"Dilimde, varlığımın yegâne sebebi olana dualarım vardı. Hâlimi arz ettiğim zat beni kimsesiz, garip bırakmazdı. En güzel hâl ile sahiplenir, ziyan eylemezdi."
Şimdiye kadar okuduğun en gerçekçi kitap hangisi diye sorsalar hiç şüphesiz bu kitabı gösterirdim. Acının, çırpınışın, hüznün dibine kadar yaşandığı 6 Şubat'ın en gerçekçi yüzü vardı bu kitapta. Sözlerin tükendiği kelimelerin kifayetsiz kaldığı bir tarihti 6 Şubat Depreminden sonra yaşananlar.
Okurken boğazımdaki yutkunmanın yer yer tıkandığı, ağlamaktan okuyamayıp bir süre yarım bıraktığım bir kitap. O yaşanılanları okudukça insanın içini sızlatıyor o yüzden kitaba devam etmek kolay olmadı hala da etkisindeyim. Sanırım bir süre de çıkamayacağım. İnsanın içini delip geçen cümlelerin kalben de hissetmek daha çok ağır verdi yüreğime.
Dedim ya sözlerin tükendiği kelimelerin kifayetsiz kaldığı bir an anlatılıyor. O yüzden şuan bunları yazarken bile bu yaşanılan acının tarifini edemiyor insan. Bundan anlaşılıyorki acının tarifi yok sadece yaşayarak bilinen bir şey olduğunu yazarımız bizzat kendisi yaşadıklarını anlatarak göstermiş.
Ben o zamanlar ilk duyduğum andan beri bile hala hatırladıkça gerçekten yüreğim sızlıyor yaşananlara. Bizzat yaşayan biri tarafından olanları okuyarak bir kez daha unutulamayacak şeyler olduğunu anlamış olduk.
Burdan yazarımıza tekrardan sabırlar diliyorum. Tüm vefat edenlere Allah'tan rahmet diliyorum.