatıyla meşguldür. Kimseye minnet borcu olmadığını düşünür. Ama onu soğuktan titret, karısını öldür, çocuğunu sakat bırak o zaman dualarını duyarsın.
Gerçekten de bizler, yaşadıklarımızı, duyumsadıklarımızı harflere, cümlelere, gömerek saklamıyor muyuz? Hangi süslü, büyük cümleyi kurarsak kuralım, yazmak, diplerde tortulanan bir kaybolma korkusu değil midir?